Güncelleme Tarihi:
TÜRKİYE, son yıllarda tüm dünyanın başına bela olan sentetik uyuşturucu ‘bonzai’nin ismini, sokaklarda gencecik bedenlerin peş peşe ölü bulunmasıyla tanıdı. Emniyet verilerine göre, kâbusun boyutu, tahminlerin çok ötesinde. Türkiye’de ilk kez 2010 yılında Eskişehir’de yakalanan bonzai 2011’de 26, 2012’de 43, 2013’te 70 ilde görüldü. Adli Tıp verilerine göre, 2012 yılında uyuşturucudan gerçekleşen 325 ölümden 15’i, 2013 yılında ise 648 ölümden 96’sı bonzaiden kaynaklandı.
SATIŞ ADI: ‘BAHARAT’
Bonzainin tespit edilen ilk etken maddesi ‘HU-210’, 1988 yılında üretildi. 1995 yılında diğer etken madde ‘JWH-018’ üretildi. 2004 yılında iki etken madde emdirilen otlar, ‘spice (baharat)’ adıyla internette satışa sunuldu. Satışı için bir engel yoktu. 2007 yılında İsveç polisi, ‘spice’ satan ve kullananları sıkı takibe başladı. Veriler Avrupa Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığını İzleme Merkezi’ne raporlandı. Ancak bonzainin hammaddesi kimyasallar, kumaş boyası ya da temizleyici gibi çok çeşitli isimler altında tüm dünyaya yayılıyordu.
ARTIŞ YÜZDE 300
Türkiye’de 2011’de suç kapsamına alınan bonzai kullanımı, batı illerinden doğuya yayıldı. Adli Tıp kurumlarında 2012’de iki tür üzerinden analiz yapılırken, 2014 yılında bu sayı 17’ye çıktı. 2011 yılında 43, 2012’de 434, 2013’te 780, 2014 yılının ilk 8 ayında 544 kilo bonzai ele geçti. Sentetik uyuşturucularda yüzde 300’lük artış yaşandı.
KUVVETLİ AİLE BAĞI ŞART
Psİkİyatrİst Dr. Tanju Sürmeli’ye göre, sentetik uyuşturucudan uzak durmanın ilk adımı, kuvvetli aile bağları. Sürmeli, bu tür zehirlere karşı şu önerilerde bulundu: “Kendini kontrol edebilenlerin uyuşturucu kullanma oranı düşük. Ailelere düşen görev büyük. İyi ebeveynlik yaparak sıkı bir bağ kurmak, çocuklarını sevgi dolu yetiştirmek ve iyi örnek olmak, bu tür maddeleri kullanmamak, çocukları da uyuşturucudan uzak tutar.”