Güncelleme Tarihi:
Antalya'da yakalanan PKK'lı terörist H.B., güvenlik güçlerine örgütün Bingöl, Erzurum, Tunceli ve Diyarbakır yapılanmasıyla ilgili önemli itiraflarda bulundu. İstanbul Bayrampaşa Cezaevi'nde ‘PKK terör örgütüne yardım etmek’ suçundan tutuklu bulunduğu sırada buradaki örgüt mensuplarının organizasyonuyla tahliye olduktan sonra Edirne'den sınırı kaçak geçerek Bulgaristan'a girip Sofya'daki örgüt evine ulaştığını kaydeden H.B., şunları anlattı:
“Sofya'dan sonra trenle Yunanistan'a gidince polisler beni yakaladı ve geçici oturma izni aldım. Atina'daki Kürt derneğinde bir süre kaldıktan sonra uçakla Gürcistan'a gönderildim. Buradan Ermenistan'a geçtim. Erivan'da bir süre kalıp bu kez Azerbaycan üzerinden İran'a geçtim. Askeri ve siyasi eğitimden sonra 20 kişilik grupla, Kuzey Irak'ın Hakkari sınırından Türkiye'ye giriş yaparak 25 günlük yürüyüşün ardından Bingöl kırsalına ulaştık. Örgüt Karadeniz yapılanmasına büyük önem verdi, ancak bu gücün sürekli başarısızlığa uğraması üzerine giden gruplar da Tunceli- Sivas üzerinden geri geldi. Örgütün özel kuvvetler bölge sorumlusu ‘Soro’ kod adlı Sadık Kaplan'dır. Bu kişi daha önce Genç ilçe sorumlusuydu. Genç kırsalında uzaktan kumandalı mayınlı saldırıda 1 binbaşının şehit edilmesi, 1 yarbayın yaralanması olayını bizzat gerçekleştiren Soro, Kandil'deki ana karargah tarafından bölge sorumluluğuna atandı.”
PKK'lı terörist H.B., Bingöl'ün Yayladere Belediye Başkanı Haşim Akyürek'in yol kesilerek kaçırılması talimatını Diyarbakır bölge sorumlusu Suriyeli ‘Sofi Nurettin’ kod adlı teröristin verdiğini, ancak birkaç gün yanlarında kalması üzerine Suriyeli ‘Bahoz Erdal’ kod adlı Fehman Hüseyin'in talimatıyla serbest bırakıldığını anlatti. H.B., şunları söyledi:
“Ben ayrıca Erzurum kent merkezinde Finansbank'a ait ATM'ye bomba koydum. Örgütün Elazığ veya Erzurum bölgesinde taban bulması için bu eylemi yapmam için Erzurum sorumlusu ‘Azat’ kod adlı terörist bana talimat verdi. Ben Diyarbakır'da eylem yapılmasını önerdim, ama kabul görmedi. Cep telefonu hattını bomba düzeneğine bağladım. Bana bombayı 9'uncu Kolordu Komutanlığı'na atmamı istediler, şehirde biraz dolaşıp hedef aradım. Tren garında askerler dolaştığı için bombayı buraya bırakmayı düşündüm, sonra vazgeçtim. Bombayı uygun bir yerde kontrol ettim. Kablolar vasıtasıyla ampulün yanıp yanmadığını kontrol ettim. Ampul yanarsa bu düzeneğin çalıştığını gösterir. Polis karakoluna yöneldim ancak fırsatım olmayınca Finansbank'a yöneldim. Bombayı ATM önüne bırakıp caddenin karşı tarafına geçip düzeneğin bağlı olduğu telefonu aradım, aç- kapa yaparak 3 kez çaldırdım ancak bomba patlamadı. Sonra beni şehire getiren işbirlikçinin saman dolu kamyonetinin arkasına gizlenip Bingöl'e döndüm. Şerafettin Dağları'nda oto alarm sistemiyle çalışan bomba düzeneğinin çalışma şekli, nasıl bağlandığı konusunda eğitim aldım. Bu sistem 1200 metreden çalışabiliyor ama önünde engel bulunmamalı. Bu düzeneğe genellikle örgütün kullandığı Kobra el telsizleri, oto alarmı, cep telefonu ve oyuncak arabalar kulanılır. C-4 tipi patlayıcılar ise yurda giriş yapan örgüt mensupları tarafından Kuzey Irak'tan getiriliyor.”
Terörist H.B., örgütteki yaşam koşullarının ağır olması nedeniyle gece nöbet sırasında kaçarak Bingöl'ün Karlıova İlçesi'ne geldiğini, burada bir benzinlikte 21 plakalı kamyon aradığını, 21 plakalı bir kamyonu görünce şoförünün yanına gidip kendini Diyarbakırlı bir çoban olarak tanıtarak komyana binip Diyarbakır'a geldiğini söyledi. H.B., “Şoför halime bakıp bana acıdı ve evine götürüp kahvaltı verdi. Kahvaltıdan sonra evden ayrılarak otobüsle Mersin'e gittim. Buradan da İstanbul'a gittim, tekrar geri dönüp bu kez Antalya'ya gittim. Örgüt, kaçmaların artması ve gruplardaki kırılmaları önlemek için kendilerine yakın gördükleri kişiler aracılığıyla ajan sistemi kullanarak kaçma eğiliminde olanları tespit ederek önlem almaya çalışıyor” dedi.