Ä°ÅŸte 'olay' söyleÅŸinin tam metni

Güncelleme Tarihi:

İşte olay söyleşinin tam metni
OluÅŸturulma Tarihi: Åžubat 09, 2005 00:00

BaÅŸbakan Recep Tayyip ErdoÄŸan Almanya’nın saygın gazetelerinden Welt am Sonntag’ın 6 Åžubat tarihli sayısında yayımlanan "röportajıyla" ilgili Tayland'ın Phuket adasında ilginç açıklama yaptı. ErdoÄŸan, böyle bir gazeteciyi tanımadığını böyle bir demeç vermediÄŸini söyledi. Benzer sözler BaÅŸbakan ErdoÄŸan’ın danışmanı Ömer Çelik tarafından da yinelendi.http://www.wams.de/data/2005/02/06/459351.html?s=1Christoph Keese’nin Welt am Sonntag’ta yer alan "Kızınız Neden Başörtüsü Takıyor" baÅŸlıklı yazısında sorular ve ErdoÄŸan’ın verdiÄŸi yanıtlar yer alıyor.  Yazıya, "Türkiye’yi AB’ye ilginç biçimde sürükleyen BaÅŸbakan Recep Tayip ErdoÄŸan Almanya’da bir kuÅŸkuya tosladı. Özellikle Birlik (CDU/CSU) partileri ErdoÄŸan’ın din ve devleti birbirinden ayırmak istemesinden kuÅŸku duyuyor. ErdoÄŸan’ı kökten radikal Ä°slami köklerinden ayrılmamakla eleÅŸtiriyorlar" diye baÅŸlanıyor.  Soru-cevaplı metnin tam çevirisi şöyle:    "Welt am Sonntag: Sayın BaÅŸbakan din ve devletin ayrılması gerektiÄŸine inanıyor musunuz?    Recep Tayyip ErdoÄŸan: Evet. Türkiye’de din ve devlet kesin biçimde birbirinden ayrıdır. Bu 1923’ten bu tarafa çaÄŸdaÅŸ Türkiye’nin bütün anayasalarında, devletin kurucusu Atatürk’ün tasarladığı biçimiyle yer almıştır ve deÄŸiÅŸmeyecektir.    WaS: Yine de birçok eleÅŸtiri bulunuyor. CDU lideri Angela Merkel sizi din ve devletin ayrımını ciddiye almamakla eleÅŸtiriyor.    ErdoÄŸan: Bu bakış yanlış. O konuda bir ipucu yok. Beni ve partimi tanıyanlar bilir ki bu tip yaklaşımlar haksız ve adaletsizdir.    WaS: Kızınız dışarıda okumak zorunda, çünkü başörtüsü takmakta ısrar ediyor ve Türk yasalarına göre onunla üniversiteye kabul edilmiyor.    ErdoÄŸan: DoÄŸru.    WaS: EÄŸer din ve devletin ayrılmasından yanaysanız kızınızın üniversitede dini semboller taşımasından feragat etmesine karşı çıkmamanız gerekmez mi?    ErdoÄŸan: Kızım, eÅŸim ve ben inançlı Müslümanlarız. Kur’an’da kadınların toplumun içinde başörtüsü takması gereÄŸi konusunda düzenleme vardır. Kızım Kur’an’a saygılı olduÄŸu için bu düzenlemeyi uyguluyor. O dinimizin kuralları altında yaşıyor. Ancak bu din ve devletin ayrılmasına karşı olmaktan kaynaklanamaz. Ä°kisi de, din ve devlet ayrı ayrı yan yana bulunuyorlar. Birlikte ve ayrı ayrı çalışabilirler. Bu Türkiye’nin bir özelliÄŸi deÄŸil, her çaÄŸdaÅŸ devletin göstergesidir. Onun dışında kızım başörtüsünü şık buluyor. Başörtüsünü aynı zamanda bu nedenlerle takmaktan da mutlu oluyor.     WaS: O zaman Türkiye’de yüksek öğretim kurullarına giriÅŸte kurallar niye bu kadar sert?    ErdoÄŸan: Ben yüksek öğretim kurumlarındaki başörtü yasağını bir hata olarak alıyorum. Demokratik bir ülke inanç özgürlüğünü vatandaÅŸlarına tanımalı. Ayrıca vatandaÅŸlarının dinini semboller aracılığıyla ifade etmesine izin vermeli, tabii ki onlar da bunu barış içinde genel yasalara uyarak yapmalı. Öğrencilerin başörtüsü takmalarına izin vermek üniversitenin öğreteceÄŸini deÄŸiÅŸtireceÄŸi, profesörlerine yerine imamların geleceÄŸi anlamına gelmez. Bu açıdan başörtü yasağı özgürlükçü deÄŸildir. Onu hazırlayanlar amaçlarını aÅŸmışlardır.     WaS: Yasayı deÄŸiÅŸtirmeyi ve yüksek öğrenim kurumlarında başörtüsüne izin vermeyi mi istiyorsunuz?    ErdoÄŸan: Evet ÅŸu anda bunu inceliyoruz. Böyle bir adımı doÄŸru bulurdum. Din ve devlet ayrılığını zayıflatmak adına deÄŸil fakat Türkiye vatandaÅŸlarına daha fazla inanç özgürlüğü verilmiÅŸ olur.    WaS: Kızınızın başörtüsünü şıklık kaygısıyla taşıdığı söylenmiÅŸti. Başörtüsü ÅŸu anda bir dini sembol müdür yoksa bir şıklık sembolü mü?    