Güncelleme Tarihi:
HUGO Merkezi Başkanı Doç. Dr. Murat Erdoğan, Antalya'da Konrad Adenauer Vakfı ile Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin ortaklaşa düzenledikleri "Türk-Alman Gazeteciler buluşması" toplantısında da, bu araştırmanın sonuçlarını ilk kez kamuoyu ile paylaştı.
Çarpıcı sonuçlar içeren araştırmanın detayları şöyle:
1 MİLYON 758 BİN SIĞINMACI KAYIT ALTINA ALINDI
SURİYELİLER'İN YÜZDE 14'Ü KAMPLARDA YAŞIYOR
Türkiye'deki Suriyeli sığınmacıların sadece yüzde 14'ü, devlet tarafından oluşturulan kamplarda yaşıyorlar. Kamplarda yaşayan Suriyeli SIĞINMACI sayısı yaklaşık 258 bin.
Suriyeliler'in yüzde 86'sı ise şehirlerde yaşıyor; Rakam, 1 milyon 499 bin bin.
KİLİS'İN NÜFUSU 128 BİN, BU İLDEKİ SURİYELİ SAYISI 86 BİN
Suriyeliler'in yüzde 85'i ise, başta Suriye sınırındaki kentler ve İstanbul olmak üzere Türkiye'nin hemen her kesimine yayılmış durumda.
Sınır kentlerindeki Suriyelilerin sayıları son derece çarpıcı;
Örneğin, 80 bin nüfusa sahip Osmaniye'de, toplam 25 bin Suriyeli bulunuyor. Kilis'te de benzer bir durum var; Nüfusu 128 bin olan Kilis'te 86 bin Suriyeli yaşıyor.
EN YÜKSEK SURİYELİ NÜFUSU URFA'DA
Suriyeliler'in en kalabalık olarak yaşadıkları kenti Urfa... Urfa'da 467 bin Suriyeli bulunuyor. Urfa'yı, 330 bin Suriyeli'nin yaşadığı İstanbul izliyor. Gaziantep'te 253 bin, Şırnak'ta 190 bin, Hatay'da 204 bin Suriyeli yaşıyor.
TÜRKİYE'DE 100 BİN SURİYELİ BEBEK DOĞDU
Suriyeli sığınmacıların Türkiye'ye gelmeye başladıkları son üç yıl içinde, Türkiye'de toplam 100 bin Suriyeli bebek doğdu. Suriyeli ailelerdeki çocuk sayısı, Türk vatandaşlarının ortalamasına görev son derece yüksek.
Türkiye'deki Suriyelilerin yarısından fazlası, 1 milyon 200 bini 18 yaşın altında.
OKUMA YAZMA ORANI YÜZDE 10
Türkiye'ye sığınan Suriyelilerin eğitim durumları da alarm verici nitelikte; Sığınmacılarda okuma yazma oranı sadece yüzde 10. Kadınlarda oran çok daha düşük.
Doç. Dr Erdoğan'a göre, eğitimli olan Suriyeliler ise Türkiye'de kalmıyor, başka ülkelere yerleşmeyi tercih ediyorlar. Erdoğan, eğitimli Suriyeliler'in sayılarının azlığının, olanların da ülkeden ayrılmalarının, ilerde uyum konusunda "köprü görevi yapabilecek" kişilerin eksikliğini doğuracağına dikkat çekiyor.
TÜRKİYE 5.5 MİLYAR DOLAR HARCADI
Türkiye, bugüne kadar Suriyeli mülteciler için yaklaşık 5.5 milyar dolar harcadı. Bu rakam, çok büyük çoğunlukla Türkiye'nin kaynaklarından karşılandı. Yurtdışından gelen yardım oranı, harcananın sadece yüzde 4'ü kadar. Harcamaların yüzde 96'sını Türkiye karşıladı.
TÜRK VATANDAŞLARI SURİYELİLERE NASIL BAKIYOR?
Araştırmanın bir başka yönünü ise Türk vatandaşlarının, Suriyeli sığınmacılara nasıl baktığını içeriyor.
Ekim 2014'te, 15 ilde yapılan araştırmaya göre, Türkiye toplumunun yüzde 42.1'i Suriyelileri "zulümden kaçanlar", yüzde 20.8'i "ülkemizin misafirleri", yüzde 20.1'i "bize yük olan insanlar", yüzde 12.1'i "din kardeşlerimiz", yüzde 5.9'u ise "asalaklar-dilenciler" olarak görüyor.
