Güncelleme Tarihi:
Deprem haritasında risk faktörü açıktan koyuya doğru giden renk skalası üzerinde gösteriliyor. Buna göre açık renkli bölgelerde sismik risk çok düşük. Koyu renkli yerler ise risk faktörünün arttığını gösteriyor. Renklere göre risk dağılımı şöyle:
Beyaz ve yeşil: Düşük risk
Sarı ve turuncu:
Orta derecede risk
Pembe ve kırmızı: Yüksek risk (Türkiye)
Koyu kızıl ve kahverengi:
Çok yüksek risk (Hindistan-Çin sınırı)
Bilimadamları ilk kez global bir deprem haritası hazırladılar. Dünyanın sismolojik açıdan en riskli bölgelerini gösteren haritada Türkiye sıcak deprem kuşağında yer alıyor. En sıcak risk bölgesi ise Hindistan-Çin sınırında bulunuyor. Haritaya göre dünya nüfusunun büyük bölümü çürük zemin üzerinde yaşıyor. 500 bilimadamının yedi yıllık araştırma sonucu hazırladığı deprem haritasının çalışmalarında Kandilli Rasathanesi'nden Prof.Mustafa Erdik de görev aldı.
ABD'nin San Francisco kentinde bir araya gelen uluslararası deprem uzmanları yerkürenin tamamını kapsayan bir ‘‘sismik risk haritası’’ yayınladılar. Prof.Aykut Barka'nın da katıldığı toplantıda kamuoyuna açıklanan risk haritası ve raporunda aslında büyük bir sürpriz yok.
Dünyanın en riskli bölgeleri olarak bilinen Türkiye, Tayvan, İzlanda, Hindistan-Çin sınırı, Güney California ve Havai'nin durumu yeniden teyit edilerek şu görüşe yer veriliyor: ‘‘Bu bölgelerin gelecekte şiddetli bir deprem yaşaması ihtimali çok kuvvetlidir.’’
Global sismik risk haritasında Türkiye gibi jeolojik ve sismik yapısı bilinen bölgelerin yanı sıra, bu alanda hiçbir verisi olmayan az gelişmiş ülkeler de bulunuyor. Bilimadamlarının açıklamasına göre örneğin birçok Afrika ülkesi ilk kez sismik risk verilerine kavuşmuş bulunuyor. Amerikan Jeolojik Araştırmalar Enstitüsü'nden Kaye Shedlock konferansta yaptığı açıklamada, ‘‘Bu haritadan elde edilen yeni bilgiler sayesinde az gelişmiş ülkeler inşaat yönetmeliklerini modernize edebilirler’’ dedi.
KARALARIN YÜZDE 15'İ RİSKLİ
Beş yüz bilimadamının yedi yıllık çalışması sonunda hazırlanan bu harita sayesinde dünya üzerinde varolan ülkelerin yarısından fazlası taze verilere kavuşmuş oluyor. Buna göre global olarak şu veriler ortaya çıkıyor:
Yeryüzündeki kara parçalarının yüzde 15'i yüksek riskli ya da çok yüksek riskli bölgelerde bulunuyor. Bu bölgelerde önümüzdeki 50 yıl içinde şiddetli bir deprem olması ihtimali de yüzde 10 veya üzerinde.
Kara parçalarının yüzde 40'ı ise düşük riskli bölgelerden oluşuyor.
Yüksek riskli bölgeler genellikle tektonik levhaların sınırlarını belirleyen fay hatlarının yakınında bulunuyor. Bazı kıtalar ve okyanuslar bu levhaların üzerinde yer alıyor. Bu levhaların çarpışması veya birbirinden ayrılması sonucu depremler meydana geliyor. Bilindigi gibi Türkiye, Avrasya, Afrika ve Arabistan levhaları arasında yer alıyor.
Haritada kırmızı veya kahverengi ile gösterilen en riskli bölgelerde, dünyadaki büyük kentlerin yarısı yer alıyor. Şimdi bilimadamları bu bölgelerdeki toplam nüfusu çıkarmaya çalışıyor.