İşte darbe kuşağı
Güncelleme Tarihi:
Yöneten İhsan Yılmaz
Oluşturulma Tarihi: Eylül 10, 2010 00:00
Vatkalarla, TV dizisi Kara Şimşek’le, renkli taytlarla esip geçen 80’ler hâlâ bir fenomen. Muharrem Kaşıtoğlu’nun “60’lar Hikâye, 70’ler Terane, 80’ler Şahane” kitabı işte bu fenomeni anlatıyor. Kitabın ilk baskısı 15 bin sattı. Talep o kadar büyük ki, Kaşıoğlu aynı temada bir başka kitap için şimdiden kolları sıvadı.
Nevşin MENGÜ
BATI dünyasında 70’lerin sonunda 80’lerin başında doğmuş kuşak sosyolojik olarak hâlâ araştırma konusu. Türkiye’de ise sosyal paylaşım sitelerinin, internet platformlarının en popüler konularından biri 80’li yılları çocuk olarak geçirenler. İkinci basımı yapılan “60’lar Hikaye,70’ler Terane, 80’ler Şahane” kitabı da işte tam da bu kuşağı esprili bir dil ve o yıllara ait anekdotlarla anlatıyor.
Kitabın yazarı 1973 doğumlu Muharrem Kaşıtoğlu, 80’lerde çocuk olan jenerasyonu 70’lerin ve 60’ların diliyle “oportünist” olarak tanımlıyor. “80 kuşağı sloganların ötesine geçmiş, sadece Maksim Gorki’nin Ana romanıyla yetinmemiş, Fukuyama’nın Tarihin Sonu’nu da okumuş bir kuşak. Bu nedenle hayata bakışı, istekleri, hedefleri çok farklı. Genel olarak bu kuşağın sistemle bir sorunu yok. Daha önceki kuşaklar gibi sistemle temelden çatışma halinde değil, onun yerine sistemin içinde uzlaşma noktaları bulmaya çalışıyor. Hatta deyim yerindeyse daha arsız. 80’lerin çocukları daha fazlasını istiyor, onlar istemenin ayıp olmadığı yeni bir ahlak çerçevesinin ürünü” diyor.
Darbeyi hatırlamıyorlar
“İşte tüm bunlar nedeniyle mayın tarlasında büyümüş ama buna rağmen başarılı olmuş bir kuşak 80 kuşağı” Kaşıtoğlu’na göre. Bu kuşağı içinde bulunduğumuz süreçte hele hele Türkiye’de daha da önemli kılan bir unsur daha var. Pazar günü Türkiye, anayasa değişikliklerini oylamak için sandık başına gidecek. Muharrem Kaşıtoğlu, aslında oy verecek seçmenin büyük kısmının bu kuşağa ait olduğunu vurguluyor ve bu doğrultuda siyasilerin yaptığı temel bir hatanın altını çiziyor.
“İktidar partisi referandum propagandası için söylemini tamamen 12 Eylül argümanı üzerine kurdu. Bence yanlış bir strateji izledi. Çünkü pazar günü sandık başına gideceklerin yarısı bu kuşağa ait. Ama bu kuşak 12 Eylül ihtilalini yaşamadı. Darbeyi ya görmedi ya da o kadar küçüktü ki büyük ölçüde hissetmedi. İhtilali yaşamamış 15-20 milyon insana 12 Eylül üzerinden propaganda yapmak kadar büyük bir yanlış olabilir mi? İktidar partisi bunu göremedi. Bence bu kuşağı ikna etmek için üretilen siyasi vaat ve söylemler daha geleceğe yönelik olmalıydı.”
