Güncelleme Tarihi:
EV YANSAYDI DA ORMAN KALSAYDI
Orman Genel Müdürlüğü’nün paylaştığı bir görüntüde Marmaris Hisarönü’nde Mustafa Yanık adlı bir amcanın sözleri, duyanları ağlattı: “Ev yansaydı da orman yanmasaydı. Ben çocuklarıma, torunlarıma ne bırakacağım şimdi? Hiç... Sağolsun gece gündüz tankerler nöbette. Bekliyoruz biz de. Biz de yangını söndürmeye yardım ettik. Gittik elimizden geldiği kadar, gücümüzün yetiği kadar. Helikopterler çok iyi çalıştı. Arazözler çok iyi çalıştı. Herkes görevini yaptı.”
O DİYALOG:
Yangın yönetim aracı! Acil olarak S-30’un olduğu yere helikopterin su atması gerekiyor. Araç yanacak arkadaş var içinde...
Tehlikedeysen aracı terk et. Helikopter gelecek su atacak!
Onlar gelmeden gitmem ben buradan, helikopter gelsin su atsın...
Özgür, Özgür helikopter geliyor, helikopter geliyor!
Sen aracı terk et... Boşalt... Güvenli bölgeye kaç...
Ben anlamam ağabey güvenli bölgeden. Bunda 80 milyonun hakkı var... Ben aracı bırakmam son dakikaya kadar!
AĞLATAN ANONS
MANAVGAT’ın Kızıldağ Mahallesi’nde alevlerin ortasında kalan S30 kodlu bir arazöz ekibine telsizle, “Tehlikeli bir durum varsa aracı terk et. Helikopter su atacak” denildi. Arkadaşlarının araç dışında olduğunu söyleyen arazöz ekibinden bir işçi, telsiz anonsunda, “Onlar gelmeden gitmem buradan, helikopter gelsin su atsın” ifadelerini kullandı. Orman işçisine bu kez, “Özgür, helikopter geliyor, güvenli bölgeye kaç, aracı boşalt” talimatı verildi. Arkadaşları adına konuşan işçinin, “Son dakikaya kadar ayrılmayacağım bölgeden. Bu araçta 80 milyonun hakkı var, bırakamam. Helikopter su atsın” anonsunu duyan mesai arkadaşları gözyaşlarına hakim olamadı. Orman Genel Müdürlüğü de bu görüntüyü,sosyal medya hesaplarından yayınladı. Videosu kısa sürede viral olan Özgür Şimşek Hürriyet’e konuştu ve o anları şöyle anlattı: “Hayatım film şeridi gibi gözlerimin önünden geçti, ama ben buradan da çıkarım dedim, umudumu hiç yitirmedim. Umut garibin ekmeğidir. Umutsuzluk ise en büyük tehlikedir, umudunuzu yitirdiğiniz anda savaşı kaybedersiniz. Dün alevlere karşı bu savaşı ben kazandım. 14 yıldır bu işi yapıyorum. Benzer tehlikeler yaşamıştım. Dün yaşadığım olay birinci sıraya girdi.” (Levent KULU / ANTALYA)
CİMER’E DESTEK MESAJI YAĞDI
YEMEK YAPARIM BÖREKLER AÇARIM
ANTALYA ve Muğla başta olmak üzere bazı bölgelerde devam eden yangınlarla mücadeleye ilişkin birçok kişi, Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER) destek mesajları gönderdi. Antalya’dan mesaj ileten ve küçük çocukları olduğu için yangın söndürme çalışmalarına gidememekten duyduğu üzüntüyü belirten biri de, “Üç küçük çocuğum olmasa koşa koşa yardıma gideceğim. Dışarıda kalanları evimde ağırlayabilirim, yemek yaparım, misafir ederim” dedi. Eski bir yangın işçisi de mesajında, görev daveti olursa hiç düşünmeden gideceğini belirtti. İzmir’de yaşayan bir vatandaş ise ormanlık alanda çıkan yangına ekiplerin 15 dakikada müdahale ettiğini gördüğünü söyledi, hızlı müdahale, çaba ve gayretlerinden dolayı çalışanlara teşekkür etti. (ANKARA/DHA)
YAŞLI TEYZEYİ SIRTLARINDA TAŞIDILAR
MUĞLA’nın Milas ilçesinde 7 gün önce başlayan orman yangınına karşı görevliler ve vatandaşların yanı sıra Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen gönüllüler de canla başla mücadele ediyor. Acil tıp teknisyeni olan Faruk-Fatma Bulut çifti de yangını duyar duymaz, Düzce’den Milas’a geldi, afet koordinasyon merkezine başvurdu. Akçakaya Mahallesi’nde yürüme güçlüğü çeken 85 yaşındaki Ayşe Yılmaz’ı sırtına alan Faruk Bulut ile yanında bulunan eşinin fotoğrafı Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tarafından “Milas’ın Akçakaya köyünün tedbiren tahliyesine karar verilince, köyde yaşayan ve yürümekte güçlük çeken Ayşe nine, ekiplerimiz tarafından evinden alınarak güvenli bölgeye ulaştırıldı” notuyla sosyal medyada paylaşıldı. Bulut çifti, “Afetin bitmesini istiyoruz. Alevlerin sardığı bir köyümüzde teyzemizin yaşlı ve felçli olduğu bildirildi, hemen bölgeye ulaştık. Teyzemizi kurtararak, güvenli bölgeye sevkini sağladık. Çok mutluyuz. Bir an olsun gitmeyi düşünmedik” dedi. (Volkan YILDIZ AA)
ÖLÜRÜM DE SENİ BIRAKMAM ANNE...ANTALYA Manavgat’taki orman yangınının ikinci günü 01.00 sıralarında, Kepezbeleni ile aralarında bir dağ bulunan Değirmenli Mahallesi’ne de alevler ulaştı. Kimsenin yangının mahalleye sıçrayacağını beklemediği 29 Temmuz gecesi, evlerinden çıkamayan Osman (53) ve Şehri Gardaş çifti hayatını kaybetti. Aynı mahallenin Delioğlanlı mevkisinde Hasan Yılmaz (47), eşi Aysun Yılmaz’ın uyandırması sonucu, iki çocuğu ve annesi Hatice Yılmaz (81) ile birlikte yangından kaçarak kurtuldu.
