İsviçre’ye kapak olsun

FRANSA Senatosu Anayasa Komisyonu, Sosyalist senatör Serge Laguche ve 30 arkadaşı tarafından verilen Ermeni soykırımını inkar edenlerin cezalandırılmasını öngören yasa tasarısını oybirliğiyle reddetti.

“Gündeme bile alınamaz” kararı veren Komisyon, 1915 olaylarının soykırım olduğunu inkar etmenin suç kapsamına alınmasının Anayasaya aykırı olacağını belirtti. Tasarıyla ilgili olumsuz rapor hazırlayan ve Anayasa Komisyonu’na sunan Senatör Jean Jacques Hyest, “‘İnkar yasa tasarısı, Anayasa’ya uygunluğu ve yasa tekniği açısından incelendi. Tasarı pek çok açıdan anayasaya aykırılık içermesi nedeniyle gündeme bile alınamaz. Bunun yargı açısından da pek çok zorlukları var. Ben Komisyonun raportör üyesiyim. Yasa yapıcılar olarak, hala araştırma aşamasında olan tarihi bir olayla ilgili karar verirken bu konudaki meşruluğumuzu sorgulamalıyız. Raporuma anayasaya bir çok açıdan aykırı diye yazdım” dedi.

Tasarının komisyonda reddedilmesi, Senato’ya yasalaşması için bir daha gelmeyeceği sonucu çıkarmıyor. Ancak Fransa’da Anayasa Komisyonu’nun reddettiği bir tasarı bugüne kadar Senato’ya gelmedi. Bu nedenle “soykırımı inkar yasası”nın rafa kaldırıldığı belirtiliyor. Sözde Ermeni soykırım iddialarının reddedilmesini cezalandıran yasa tasarısı ve hakkındaki rapor 14 Nisan’da komisyonun önüne geldi.

Tarihçiler baksın

Yasayla ilgili rapor hazırlayan komisyon üyelerinden iktidar partisi UMP’nin Senatörü Jean Jacques Hyest, komisyonda yaptığı konuşmada şunları söyledi: “İnsanlık suçu kavramı ilk kez Nürnberg mahkemesi tarafından tanımlandı. Hukuki olarak, ‘Ermeni soykırımı’ hakkında uluslararası mahkemelerde ya da metinlerde böyle bir tanımlama yapılmamıştır. Bu da böyle bir yasanın çıkarılmasında büyük zorluk kaynağı olacaktır. Bu konuda pek çok tarihçi görüş belirtti. Bu tür olaylar için hatıra günleri düzenlemek, anmak, politik taraf olmak ulusal bütünlük için zararlıdır. Geçmişi hukuki olarak tanımlamak parlamentonun işi değildir. Bu hassas konuda net olmak gerekir. Konuştuğum her uzman, bu gerekçelerle yasanın büyük bir anayasaya aykırılık riski taşıdığını anlattı. Üstelik‘suç ve ceza’ tanımlamasına aykırıdır.”�

Meclis Başkanı Bernard Accoyer’in 2008 yılında, parlamentoların bu konuda yasa yapmaması gerektiği konusunda açık görüş belirttiğini hatırlatan Hyest, soykırımın resmen tanındığı 2001 yılında Türkiye ile ilişkilerin bozulduğu, Türkiye’nin askeri işbirliği anlaşmalarını iptal ettiğini de belirtti. Hayest bu tasarının yasalaşmasının Türkiye-Ermenistan yakınlaşmasına hizmet etmeyeceğini de vurguladı ve “Fransa’nın bu sürece yaptığı katkılar da heba olur” diye konuştu.

Türkiye haklı

Komisyonun diğer üyelerinden François Zocchetto ise Türkiye’nin sert tepki göstermekle bazı noktalarda haklı olduğunu vurguladı ve “Böyle bir konuyu irdelemek oldukça zor. Eğer Fransa Türkiye’nin yerinde olsaydı nasıl davranırdı? Bazan küçük bir bölgede geçen olayları bile soykırım olarak tanımlanıyor. Dikkatli olmak zorundayız. Türkiye bazı noktalarda buna karşı çıkmakta haklı. Geleceği de düşünün, bizler tarihçi değiliz. Daha bu konuda tarihçilerin yapacağı çok iş var” diye konuştu. Fransa’da güçlü Ermeni diasporasının geçmesi için büyük uğraş verdiği Yasa tasarısı, soykırım iddialarını reddedenlere 1 yıl hapis ve 45 bin Euro para cezası verilmesini öngörüyordu.

‘İnkâr’dan yargılayan tek ülke

2003’te Ermeni soykırım iddialarını kabul eden İsviçre, ‘inkar’ edenleri yargılayan ve cezalandıran tek ülke. Fransa Senatosu Adalet Komisyonu’nun aldığı karar İsviçre’ye de büyük bir darbe oldu. İsviçre, Lozan’a giderek Ermeni soykırım tasarısını protesto eden Doğu Perinçek’i ‘inkar’dan yargılanmıştı. İsviçre Ceza Kanunu’nun 261 sayılı yasası, ırkçılık içeren söylem ve propagandayı ve soykırım suçlarının inkar edilmesini suç sayıyor. İsviçre’de Ermeni soykırım iddialarının yasalaşması nedeniyle aleyhte konuşmak suç kabul ediliyor.