Oluşturulma Tarihi: Aralık 01, 2004 00:00
İstanbul'da köprü, otopark ve otoyollardan ücretsiz faydalanılması için 34 plakalı araçlardan yılda bir kez vergi alınması planlanıyor.İstanbul Valisi Muammer Güler, İstanbul plakalı araçlardan yılda bir kez alınacak “kent vergisiyle” yıl boyunca Büyükşehir Belediyesi'ne ait otoparklar, köprü ve otoyollardan ücretsiz geçiş olanağı sağlanması gerektiğini belirterek, bu önerilerini ilgili bakanlık ve yetkili kurullara ilettiklerini bildirdi. Vali Güler, MÜSİAD'ın düzenlediği “İstanbul'un Bugünü ve Yarını Sorunlar, Çözüm Reçetesi, Gelecek Vizyonu” konulu toplantıda yaptığı konuşmada, “İstanbul'un Türkiye'nin tamamına bakabilecek kapasiteye sahip olduğunu” söyledi. Kentin nüfusunun 2000 yılı nüfus sayımına göre 10 milyon 18 bin olduğunu ifade eden Güler, bu rakamın 13-15 milyona çıktığının tahmin edildiğini kaydetti. “İstanbul'un nasıl yönetileceğine karar verilmesinin” önemine işaret eden Güler, “Ankara'nın çok fazla yükü üzerinde olmayan bir İstanbul olması gerektiğini” belirtti. Güler, kamu hizmetlerinin büyük bölümünün merkezi yönetim tarafından yürütüldüğünü, ancak yeni kanunlarla bunun değişeceğini söyledi. Güler, İstanbulluların nerede yaşadıklarının farkında olmaları ve dışarıdan göçle gelenlerin de en az doğdukları yer kadar kenti sahiplenmeleri gerektiğini vurguladı. "HEP DEVLET VE BELEDİYE Mİ VERECEK" Güler, sözlerine şöyle devam etti: “İstanbulluların yönetime katılmadığı bir İstanbul, güzel yönetilmiyor demektir. İstanbul'da oturanlar, İstanbul'da oturduklarından dolayı hiçbir bedel ödemiyor. İstanbul'a hep devlet, belediye mi bir şey verecek? Eğer kamu hizmetlerinin büyük çoğunluğu yerel yönetimlerce yürütülecekse, 'kent vergisi' alınması lazım. Yoksa yerel yönetimlerin bu hizmetleri yapması mümkün değil.” EĞİTİM, TERBİYE, DAYANIŞMA Muammer Güler, İstanbul'da ortalama 138 kişiden 1'inin suç işlediğini, bu oranın da Avrupa'nın diğer kentlerine göre yüksek olmadığını, ancak kentte mala karşı işlenen suçlarda artış kaydedildiğini anlattı. Özellikle kapkaç olaylarının kamuoyunun gündeminde yoğun şekilde yer aldığını hatırlatan İstanbul Valisi Güler, bunun sadece polisiye tedbirlerle önlenemeyeceğini, eğitim, talim-terbiye, ekonomik koşullar ve sosyal dayanışmanın suçun önlenmesinde büyük rol oynadığına dikkat çekti. “2 YILDA 80 ÇETE ÇÖKERTİLDİ” Cezaların caydırıcı olmadığını da ifade eden Güler, “Cezalar caydırıcı değilse, infaz sistemi ıslah etmiyorsa, ne yaparsanız yapın yapacak fazla bir şey yok” dedi. Güler, “toplumda çeteleşmenin artış gösterdiğini” kaydederek, İstanbul'da son 2 yıl içinde 80'in üzerinde çete çökertildiğini bildirdi. Nüfus artışına bağlı olarak suç oranında artış gerçekleştiğini belirten Güler, polisin teknik ve bilişim yönünden geliştirilmesinin önemine değindi. İstanbul polisinin donanımı için İl Özel İdaresi'nden 21 trilyon lira kaynak aktardıklarını dile getiren Vali Güler, kentin dijital haritasının çıkarıldığını, coğrafi koordinat sisteminin de alınan 1500 dizüstü bilgisayara aktarıldığını söyledi. Güler, Kent Bilgi Sistemi kapsamında GPRS sistemiyle çip yerleştirilecek araçlar ve evlerin hırsızlığa karşı korunabileceğini kaydetti.
