Ä°ÅŸte öldürülen Türk’ün Arap eÅŸi

Parasızlık yüzünden eÅŸi tarafından terk edilen ve çalışmak için gittiÄŸi Irak’ta kameralar önünde öldürülen Yılmaz DaÄŸcı, Nura Muhsin Zeyd adlı Arap kızıyla evlenmiÅŸti. Türkiye’ye dönüp düğün yapacaklardı. Ancak Yılmaz’ın 31 AÄŸustos günü kaçırılması bütün planları altüst etti. Ve sonra korkunç ölüm videosu ortaya çıktı. Ensesine kurÅŸun sıkıldığı tarih 2 Ekim’di. IRAK’ta kameralar önünde ensesine kurÅŸun sıkılarak öldürülen Yılmaz DaÄŸcı’nın, Türkiye’deki eÅŸinden boÅŸandıktan sonra Irak’ta evlendiÄŸi ikinci karısını bulduk. Yılmaz’la, geçen 8 AÄŸustos günü BaÄŸdat’ta evlenen Mustansariye Ãœniversitesi biyoloji öğrencisi Nura Muhsin Zeyd (26), kocasının katilleri tarafından vurulma korkusu pahasına ilk defa Hürriyet gazetesine konuÅŸtu. Yüzü tanınmasın diye örtünen genç kadın Yılmaz’la, yurtdışı telefon kulübelerinin bulunduÄŸu bir telefon merkezinde tanıştığını anlatıyor: ‘Ben Almanya’daki babamı arıyordum, Yılmaz da iÅŸ e-mailleri çekiyordu. Birbirimizi beÄŸendik. Ä°liÅŸkimiz nikah masasında bitti. Nikah belgesinin bir kopyasını T.C. BaÄŸdat BüyükelçiliÄŸi’ne verdik.’‘Yılmaz DaÄŸcı ve birlikte kurÅŸunlanarak ölüme gittiÄŸi Türkmen arkadaşı Ayet Enver Veli, büro diye kullandıkları Zeyyune semtindeki evlerinden kaçırıldıklarında yanlarında mıydın?’ sorusuna ÅŸu yanıtı veriyor Nura:‘Evlendik ama düğün yapamadığımızdan dünya evine giremedik. Bu nedenle aynı evde yaÅŸamıyorduk. Eylül ayında sınavlarım bitince Türkiye’ye gidip düğün yapacaktık. Tam hayatımızı birleÅŸtireceÄŸimiz sırada kocam kaçırıldı. BaÄŸdat’taki iÅŸleri bitmiÅŸti. Ayet Kerkük’e gidecekti, biz de Türkiye’ye dönüş hazırlıkları yapıyorduk. Irak’daki durum düzeldiÄŸinde ben BaÄŸdat’a dönüp üniversitemi bitirecektim.’ EVDE Ä°KÄ° KÃœRT VARDIKocasının 31 AÄŸustos’ta evden 7-8 silahlı kiÅŸi tarafından nasıl kaçırıldığını genç kadın şöyle anlattı: ‘Olaydan bir gün önce eve gidip kocamla 3 saat beraber oldum. Evde daha önce görmediÄŸim iki Kürt vardı. Kocamı bu son görüşüm oldu. Yılmaz o gün çok sıkıntılıydı. Irak’a geldiÄŸinden beri para kazanamamaktan ÅŸikayet ediyordu. ‘Çok para kaybettim’ diyor ve bir an önce Irak’tan çıkmak istiyordu. Olay günü kaçırılmadan birkaç dakika önce saat 15.15’te telefonla konuÅŸtuk. Aniden bazı evrakları Türkiye’ye götürme iÅŸi çıkmıştı. ‘Türkiye’ye gidip geleceÄŸim. Bazı banka iÅŸlemlerinin tamamlanması lazım. Sen valizlerini hazırla BaÄŸdat’a döner dönmez burayı temelli terkedeceÄŸiz ve Türkiye’de düğün yapacağız’ dedi. Beni akÅŸam saat onda telefonla arayacağını söyleyip telefonu kapattı. Bu da son görüşmemiz oldu. Anladığım kadarıyla o gün aldıkları süt iÅŸi için Ä°stanbul’dan sermaye getirecekti. Saat onda aradım. Cep telefonu kapalıydı. Ãœst kattaki komÅŸuları aradım. KomÅŸu ‘Kaçırıldılar. Haberin yok mu? deyince donakaldım. Katiller üst kata da çıkmışlar ve ikinci kattaki komÅŸuların silahlarını ve cep telefonlarını aldıktan sonra bir minibüsle kaçmışlar’Bunlar ne biçim MüslümanÇantasında taşıdığı nikah belgesini Faruk Zabcı’ya gösteren Nura Muhsin Zeyd, yüzünün belli olmaması koÅŸuluyla yaÅŸadıklarını anlattı: ‘Yılmaz, Arapça bilmiyordu ama Ä°ngilizce birkaç kelimeyle anlaşıyorduk. Ayet de bazen bize tercümanlık ediyordu. Onun casus olmasına olanak yok. Onu öldürenler ne biçim Müslüman? Bunlar olsa olsa Saddam’ın eski adamları olur. Åžiddet karşısında silah zoruyla kamera önünde öyle konuÅŸtular. Ayrıca müslüman bir örgüt olsa, ibret olsun diye cesetleri atarlardı. Cesetler hala ortada yok. Ayrıca kocam ve Ayet casus olsaydı yanlarında tabancaları ve korumaları olurdu. KomÅŸuların anlattığına göre kaçılanlar 25-30 yaÅŸlarında iyi giyimli kiÅŸilermiÅŸ ve suratlarında da maske yokmuÅŸ. KomÅŸular hemen polis çağırmış, ama polis ne yapacak?’İki adam, iki dramYılmaz DaÄŸcı ile birlikte Irak’ta iÅŸ yapan, birlikte kaçırılan ve birlikte ölüme giden Türkmen asıllı Ä°talyan vatandaşı Ayet Enver Veli de geride bir oÄŸul bıraktı. Åžimdi ilkokul çağındaki Ömer, bebekliÄŸinde baba kucağında...Â