Güncelleme Tarihi:
Orman Bakanlığı Marmara Bölge Müdür Yardımcısı Erkan Kayaöz, susamurlarının yaÅŸama alanlarını saptamak amacıyla 8-18 Kasım 2001 tarihlerinde, Trakya`daki Istranca ormanlarında bir araÅŸtırma yaptıklarını söyledi. Â
Öncelikle balık yaÅŸayabilen dereleri saptadıklarını ve bu derelerde yer yer göllenme yapan yerleri iÅŸaretlediklerini anlatan Kayaöz, daha sonra yuva, ayak izi ve dışkı bulgularını aramaya baÅŸladıklarını belirtti.Â
Kayaöz, araÅŸtırmanın 10`uncu gününde Istranca ormanlarındaki Motorderede bir susamurunu görüntülemeyi baÅŸardıklarını, ormandaki bir baÅŸka su kaynağı olan Aynalı derede de susamurunun dışkı ve izlerine rastladıklarını kaydetti.Â
Erkan Kayaöz, "Türkiye`de ilk kez fotoÄŸrafla saptadığımız susamurunun popülasyon envanterinin yapılması gerekiyor. Trakya`da sulak alan ekosistemlerinin çevre kirliliÄŸi nedeniyle büyük ölçüde kirlenmesi, temiz sucul habitatlarda yaÅŸayabilen susamurunu dar bir yaÅŸama alanına mahkum etmiÅŸ görünüyor. Susamurunun ülke düzeyinde yaÅŸama alanlarının belirlenmesi, neslinin korunması açısından büyük önem arz ediyor" diye konuÅŸtu.Â
Türkiye`de susamurunun yaÅŸama alanlarının belirlenmesi çalışmalarının yetersiz kaldığını belirten Kayaöz, bunun baÅŸlıca nedenlerini, sulak alan ekosistemlerinin her geçen gün daralması veya çeÅŸitli nedenlerden dolayı özelliÄŸini yitirmesi ve son derece çekingenolan susamurunun araÅŸtırmacılar tarafından izlenmesinin zorluÄŸu olaraksıraladı.Â
       Â
TÃœRÃœN KARÅžILAÅžTIÄžI TEHLÄ°KELER
   Â
Susamurunun karşılaÅŸtığı tehlikelerin başında çevre kirliliÄŸi, habitat tahribi, el deÄŸmemiÅŸ dere kıyılarının kaybedilmesi, yeni yolların açılması ve balık aÄŸlarının geldiÄŸini ifade eden Kayaöz, sözlerini şöyle sürdürdü:Â
"Özellikle tarım zararlılarına karşı kullanılan her türlü pestisitler, PCB, DDT, cıva ve petrol kirliliği ile bunların kalıntıları yaşama alanına ulaştığında, beslenme zinciri yoluyla ya dadoğrudan susamurlarının hayatlarını etkilemektedir. Sulak alanların bitki örtüsünü korumadan susamurunu da koruyamayacağımız açıktır."
Kayaöz, susamurlarının doÄŸaa hasta ve zayıf olan organizmaları tüketerek, doÄŸal dengenin korunmasında önemli katkıları olduÄŸunun unutulmaması gerektiÄŸini bildirdi.Â
      Â
TÃœM DÃœNYADA KORUNUYOR
   Â
Nesilleri tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan susamurları, tümdünyada çeÅŸitli yasal düzenlemelerle koruma altına alınıyor.Â
Türkiye`nin 1984 yılında taraf olduÄŸu 'Avrupa`nın Yaban Hayatı veYaÅŸama Ortamlarını Koruma SözleÅŸmesi'nde (Bern SözleÅŸmesi) 'kesin olarak koruma altına alınan fauna türleri' arasında yer alan susamurları, 3167 sayılı Kara Avcılığı Kanunu`nun 16. maddesine göre her yıl alınan Merkez Av Komisyonu kararlarıyla bütün yıl avı yasaklanarak korunmaya çalışılıyor.Â
Ayrıca, Türkiye`nin 1996 yılında taraf olduÄŸu 'Nesli Tehlikede Olan Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslararası Ticaretine Dair SözleÅŸme' de (CITES), susamurlarının canlı, cansız, post ve tahnitleri ile tanınabilir parça ve türevlerinin evde ve iÅŸyerlerinde bulundurulmasını, satışını ve yurtdışına ihracını yasaklanıyor.Â
Â