Güncelleme Tarihi:
Bütün bu koşturmaca arasında Türkiye'nin en büyük enerji şirketlerinden birinin üst düzey bir yöneticisi ile sohbet ediyoruz. Sohbetin bir yerinde, "Sana bir şey anlatayım" diyor ve başlıyor anlatmaya:
"Bundan seneler önce Rusya'da bir enerji toplantısındayım. Rus bir yetkili çıktı, konuşmasında Boğazlar'dan daha çok tankerin geçmesi gerektiğini söyleyip, Türkiye'yi yerden yere vurmaya başladı. Resmi görevli değilim, bu konuda konuşacak durumda da değilim. Ama rahatsız da oldum. Açtım bilgisayarı Boğaz'da havaya uçan Independent'ın bir resmini buldum. Yapacağım sunumun sonuna ekledim. Sıra bana geldi, çıktım sunumumu yaptım. Bittiğinde 1979’da İstanbul’da kaza yapan Independent'ın fotoğrafı geldi. Benden önce konuşan Rus yetkiliye döndüm ve 'Bak bu olay benim evimin 2 kilometre uzağında oldu. Senin evine ise 5 bin kilometre mesafede. Sen rahat olabilirsin ama ben olamam' dedim."
Aynı ismin sohbetin sonunda söylediği söz ise daha vurucu:
"Dünyanın en güzel şehrinin bu şekilde devam etmesi mümkün değil."
Gerçekten de bugün buraya gelen Türk yetkililer ve özel sektör temsilcileri sanki ağız birliği etmişçesine bunu söylüyor.
Konferansta edindiğim izlenim çok açık bir mesaj veriyor: Artık Türkiye, yıllardır şikayet ettiği ve endişelendiği Boğazlardan geçiş konusunu çözmek için düğmeye bastı.
Bunun iki ayağı var. Birincisi uluslararası hukukun tanıdığı haklar çerçevesinde alınabilecek önlemler. İkincisi de Doğu'dan Batı'ya enerji kaynaklarının taşınmasında boru hatlarına ağırlık verilmesi.
Konferansı izlerken aklımda oluşan bu düşünceler, en yetkili isim yani Enerji Bakanı Taner Yıldız tarafından da teyit edildi.
Yıldız, sabahki oturumda Boğazlarla ilgili önlemler alınacağı yönündeki sözlerini öğleden sonra düzenlediği basın toplantısında detaylandırdı.
Yıldız, "Saklı maliyetler yani hesaplanmamış maliyetlerin de gündeme getirilmesi gerekiyor. Mesela kaza oldu, bunun İstanbul'a maliyetini düşünmek bile istemiyoruz. Şu anda Boğazlardan geçen gemilerin sigortalama ve ebatları konusunda bir kısım artı şartlara takılabileceği kanısındayız" dedi.
Yıldız ayrıca, Dışişleri, Ulaştırma, Çevre ve Enerji bakanlıklarının Boğaz güvenliğini artırıcı önlemler üzerinde çalıştığını da söyledi.
Bundan yaklaşık iki ay önce İstanbul'da Boğazların güvenliği konusunun ele alındığı geniş kapsamlı bir konferans düzenlenmişti.
Bugün de konusu doğrudan Boğazların güvenliği olmayan bir konferansta bunların konuşuluyor olması gerçekten umut verici. Bu, hükümetin özel sektörün de desteğini arkasına alarak bu konudaki kararlılığının sürdüğünün net bir göstergesi.
Önümüzdeki dönemde dünyanın en güzel şehri İstanbul'da yaşayanlar, tanker trafiği konusunda müjdeli haberler alacak gibi görünüyor.
ikoker@hurriyet.com.tr Planet'i Facebook'ta takip etmek için:
http://www.facebook.com/#!/HurriyetPlanet
Planet'i Twitter'da takip etmek için:
http://twitter.com/HurriyetPlanet