ErdoÄŸan: Türkiye’de dini sorunlarla ilgili en yüksek kurum olan Diyanet, bu konunun ayrıntılarını açıkladı. Dini olarak incelemenin sonucu başörtüsünün dini bir sembol olmadığı. Bu inancın bir ifadesi ancak dini bir sembol deÄŸil. Onun için bu Hıristiyanlıktaki haçtan farklı bir ÅŸeydir.    WaS: Ancak Almanya ve Fransa bu konuda farklı düşünüyor.    ErdoÄŸan: Bana verilen bilgiye göre sadece bir Alman federal eyaleti bu tür bir yasağı getirdi, diÄŸer 15’inde daha hoÅŸgörülü bir durum var. Fransa’da yasağı sadece devlet okulları uyguluyor, özel kurumlarda kiÅŸiler başörtü taşıyabiliyor. Açıkça görülüyor ki bu sorun üzerine Almanya ve Fransa’nın da görüşleri bölünmüş durumda. WaS: En azından Fransa’da ulusal düzeyde bir başörtü yasağı bilginiz dahilinde olmalı. Yasağı nasıl karşılıyorsunuz?    ErdoÄŸan: Yasak, konuya Fransızların yaklaşım biçimini gösteriyor. Biz Türkler laiklik konusunda Anglo Sakson bakış açısına daha yakınız. 21’inci yüzyılda insanların giydikleri bir ÅŸeyi yasaklamayı saçma buluyoruz.    WaS: AB’ye giriÅŸte, AB’yi Ä°slamlaÅŸtırmayı deneyecek misiniz?    ErdoÄŸan: Bu zihin karıştırıcı bir imadır. Biz dini misyonerler deÄŸiliz, ancak diÄŸer insanları zorlamadan kendi dinimizi koruruz.    WaS: Avrupalılar Türklerin sözlerini tutacakları yönünde hangi garantiye sahip?    ErdoÄŸan: Türkiye din ve devleti sadece dünden itibaren ayırmadı. Mustafa Kemal’in 1923’te devleti kurduÄŸu dönemden gelen uzun laik geleneÄŸe bakabiliriz. Bu ilke toplumda pekiÅŸmiÅŸtir. Aynı zamanda Avrupa BirliÄŸi giriÅŸ konusunda 40 yıl önce söz vermiÅŸtir. Biz bizden talep edilen her ÅŸeyi yerine getirdikten sonra sözün tutulması için zorluyoruz.     WaS: Siz hiç de bilinçli olarak niyet etmeseniz bile Ä°slamlaÅŸma Türkiye’de bir eÄŸilim olarak ortaya çıkabilir mi?    ErdoÄŸan: Bugün Avrupa BirliÄŸi bir Hıristiyan kulübü deÄŸildir ve hiç de olmamak zorundadır. O zaten birçok Hıristiyan olmayan unsurlar içermektedir, örneÄŸin Yahudiler ve Müslümanlar. Sadece Almanya’da bu iki din önemli rol oynuyor. Åžayet AB bir Hıristiyan kulübü olursa Alman Yahudileri ve Müslümanları, AB içinde bir ülkeleri olmadığına inanacaklar, ki elbette, bunu kimse istemez. Ortak deÄŸerler üzerine yerleÅŸen bir AB açıklıktan gelir. Ayrıca örneÄŸin insan haklarını tanımış olmak, demokrasiye olduÄŸunu kadar inanç ve ifade özgürlüğüne baÄŸlı olduÄŸunu açıklamak. EÄŸer bir Avrupa ülkesinde bu deÄŸerler dağılmışsa ve inançla uyguluyorsa o alınmalı. Biz dini hoÅŸgörüyü yerine getirdik ancak biz aynı zamanda bize karşı da bunun yerine getirilmesini umuyoruz.    WaS: Angela Merkel (Hristiyan Demokrat Birlik lideri) kayıtsız bir Hıristiyanlığın güçlü Ä°slam’ı karşılayamayacağını söylemiÅŸti. Bu iddiayı nasıl deÄŸerlendiriyorsunuz?    ErdoÄŸan: Durum Sayın Merkel’in tarif ettiÄŸi gibiyse, Hıristiyanlığın zayıflığı Türkiye’nin bir suçu deÄŸil. Türkiye saÄŸlam duruyor, tabi biz hiç kimseye inancımızla üstün gelmek istemiyoruz. Ä°slami akınlar geçmiÅŸte olmuÅŸtu. Biz barışçı bir ülkeyiz. Bir saldırı asla bizden gelmeyecektir, askeri olsun, dini olsun.    WaS: Türkiye genç bir nüfusa sahip. Nüfus ortalaması 27 civarında, Almanya’da ise 41. Türkiye’nin nüfusunun dinamizmi Batı Avrupa’nın savuna pozisyonunda olmasına yol açar mı?    ErdoÄŸan: Avrupa BirliÄŸi’nin birçok ülkesinde yaÅŸlanma var, gençleÅŸme iyi olurdu. DiÄŸer taraftan Türkiye’nin AB dışında da çok dinamik bir nüfusu var. Almanya açısından böyle bir dinamik bir ülkeyi birlik içinde görmek de daha iyi olmalı.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!