TRAFİK SORUNU İstanbul'da 2 milyon 200 bin aracın trafikte olduğunu, buna karşın otopark kapasitesinin 200 bine ulaşmadığını vurgulayan Güler, ”trafiği araç taşır durumdan insan taşır duruma dönüştürmedikçe sorunun çözülmeyeceğini” bildirdi. Raylı sistemin 75-80 kilometre olduğunu ve bunu 350-400 kilometreye çıkarmadan trafik yoğunluğunun azalmayacağına işaret eden Güler, denizyolu taşımacılığının da daha verimli kullanılması gerektiğini söyledi. Güler, göreve geldiği günden bu yana İstanbul'da tespit ettiği en hayati sorunun “su havzalarının korunması” olduğunu anlatarak, suyun yaşam kaynağı olduğuna dikkat çekti. “Uzmanların 30 yıl içerisinde İstanbul'da şiddetli bir deprem beklediklerini” kaydeden Vali Güler, Dünya Bankası, Avrupa Yatırım Bankası ve Japonlar'la işbirliğinde kentteki 13 bin 500 kamu binasının güçlendirme çalışmalarının sürdüğünü belirtti. “KENT VERGİSİ” Toplantının sonunda basın mensuplarının “kent vergisi”ne ilişkin sorularını da yanıtlayan İstanbul Valisi Muammer Güler, ”Yerel Yönetimler Kanunu'nda belediyelerin getirecekleri hizmetlerle ilgili gelir imkanları arasında kentsel vergilerin de öngörüldüğünü” söyledi. “Kent vergisi”nin İstanbul için şart olduğunu vurgulayan Güler, geleneğimizde “şerefiye” denilen birtakım ödentiler bulunduğunu ve bunların yasal hale getirilmesi gerektiğini bildirdi. Vali Güler, şunları kaydetti: “İstanbul plakalı araçlardan otomobil vergileri ödenirken yıldan yıla alınacak bir ilave vergiyle, Büyükşehir Belediyesi'ne ait otopark alanlarından istifade etmeleri, boğaz köprüleri ve otoyol gişelerinden ücretsiz geçmeleri sağlanabilir. Bu, kanuni bir düzenleme konusudur. Böyle bir 'kent vergisi' oluşturulmalıdır. Bu önerimizi, ilgili bakanlık ve yetkili kurullara taşıdık. MERKEZİYETÇİ YAPI Türkiye'nin şu anki yapısı, ağır merkeziyetçi bir yapıyı ifade ediyor. Kamu hizmetlerinin bir kısmı yerel yönetimlere devredilirse, ki bu yerel yönetimler içinde (İstanbul için söylüyorum) Büyükşehir Belediyesi olduğu kadar İl Özel İdaresi, ilçe belediyeleri ve ilk kademe belediyeleri var, yapılan hizmetlerden bir karşılık alınacak. Vatandaş, kendisine sunulan hizmetten kendisine düşen payı ödemiş olacak. Yoksa belediyelerin gelirleri oluşmaz ve hizmetler yetersiz kalır. 'Katılımcı demokrasi' dediğimiz olay budur. Katılımcılık, yerel yönetimler tarafından götürülen hizmetlerde esastır. Hizmetlerin yerelleştirilmesinin esprisi de budur. Sadece Ankara'dan yapılan bir hizmet planlaması değil, vatandaşların da katkılarının, görüşlerinin alındığı bir yönetim biçimi. Biz buna 'yönetişim' diyoruz.”
button