Okur da anılarını yazacak
Cep boyunda basılan kitabın yanında okuyucuya bir de küçük kırmızı kaplı not defteri veriliyor. Amaç okuyucunun kitabı bir anlamda devam ettirmesi. Aynı döneme ait kendi anılarını kendi anekdotlarını bu küçük not defterine yazması. Yazar Muharrem Kaşıtoğlu’na göre bu espri aslında anlamlı çünkü yazar okurları arasında 90’ların ikinci yarısında doğmuş önemli bir kitlenin de olduğunu söylüyor. “Bu gençler kendi anne babalarının yaşadığı dönemi anlamak için bence kitabı okuyor. Bu bizim kuşak ebeveynler için de çocuklarına bir anlamda kendini anlatabilme fırsatı” diyor.
Adına festival yapılacak
ÜNLÜ flüt solistimiz Şefika Kutluer adına 23 Eylül?24 Ekim tarihleri arasında Ankara’da “Doğu ile Batı Buluşuyor” başlıklı uluslararası bir festival düzenleniyor. Festival, doğunun ve batının dünya çapında ünlü müzisyenlerini bir araya getirerek kültürleri buluşturmayı ve evrensel kültürdeki Türkiye’nin rolünü vurgulamayı amaçlıyor. Ankara Resim ve Heykel Müzesi’nde gerçekleştirilecek olan festivalin açılışı 23 Eylül’de yapılacak. Açılışa konserinde; Fransız şef Dominique Fanal yönetimindeki “Paris Sinfonietta” orkestrası eşliğinde Şefika Kutluer, Fransız repertuarının çarpıcı örnekleri ile bir konser verecek. Festival kapsamında ayrıca “Le Château de Versailles” ve “Le Centre de Musique Baroque de Versailles” işbirliği ile “Versay’da Müzik” sergisi de düzenlenecek.
Festivalin ilginç konserlerinden biri de 6 Ekim tarihindeki “Yunus’tan Mevlana’ya” başlıklı mistik konser. Hacettepe Akademik Senfoni Orkestrası eşliğinde Şefika Kutluer, Mevlana Konçertosu’nu, Yunus Emre Uvertürü’nü ve Dede Efendi’den Gülnihal’i seslendirecek. Etkinlikten elde edilecek gelir Pakistan’daki sel felaketzedelerine gönderilecek.
Müzelere ilk 7 ayda 15 milyon ziyaretçi
A.A
KÜLTÜR ve Turizm Bakanlığı’na bağlı 300’ü aşkın müze ve ören yerini ziyaret edenlerin sayısı, 2010 yılının 7 ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 21 artış göstererek 15 milyona yaklaştı. Müze ve örenyerlerinden elde edilen gelirde de yüzde 22 artış sağlandı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürü Tolga Tuyluoğlu, Bakanlığa bağlı müze ve ören yerlerini 2009’un 7 aylık döneminde ziyaret eden yerli ve yabancı kişi sayısının 11 milyon 901 bin 593 iken 2010 yılının aynı döneminde 14 milyon 367 bin 532 kişiye ulaştığını belirtti.
Elde edilen gelirde de artış olduğunu bildiren Tuyluoğlu, 2009 yılının ilk 7 ayında 78 milyon 494 bin 17 TL olan rakamın, 2010 yılında 95 milyon 372 bin 555 TL’ye ulaştığını söyledi. Tuyluoğlu, 2010 yılının 7 ayında Türkiye’de en çok ziyaretçi alan ilk sırayı Topkapı Sarayı alıyor.
MÜZE/ÖRENYERİ 2010 ZİYARETÇİ 2010 GELİR
T. SARAYI MÜZESİ 1.708.167 23.211.965
AYASOFYA MÜZESİ 1.509.686 21.258.085
EFES ÖRENYERİ 955.012 11.018.955
MEVLANA MÜZESİ 936.854 1.425.352
Operaya yeniçeri ve sipahi aranıyor
Mustafa ERCAN / DHA
MERSİN Devlet Opera ve Balesi (MDOB), 17 Ekim’de prömiyerini yapacağı, 4’üncü Murat Operası’nda rol alacak figüran yeniçeri ve sipahiler arıyor. 150 kişilik kadrosu ile Mersinli sanatseverlerin karşısına çıkacak eseri sahneye koyan rejisör Murat Atak, “MDOB’nin güçlü bir kadrosu var. Fakat sarayın o görkemini yansıtmak için figüranlara da ihtiyaç var. Mersinli, müzikten anlayan ve sahneye çıkmak isteyen gençlere de çağrıda bulunuyorum. Onları 4’üncü Murat’ın yeniçerileri ve sipahilerinin arasına sokacağız. Koro sanatçılarımıza destek olmak üzere sahne alacaklar” dedi.