"SURİYELİLER ÜLKELERİNE GÖNDERİLSİN" DİYENLER YÜZDE 30
Araştırmanın çarpıcı sonuçlarından biri de deneklerin "Suriyeliler ülkelerine gönderilsin mi?" sorusuna verdikleri yanıt.
Araştırmaya katılanların yüzde 30,6'sı "Savaş devam ediyor da olsa, Suriyeliler gönderilmelidir" yönünde görüş beyan etti.
Katılımcıların yaklaşık yarısı, yani yüzde 49.8'i ise Suriyelilerle komşuluk yapmanın "kendisini rahatsız edeceğini" söyledi.
"HUZURU BOZARLAR" YÜZDE 62, "İŞİMİZİ ELİMİZDEN ALIRLAR" YÜZDE 56
Araştırmaya katılanların Türkiye'de yaşayan Suriyeliler konusundaki en büyük endişesi, huzuru bozmaları. Suriyelilerin, hırsızlık, şiddet ve fuhuş nedeniyle toplumun huzurunu bozabileceğini düşünenlerin oranı yüzde 62.3.
Suriyeliler nedeniyle işini kaybedebileceği endişesi yaşayanların oranı ise, yüzde 56.1.
Araştırmaya katılanların yüzde 70.6'sı ise, Suriyelileri "kültürel olarak kendisinden farklı" olarak gördüğünü söylüyor.
"VATANDAŞLIK VERİLMESİN" YÜZDE 85
Suriyeliler konusundaki bir başka endişe ise önümüzdeki dönemde Türkiye'de vatandaşlık hakkı kazanma ihtimalleri. Araştırmaya katılanların yüzde 84.5'i, Suriyelilere vatandaşlık verilmesi ihtimaleni "kesin hayır" yanıtı vermiş.
SURİYELİLER KONUSUDAKİ ARAŞTIRMA BAKANLIK İZNİNE BAĞLI
Türkiye'deki Suriyeliler konusunda, üniversitelerin, derneklerin, sivil toplum kuruluşlarının bugüne kadar serbestçe yaptıkları araştırmalar ise, bundan böyle Bakanlık iznine bağlanmış durumda.
,İçişleri Bakanlığı'nın, ilgili tüm kurumlara, üniversitelere, derneklere gönderdiği 22 Nisan 2015 tarihli yazı ile, "Geçici koruma sağlanan Suriyeli yabancılara yönelik, kişisel verileri toplamayı da içeren saha çalışmalarının", bundan böyle "İçişleri Bakanlığı'nın izni alınmadan yapılamayacağı" bildirildi.
İçişleri'nin yazısında şöyle denildi;
"6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu çerçevesinde ülkemizden uluslararası koruma talebinde bulunan yabancıların iş ve işlemlerinin Göç İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından yürütüldüğü, 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu ve 6883 sayılı Geçici Koruma Yönetmeliği kapsamında iltica iş ve işlemlerinde gizlilik ilkesi çerçevesinde başvuru sahibinin uluslararası koruma talebinde bulunmuş olduğu bilgisi de dahil olmak üzere, kişisel verilerin veya, başvuru sahipleri ile ilgili diğer bilgilerinin menşe ülke yetkilileri ve 3. şahıslarla paylaşılmasının mevzuata aykırı olduğu, bu mevzuat hükümlerine rağmen bazı yabancı ülke temsilcilerinin, üniversitelerin/ akademisyenlerin, uluslararası kuruluşların, ulusal/uluslararası sivil toplum kuruluşlarının, bakanlıklarının bilgisi ve onayı olmadan uluslararası koruma başvurusunda bulunan yabancılar ile ilgili yönetmelik kapsamında geçici koruma sağlanan Suriyeli yabancılara yönelik kişisel verileri toplamayı da içeren, saha çalışmaları yaptıkları, bu kapsamda bilgi topladıkları ve arşiv oluşturdukları konularında duyumlar alındığı, yabancı ülke temsilcilikleri, üniversiteler/akademisyenler, kamu kurum ve kuruluşları, uluslararası kuruluşlar ile, sivil toplum kuruluşları tarafından uluslararası koruma başvurusunda bulunan yabancılar ile geçici koruma sağlanan Suriyelilere yönelik bu tür çalışmalara Bakanlıklarının onayı olmadan izin verilmemesi gerektiği, İçişleri Bakanlığı'nın ilgili yazısı ile bildirilmiştir."