İstanbul için daha ne bekliyoruz

Güncelleme Tarihi:

İstanbul için daha ne bekliyoruz
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 04, 2003 00:00

İSTANBUL UNESCO'nun ‘‘Dünya Kültür Mirası’’ statüsünü yitirecek mi?Mardin'in UNESCO'nun listesinden ‘‘teknik nedenlerden’’ ötürü adaylığını çektiği gün Osmanlı Bankası Müzesi'nde bu konu tartışılıyor.Panelistler Bilgi Üniversitesi'nden Murat Belge, Mimar Sinan Üniversitesi'nden mimar Turgut Cansever ve İTÜ'den Atilla Yücel.Meseleyi biliyorsunuz.UNESCO'ya karşı yükümlülüklerimizi yerine getirmediğimiz için İstanbul statüsünü kaybetmek tehlikesiyle karşı karşıya.Murat Belge durumu şöyle özetliyor: ‘‘İstanbul tüm dünya için değerli ancak biz onu korumak için gerekeni yapmıyoruz. Batı'da evladını hırpaladığı için velayetini kaybeden anne, baba durumundayız.’’ 1690'larda yapılmış olan Boğaz kıyısındaki Amcazade Yalısı'nı örnek gösteriyor. ‘‘Haziran 2004'ü çıkartır mı bilmiyorum. Roma, Bizans eserlerini koruyamamışız. Osmanlı mimarisinin örnekleri de gözümüzün önünde çürüyüp gidiyor’’ diyor.Turgut Cansever'in gözünde Amcazade Yalısı dünyada benzeri olmayan bir eser. 3. Ahmed kayıkla önüne gelip, mimarisinin güzelliğini seyredermiş.İstanbul, UNESCO'nun ‘‘Dünya Kültür Mirası’’ listesine 1980'li yıllarda alınmış.Turgut Cansever en fazla, İstanbul'un korunmasına çaba gösteren uzmanları görevden alan Bedrettin Dalan'a kızıyor.Zeyrek, Süleymaniye, Ayvansaray'daki tarihi evler vaktiyle 100 bin kadarmış. Şimdi kala kala 500 tane.Cansever, beklenen depremin en çok bunlara zarar verebileceğini söylüyor.Bir de bir minaresi kötü restore edilmiş Süleymaniye Camii tehdit altında. ‘‘Minare depremde caminin üzerine yıkılırsa bu camiyi kaybederiz’’ diyor.Deprem tehlikesi, ilgisizlik, boşvermişlik...Dünyanın gözbebeği İstanbul'un kaderi bu mu?Tarihi yarımadanın 1995 yılında SİT alanı ilan edilmesinden sonra UNESCO buradaki tarihi eserlerin envanterini istiyor.Aradan kaç yıl geçiyor envanter filan yok.UNESCO en fazla bunun üzerinde duruyor.Envanter çıkarılmazsa eserler nasıl korunacak?Osmanlı Bankası Müzesi'ndeki panelden hemen sonra Büyükşehir Belediyesi'nden Projeler Daire Başkanı Nihat Macit'ten envanter konusunda bilgi alıyorum.Envanter nihayet çıkartılmış.9 bin 500 yeraltı ve yerüstü tarihi eser tespit edilmiş. Bunları koruma planı da Koruma Kurulu'na gönderilmişAnladığım kadarıyla top şimdi kurulda.UNESCO'daki Büyükelçimiz Bozkurt Aran'a göre, UNESCO İstanbul'un durumunu önümüzdeki şubat ayında yeniden gözden geçirecek.Cansever, ‘‘İstanbul yanıyor’’ diyor. ‘‘Louvre Müzesi şu anda yanıyor olsaydı dünya nasıl ayağa kalkardı. İstanbul için harekete geçmek için de bekliyoruz.’’Bu satırları yazarken elime İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin ‘‘İstanbul'a yeni 550 eser’’ davetiyesi geliyor. Küçüksu Deresi'nin ıslahı için temel atma töreni. Zarfın bir köşesinde ‘‘Çiçek gibi İstanbul’’ deniyor.Günümüzde pek yaygın deyişle ‘‘şaka gibi.’’Turizmcilerin gözü Gürtuna'daOSMANLI Bankası'ndaki toplantıda Murat Belge, Ankara'nın tarihi eserlere karşı kayıtsızlığı ile ilgili küçük bir anekdot anlatıyor.Eski turizm bakanlarından Bahattin Yücel, İstanbul'a dikkat çekmek için Murat Belge'nin meşhur kültür turlarına İstanbullu milletvekillerini davet etmeyi öneriyor.İstanbullu 50'ye yakın milletvekilden gele gele 10 tanesi geliyor.Zaten gelenler de Çırağan'daki öğle yemeğinden sonra dağılıyor.Yani Ankara'nın tarihe, kültüre ilgisi sıfır.‘‘Oysa’’ diyor Murat Belge ‘‘Tarihi eserlere sahip çıkılsa, restore filan edilse daha fazla turist gelir, bu da daha çok para demek.’’Söz İstanbul ve turizme gelmişken, geçen akşam Turist Rehberleri Birliği'nin ‘‘Crossroads’’ Dergisi'nin Arkeoloji Müzesi'ndeki tanıtımındaydım.Sohbetlerden anladığım kadarıyla İstanbul turizmi hiç parlak değil.Geçen yıla oranla yüzde 20'lik bir düşüş var.TÜROB Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Faruk Boyacı, belediyenin bazı birimlerinin turizme el atması gerektiği görüşünde.O da sözü ‘‘550 yeni esere’’ getiriyor.‘‘Bunlara akıtılan kaynağın onda biri turizme akıtılsa, özellikle tanıtım konusunda belediyenin yapacağı çok şey var’’ diyor.Yılda 45 milyon turist çeken Paris'te (burada küçük bir düzeltme yapıyorum çünkü eski yazılarımdan bir tanesinde rakamı 10 milyon diye vermişim) Belediye Başkanı'nın yardımcılarından bir tanesi turizmci, belediyenin ise turizmle ilgilenen 100 kişilik bir kadrosu mevcut.İstanbullu turizmciler belediyeyi de devreye sokmak için önümüzdeki günlerde Ali Müfit Gürtuna'yla bir araya gelmeye hazırlanıyormuş.Yunan turizmi de AB fonlarına bakıyorAVRUPALI turizm için neler yapmıyor?İşte örnekler: Fransız belediyeyi kullanıyor. Ya Yunanlı? O da AB fonlarından destek alıyor.Yunanlıların turizm için AB fonlarından yararlandığını yeni öğrendim.AB fonları oldukça girift bir mesele.Bunlara ulaşmak için danışman şirketler şart.Geçenlerde bu tür danışmanlık şirketlerinden Fransız Arttic'in yöneticilerinden Eric Papon ile sohbet fırsatım oldu.Arttic, Avrupa'da KOBİ'lerin yanısıra Alcatel, Airbus, Siemens, France Telecom'a da hizmet veriyormuş.‘‘Airbus'ın Avrupa fonlarına ihtiyacı var mı’’ diye soracak oldum.‘‘Boeing ile rekabet etmek için evet’’ cevabını aldım. Burada, Mavera adındaki bir şirkete temsilcilik veren Arttic meğer Yunan Turizm Bakanlığı'nın fonlardan yararlanacağı projeler hazırlıyormuş.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!