3700 yıl sonra notayla buluşacaklar
CUMHURBAŞKANLIĞI Senfoni Orkestrası’nın 18 Eylülde Çorum’da vereceği konserde, Hititler döneminde kullanılan ve günümüze uyarlanan 11 enstrüman da “notalarla buluşacak”. Arkeolog Oğuz Erbaş, Hititlere ait arkeolojik buluntu, kabartma ve yazıtlardan yola çıkarak 3700 yıl öncesine ait çalgılarını günümüz aletleriyle sentezleyerek tasarladıklarını söyledi. Erbaş, büyük ilgi gören konserlerinin 4’üncüsünü Çorum’da 18 Eylülde gerçekleştireceklerini, bunun kentte verilecek ikinci konser olacağını dile getirdi. A.A
Çocuklar için heykeller
HeykeltIraş Bihrat Mavitan’ın Çocuklar İçin Manzara Heykelleri sergisi, 14-23 Eylül tarihleri arasında Bodrum Oasis Nurol Sanat Galerisi’nde gezilebilir. Mavitan’ın, “Avucumdaki bebek elinin bir gün heykel veya resim yapabilmesini düşleyerek hazırladım” dediği serginin ana fikri; sergiden sonra çocukların yüzünde bir gülümseme kalması. Tel: (252) 317 00 02
Dink anısına “Ayrık Otu”
GAZETECİ Hrant Dink anısına 14 Eylül tarihinde “Ayrık Otu” isimli bir karikatür sergisi açılıyor. Sergide, sanatçılar Ohannes Şaşkal ve Ümit Kartoğlu‘nun uyum ve sınır temalı eserleri bulunuyor. Sergi, 24 Eylül tarihine kadar görülebilir. Cezayir Toplantı Salonu, Hayriye Caddesi, No: 12, Beyoğlu.
BATI dünyasında 70’lerin sonunda 80’lerin başında doğmuş kuşak sosyolojik olarak hâlâ araştırma konusu. Türkiye’de ise sosyal paylaşım sitelerinin, internet platformlarının en popüler konularından biri 80’li yılları çocuk olarak geçirenler. İkinci basımı yapılan “60’lar Hikaye,70’ler Terane, 80’ler Şahane” kitabı da işte tam da bu kuşağı esprili bir dil ve o yıllara ait anekdotlarla anlatıyor.
Kitabın yazarı 1973 doğumlu Muharrem Kaşıtoğlu, 80’lerde çocuk olan jenerasyonu 70’lerin ve 60’ların diliyle “oportünist” olarak tanımlıyor. “80 kuşağı sloganların ötesine geçmiş, sadece Maksim Gorki’nin Ana romanıyla yetinmemiş, Fukuyama’nın Tarihin Sonu’nu da okumuş bir kuşak. Bu nedenle hayata bakışı, istekleri, hedefleri çok farklı. Genel olarak bu kuşağın sistemle bir sorunu yok. Daha önceki kuşaklar gibi sistemle temelden çatışma halinde değil, onun yerine sistemin içinde uzlaşma noktaları bulmaya çalışıyor. Hatta deyim yerindeyse daha arsız. 80’lerin çocukları daha fazlasını istiyor, onlar istemenin ayıp olmadığı yeni bir ahlak çerçevesinin ürünü” diyor.
