Güncelleme Tarihi:
Adalet Bakan Yardımcısı Zekeriya Birkan, Adalet Bakanlığı’nın Eskişehir’deki Israrlı Takip Çalıştayı’nda kadına şiddetle mücadeleye ilişkin özetle şu bilgileri verdi: “Türk Ceza Kanunu’nda ciddi değişiklikler yaparak, kadınlara yönelik ayrımcılık içeren hükümleri kaldırdık. 765 sayılı eski Ceza Kanunu’nda yer alan bazı suçlar bakımından cezanın belirlenmesinde bir kriter olarak kullanılan evli-bekâr, kadın-kız ayrımını kaldırdık.
* Eski ceza kanunumuzda, gerçekten çok ilkel bir şekilde, 453’üncü maddede yer alan ‘Yeni doğan çocuğun, haysiyet ve namusunu kurtarmak için öldürülmesi halinde 5 seneden 10 seneye kadar hapis cezası ile cezalandırılacağı’ öngörülür. Yeni doğan çocuğu öldürme halinde, onu da haysiyet ve namusunu kurtarmak saiki ile yaparsa 5 sene bir ceza veriliyordu. Yeni ceza kanununda bu eylemi, ‘Alt soyundan birine karşı işlenmiş suç’ olarak tanımladık. Cezası ağırlaştırılmış hapis olarak öngörüldü.
KORUMA KALKANI
* Israrlı takip suçunu Türk Ceza Kanunu’nda ilk defa ayrı bir suç olarak tanımladık. Israrlı takip suçunun çocuğa ya da ayrılık kararı verilen veya boşanılan eşe karşı işlenmesi, mağdurun okulunu, işini, konutunu değiştirmesine ya da okulunu ve işini bırakmasına neden olması ve hakkında uzaklaştırma kararı verilen kişi tarafından işlenmesi suçun nitelikli hali olarak kabul edilmiştir. Israrlı takip eyleminin ayrı bir suç haline gelmesi ile kadınlara yönelik koruma kalkanı daha da güçlendirilmiştir.
* 12 Mayıs 2022 tarihinde yürürlüğe giren TCK’nın 123-a maddesinde düzenlenen ısrarlı takip suçu ile ilgili bugüne kadar 6 bin 782 dosyada soruşturma açılmış, bu soruşturmalardan 2 bin 462 tanesi de kamu davası haline dönüşmüştür.”
Birkan, kadın hâkim ve savcı oranı konusunda da kadınların lehine ciddi bir artış yaptıklarını ifade etti. 2002 yılında 1725 olan kadın hâkim sayısının şu anda 7 bin 106’ya çıkarıldığını belirterek “Artış oranı yüzde 902 olmuştur” dedi.