İşte Gülay, yakalayın

Güncelleme Tarihi:

İşte Gülay, yakalayın
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 13, 1998 00:00

Haberin Devamı

Fotoğraf önümüze gelince, tablo daha net bir şekilde ortaya çıktı.

İşadamı dostumuz Cannes'da siyah saçlı kaçak hanımı nasıl gördüğünü, saçlarını siyaha boyattığı için önce nasıl tanıyamadığını, karşısında oturan kocasını görünce daha dikkatli bakıp onu fark ettiğini anlatmıştı.

Sonra da ayrıntılı bilgi vermiş, restoranı, oturdukları masayı, yanlarındaki karı-koca ile kızlarını, Gülay Hanım'ın hemen yanında duran çocuk arabasını...

Bir an göz göze geldiklerini, Gülay Hanım'ın kendisini çok iyi tanıdığı halde ttanımıyormuş gibi davrandığını ve başını hızla çevirdiğini söylemişti.

Biz de bütün bunları kafamızda canlandırıp kâğıda dökmüştük.

İşadamı dostumuz bize bunları anlatırken bir ara ‘‘Hatta bizim hanım, fotoğrafını da çekti ama bilmiyorum çıktı mı?’’ dedi.

İşte gazeteci olmayan bir insan için olağan sayılan bu cümleyi duyar duymaz heyecanla sorduk:

‘‘O fotoğraf nerede?’’

Makinedeki film, işadamı dostumuzun eşi tarafından fotoğrafçıya verilmişti. Banyosu yapılıyordu, ama çıkıp çıkmayacağı belli değildi.

Filmin yıkanmasını adım adım izledik ve önümüze gelene kadar heyecan içinde kıvrandık.

FOTOĞRAF GELİYOR

Tek kare çekilen o fotoğraf yıkanıp kâğıda basıldıktan sonra önümüze gelince derin bir oh çektik. İşadamı dostumuzun anlatımlarıyla gözümüzün önünde canlanan tablo fotoğrafla birlikte çok daha net hale geldi.

Fotoğrafta Cannes'ın Antibes semtinde deniz kenarındaki ‘‘Edenrock Hotel’’in restoranında en öndeki masalardan biri görülüyor.

Masada beş kişi oturuyor. Solda Gülay Aslıtürk ile bir kadın, onların karşısında beyaz saçlı bir adam ile sarışın bir genç kız var.

Beyaz saçlı adamla sarışın kızın arasında ise Orhan Aslıtürk yer alıyor. Orhan Bey'in yüzünün çok az bir bölümü ile gözlüğü görülüyor.

Masada oturanlara bir garson servis yapıyor. Sarışın genç kız, arkasını dönmüş bir yere bakıyor, Gülay Hanım dahil dört kişi yemeklerini yiyorlar.

Şimdi objektifi bu beş kişiden uzaklaştırıp Gülay Aslıtürk üzerinde zumlayalım.

HEM ESMER, HEM TOMBUL

Gülay Hanım saçlarını her zaman yaptığı gibi arkaya toplamış. Alnına yine üç beş tel saçı dökülmüş. Ancak artık sarışın değil, esmer. Gözünde de güneş gözlüğü var.

Belli ki Gülay Hanım tanınmamak için bazı ciddi önlemler almış. Çünkü Türk Emniyeti, onun için Kırmızı Bülten çıkarmış ve hakkında iki kez gıyabi tutuklama kararı alınan eski belediye başkanının görüldüğü yerde yakalanarak tutuklanmasını ve Türkiye'ye iade edilmesini istiyor.

Siyah saçları ve tombul haliyle ve gözünde de koyu renk güneş gözlüğüyle Gülay Hanım'ı tanımak gerçekten de çok güç.

Bu yüzden işadamı dostumuz karısının uyarısına rağmen Gülay Hanım'ı ilk anda tanıyamamış. Ama dikkatli bakınca Esmer Hanım'ın O olduğunu anlamıştı. Kırmızı Bülten'den önce sık sık yer değiştiren kaçak Gülay Aslıtürk'ün bundan sonra Cannes'dan ayrılması, özellikle de Fransa'dan çıkması biraz güç.

İŞ FRANSIZ POLİSİ’NE KALDI

Çünkü Interpol bültenleriyle arananlar için en büyük tehlike sınır kapılarında yaşanır. Kırmızı Bülten'deki dökümler bilgisayarlara girdiği için kaçakların sınırda yakalanma olasılıkları çok fazladır.

Bu noktadan sonra eğer Fransız Polisi işi ciddi tutarsa, Gülay Hanım'ın her an yakalanması olasılığı çok güçlüdür. Ama çok büyük bir servete sahip olan ve Cannes'da bir bürosu da bulunan Gülay Hanım'ın eşininin Fransız makamlarıyla olan ilişkilerin bu yakalanma işini engelleyebilir.

Türkiye görevini yaptı. Daha doğrusu yeni Adalet Bakanı Hasan Denizkurdu kamuoyunun vicdanını rahatlatan siyasi kararı aldı ve bunu uygulattı.

Peki ama burada bir soru gelip takılıyor insanların aklına.

Hasan Demizkurdu'ndan önceki sorumluların akılları bugüne kadar neredeydi?

Neden hareketsiz kaldılar?

Evet, Türkiye üzerine düşeni yaptı. Kaçaklar için Kırmızı Bülten'i bütün dünya polisine gönderdi. Şimdi sıra, yasaları eksiksiz uyguladıklarını iddia eden ülkelerde.

Aslıtürk hakkında ‘iade talepnamesi’

Şişli Belediye Başkanlığı yaptığı dönemde çeşitli yolsuzluklara karıştığı gerekçesiyle hakkında 3 ayrı dava açılan ve halen yurtdışında bulunan Gülay Aslıtürk için, Adalet Bakanlığı'nın istemi üzerine, yargılandığı mahkemelerce ‘‘iade talepnamesi’’ hazırlanıyor.

Adalet Bakanlığı'nca İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilen yazıda, Gülay Aslıtürk'ün, ‘‘Alım-satıma fesat karıştırmak’’ ve ‘‘Kamulaştırma Kanunu'na muhalefet’’ suçlarından İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, ‘‘İhtisalen zimmet’’ suçundan da ayrı ayrı 2. ve 7. ağır ceza mahkemelerinde gıyabi tutuklu olarak yargılandığı belirtildi.

Ünlülerin oteli

Gülay Aslıtürk'ün Türk işadamı tarafından öğle yemeğinde görüldüğü Antibes'deki Eden Rock Hotel, Fransa'nın en ünlü ve pahalı otellerinden biri. Dünyanın bütün ünlüleri Cannes'a geldiklerinde bir falezin üzerine kurulu olan bu süper lüks otelde kalıyor. Özellikle Cannes Film Festivali'ne gelen Sharon Stone, Sylvester Stallone, Mick Jagger (altta), Madonna, Gerard Depardieu (üstte), Liz Taylor, Demi Moore, Bruce Willis ve pek çok ünlü bu otelin müşterileri arasında yer alıyor. Bu nedenle otelin giriş çıkışları son derece sıkı güvenlik altında tutuluyor. Otelin lokantası ise çok pahalı olduğu için ancak zenginlerce rağbet görüyor.






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!