Darbeyi hatırlamıyorlar
“İşte tüm bunlar nedeniyle mayın tarlasında büyümüş ama buna rağmen başarılı olmuş bir kuşak 80 kuşağı” Kaşıtoğlu’na göre. Bu kuşağı içinde bulunduğumuz süreçte hele hele Türkiye’de daha da önemli kılan bir unsur daha var. Pazar günü Türkiye, anayasa değişikliklerini oylamak için sandık başına gidecek. Muharrem Kaşıtoğlu, aslında oy verecek seçmenin büyük kısmının bu kuşağa ait olduğunu vurguluyor ve bu doğrultuda siyasilerin yaptığı temel bir hatanın altını çiziyor.
“İktidar partisi referandum propagandası için söylemini tamamen 12 Eylül argümanı üzerine kurdu. Bence yanlış bir strateji izledi. Çünkü pazar günü sandık başına gideceklerin yarısı bu kuşağa ait. Ama bu kuşak 12 Eylül ihtilalini yaşamadı. Darbeyi ya görmedi ya da o kadar küçüktü ki büyük ölçüde hissetmedi. İhtilali yaşamamış 15-20 milyon insana 12 Eylül üzerinden propaganda yapmak kadar büyük bir yanlış olabilir mi? İktidar partisi bunu göremedi. Bence bu kuşağı ikna etmek için üretilen siyasi vaat ve söylemler daha geleceğe yönelik olmalıydı.”
Okur da anılarını yazacak
Cep boyunda basılan kitabın yanında okuyucuya bir de küçük kırmızı kaplı not defteri veriliyor. Amaç okuyucunun kitabı bir anlamda devam ettirmesi. Aynı döneme ait kendi anılarını kendi anekdotlarını bu küçük not defterine yazması. Yazar Muharrem Kaşıtoğlu’na göre bu espri aslında anlamlı çünkü yazar okurları arasında 90’ların ikinci yarısında doğmuş önemli bir kitlenin de olduğunu söylüyor. “Bu gençler kendi anne babalarının yaşadığı dönemi anlamak için bence kitabı okuyor. Bu bizim kuşak ebeveynler için de çocuklarına bir anlamda kendini anlatabilme fırsatı” diyor.
Adına festival yapılacak
ÜNLÜ flüt solistimiz Şefika Kutluer adına 23 Eylül?24 Ekim tarihleri arasında Ankara’da “Doğu ile Batı Buluşuyor” başlıklı uluslararası bir festival düzenleniyor. Festival, doğunun ve batının dünya çapında ünlü müzisyenlerini bir araya getirerek kültürleri buluşturmayı ve evrensel kültürdeki Türkiye’nin rolünü vurgulamayı amaçlıyor. Ankara Resim ve Heykel Müzesi’nde gerçekleştirilecek olan festivalin açılışı 23 Eylül’de yapılacak. Açılışa konserinde; Fransız şef Dominique Fanal yönetimindeki “Paris Sinfonietta” orkestrası eşliğinde Şefika Kutluer, Fransız repertuarının çarpıcı örnekleri ile bir konser verecek. Festival kapsamında ayrıca “Le Château de Versailles” ve “Le Centre de Musique Baroque de Versailles” işbirliği ile “Versay’da Müzik” sergisi de düzenlenecek.
Festivalin ilginç konserlerinden biri de 6 Ekim tarihindeki “Yunus’tan Mevlana’ya” başlıklı mistik konser. Hacettepe Akademik Senfoni Orkestrası eşliğinde Şefika Kutluer, Mevlana Konçertosu’nu, Yunus Emre Uvertürü’nü ve Dede Efendi’den Gülnihal’i seslendirecek. Etkinlikten elde edilecek gelir Pakistan’daki sel felaketzedelerine gönderilecek.