Oğlunun sırtına alarak 600 metre uzaklıktaki yola kadar taşıyıp kurtardığı Hatice Yılmaz, yaşananları anlatırken gözyaşlarını tutamadı. Saatin kaç olduğunu bilmediğini, gelininin kendisini uyandırdığını anlatan Hatice Yılmaz, şunları söyledi: “Gelin geldi, ‘Kalk ana, sen şimdi dumandan öleceksin’ dedi. Yukarı beni çıkardı. Sonra ‘Ana kaçalım, yanımıza kadar geldi ateş’ dedi. Aşağıya indim, 500 lira kadar param vardı, kavradım ama alamadım. Oğlum, ‘Ana parayı düşünme’ dedi. Vardım, çocuk koyunların yanına girdi. ‘Ana, sen yavaşça adımla, yetiştim ardından’ dedi. Kavağın yanına kadar indim. Çocuk sonra yetişti ve sırtına bindirdi, aşağı kadar sırtında götürdü. Giderken ‘Atıver oğlum beni’ dedim. ‘Ölürüm ana seni bırakmam’ dedi. ‘Kuzum canın çıktı, at beni’ diye bağırdım, ‘Ana hiç boşuna konuşma ben seni atmam’ dedi. Sonra bir taksi geçiyordu, ona bindirdiler beni.” (Mehmet ÇINAR/DHA)
YARALARA MERHEM OLUYORLAR...
Milas’ta orman ve itfaiye ekipleri yanan bölgelere müdahale etse de bazen kadro olarak eksik kalabiliyor. Bu boşluğu ise gönüllü olarak yangın alanlarına gelen vatandaşlar dolduruyor. AFAD gönüllüleri, yerel halk, şehir dışından koşup gelenler, garson, antrenör, müzisyenler... Gönüllüler bir yandan alevlerle mücadele ederken, bir yandan da yanan evlerini acılı gözlerle izleyen köylülere merhem olmaya çalışıyor. Gürceğiz Köyü’nde alevleri ağlayarak izleyen kadınları da işte bu gönüllüler teselli etmeye çalışıyor. (Selçuk ŞAMİLOĞLU/MARMARİS)
YANAN ÇEYİZLERİNİ GÖNÜLLÜLER DÜZDÜ
Mersin’in Silifke ilçesinde çıkan orman yangınında evlilik hazırlıkları yapan Fatma Tan’ın baba evinin büyük bir bölümü zarar gördü. Evlenmesine 1 ay kala çıkan yangında ailesiyle yaşadığı evin büyük bölümüyle birlikte yıllardır emek emek işlediği çeyizleri de yanan genç kızın imdadına Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES) Adana Şubesi Başkanı Biral Serttaş’ın organize ettiği yardımseverler yetişti. Hayırseverler ve TÜRES yetkilileri Fatma Tan’ın çeyizini baştan sona düzdü. Çeyizi karşısında görünce mutluluktan ağlayan Fatma Tan, şunları söyledi: “Evin bir odasında çeyizlerim duruyordu, kül oldular. Bir ay sonra evlenecektim. A’dan Z’ye her şeyi almıştım. Yangından sonra Biral bey ve Reyşan hanım benimle ilgilendi. Her şeyi yeniden aldılar. Öylesine bir şeyler almadılar ama bir çeyizde olması gereken her şeyin en güzelini almam için teşvik ettiler. Çok mutlu oldum, duygulandım. Ancak elbette baba evim bu haldeyken bir yanım buruk.” (Ece ÇELİK)