Müzelere ilk 7 ayda 15 milyon ziyaretçi
A.A
KÜLTÜR ve Turizm Bakanlığı’na bağlı 300’ü aşkın müze ve ören yerini ziyaret edenlerin sayısı, 2010 yılının 7 ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 21 artış göstererek 15 milyona yaklaştı. Müze ve örenyerlerinden elde edilen gelirde de yüzde 22 artış sağlandı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürü Tolga Tuyluoğlu, Bakanlığa bağlı müze ve ören yerlerini 2009’un 7 aylık döneminde ziyaret eden yerli ve yabancı kişi sayısının 11 milyon 901 bin 593 iken 2010 yılının aynı döneminde 14 milyon 367 bin 532 kişiye ulaştığını belirtti.
Elde edilen gelirde de artış olduğunu bildiren Tuyluoğlu, 2009 yılının ilk 7 ayında 78 milyon 494 bin 17 TL olan rakamın, 2010 yılında 95 milyon 372 bin 555 TL’ye ulaştığını söyledi. Tuyluoğlu, 2010 yılının 7 ayında Türkiye’de en çok ziyaretçi alan ilk sırayı Topkapı Sarayı alıyor.
MÜZE/ÖRENYERİ 2010 ZİYARETÇİ 2010 GELİR
T. SARAYI MÜZESİ 1.708.167 23.211.965
AYASOFYA MÜZESİ 1.509.686 21.258.085
EFES ÖRENYERİ 955.012 11.018.955
MEVLANA MÜZESİ 936.854 1.425.352
Operaya yeniçeri ve sipahi aranıyor
Mustafa ERCAN / DHA
MERSİN Devlet Opera ve Balesi (MDOB), 17 Ekim’de prömiyerini yapacağı, 4’üncü Murat Operası’nda rol alacak figüran yeniçeri ve sipahiler arıyor. 150 kişilik kadrosu ile Mersinli sanatseverlerin karşısına çıkacak eseri sahneye koyan rejisör Murat Atak, “MDOB’nin güçlü bir kadrosu var. Fakat sarayın o görkemini yansıtmak için figüranlara da ihtiyaç var. Mersinli, müzikten anlayan ve sahneye çıkmak isteyen gençlere de çağrıda bulunuyorum. Onları 4’üncü Murat’ın yeniçerileri ve sipahilerinin arasına sokacağız. Koro sanatçılarımıza destek olmak üzere sahne alacaklar” dedi.
3700 yıl sonra notayla buluşacaklar
CUMHURBAŞKANLIĞI Senfoni Orkestrası’nın 18 Eylülde Çorum’da vereceği konserde, Hititler döneminde kullanılan ve günümüze uyarlanan 11 enstrüman da “notalarla buluşacak”. Arkeolog Oğuz Erbaş, Hititlere ait arkeolojik buluntu, kabartma ve yazıtlardan yola çıkarak 3700 yıl öncesine ait çalgılarını günümüz aletleriyle sentezleyerek tasarladıklarını söyledi. Erbaş, büyük ilgi gören konserlerinin 4’üncüsünü Çorum’da 18 Eylülde gerçekleştireceklerini, bunun kentte verilecek ikinci konser olacağını dile getirdi. A.A
Çocuklar için heykeller
HeykeltIraş Bihrat Mavitan’ın Çocuklar İçin Manzara Heykelleri sergisi, 14-23 Eylül tarihleri arasında Bodrum Oasis Nurol Sanat Galerisi’nde gezilebilir. Mavitan’ın, “Avucumdaki bebek elinin bir gün heykel veya resim yapabilmesini düşleyerek hazırladım” dediği serginin ana fikri; sergiden sonra çocukların yüzünde bir gülümseme kalması. Tel: (252) 317 00 02
Dink anısına “Ayrık Otu”
GAZETECİ Hrant Dink anısına 14 Eylül tarihinde “Ayrık Otu” isimli bir karikatür sergisi açılıyor. Sergide, sanatçılar Ohannes Şaşkal ve Ümit Kartoğlu‘nun uyum ve sınır temalı eserleri bulunuyor. Sergi, 24 Eylül tarihine kadar görülebilir. Cezayir Toplantı Salonu, Hayriye Caddesi, No: 12, Beyoğlu.