<B> Mine KILIÇ</B>
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 05, 2003 15:25
İsrail’de hiçbir doğal kaynak bulunmuyor. Buna karşın kişi başına düşen milli gelir 23 bin dolarla AB ülkeleri seviyesinde. BT sektörünün bu yıl 15 milyar dolar ciro yapması bekleniyor. Ülkede beş bin yüksek teknoloji şirketi bulunuyor. 'İsrail Modeli'nin arkasında, dünyanın en gelişmiş ordusunda çalışan nitelikli insanların ekonomiye kazandırılması, eğitim sistemi ve devlet desteği yatıyor. İsrail'de BT sektörünün duayeni Amiram Shore 'İsrail Modeli'ni anlattı.
Bilgi teknolojilerinde (BT) son yılların en gözde üç ülkesi Hindistan, İrlanda ve İsrail. Kültür, tarih ve coğrafya olarak birbirine hiç benzemeyen bu üç ülkenin ortak özelliği BT'yi devlet politikası haline getirmiş olmaları.
Microsoft Türkiye'nin Antalya'da yapılan iş ortakları toplantısına katılan ve ülkesinde sektörün duayeni olarak kabul edilen İsrail Yazılım Evleri Birliği ve M.L.L Yazılım ve Bilgisayar Endüstrisi şirketi Başkanı Amiram Shore, 'BT'de İsrail Modeli'ni anlattı.
BT sektöründe dünyanın en hızlı büyüyen ülkesi olduklarını söyleyen Shore, sektörde çalışan sayısının 70 bin, yıllık cironun ise 15 milyar dolar olduğunu kaydetti (IDC'ye göre Türkiye'de BT sektörünün büyüklüğü 1.4 milyar dolar). İsrail'in 70 bin çalışanıyla, Hindistan'ın 650 bin çalışanından çok daha fazla üretim yaptığını belirtti. Sektörde yaklaşık beş bin şirket bulunuyor. Bunların 900'u 'risk sermayesi' firmaları tarafından destekleniyor.
10 YILDA, 10 KAT BÜYÜDÜ
BT sektörünün 1994'te yalnızca 200 milyon dolar düzeyinde yazılım ihracatı olduğunu kaydeden Shore, 10 yılda 10 kat büyümeyi başardıklarını söyledi.
İsrail'de BT sektörünün gelişiminde devletin de çok önemli bir rolü var. ‘‘Devletten işimize karışmayıp, yalnızca destek olmasını istedik‘‘ diye konuşan Shore, devletin desteklediği fonları şöyle anlattı:
‘‘Bir Araştırma-Geliştirme fonu var. Bunun altında çeşitli bölümler yer alıyor. 440 milyon dolarlık bir fon, BT Bakanlığı'na bağlı çalışan bir kişi tarafından yönetiliyor. Yeni teknoloji geliştiren firmalar bu fondan yararlanabiliyor. Ayrıca proje maliyetinin yüzde 50'sinin Kara Kuvvetlerine yapılan bağışlardan karşılanma imkanı da var. Bu karşılıksız bir kredi. Proje başarılı olursa geri ödeniyor, olmazsa ödenmiyor. Bunun dışında ABD ve İsrail devletinin desteklediği 100 milyon dolarlık BIRDF adı verilen fon var. Bu fondan yararlanmak için projelerin bir ABD'li bir İsrailli firma tarafından desteklenmesi gerekiyor. Magnet adını verdiğimiz diğer fon üniversitelere ve ticari kurumlara genel teknolojinin geliştirilmesi için veriliyor. İsrailli firmaların başarısı nedeniyle birçok ülkeden şirketler onlarla iş yapmak istiyor. Bu projeler de devlet tarafından destekleniyor. Yine Teknolojiyi Teşvik Programı kapsamında yeni fikirleri olan kişiler iki yıllık bir teşvik alabiliyorlar. Şu ana kadar 250 yeni teknoloji firması bu fondan yararlandı. Pazarlama faaliyetlerine ise ayrı bir fon ayrılmış durumda. Ayrıca İsrail'de yatırım yapmak isteyen firmalara 10 yıllık vergi muafiyeti tanınıyor. Bu sayede son 10 yılda yalnızca BT teknolojileri için 10 milyar dolarlık yabancı yatırım sağladık. ABD'deki halka arzlardan ise ekonomimize 2.5 milyar dolar kaynak sağlandı.‘‘
Nasıl başardılar?
Amiram Shore, 55 yıl önce kurulan İsrail'in ekonomik anlamda bir mucize gerçekleştirdiğini söylüyor. Ortadoğu'daki konumu nedeniyle İsrail Devleti'nin ilk olarak 'iyi bir ordu' kurmak üzere çalışmaya başladığını ifade ediyor. Bu ordunun 'tipik' değil, 'çok özel' bir ordu olduğunu ve temelinin teknolojiye dayandığını belirtiyor:
‘‘Orduda farklı mesleklerden insanlar yer alıyor. İletişim, veri işleme, istihbarat konusunda farklı yöntemler geliştiriyorlar. Askerliklerinin ardından bu gençler deneyimlerini teknoloji şirketlerine yansıtıyor. ‘
Shore, ordu deneyimi nedeniyle, ülkedeki insan kaynaklarının büyük gelişim gösterdiğini, sorunlara yaratıcı, hızlı ve pratik çözümler bulan insanların yetiştiğini söylüyor: ‘‘Gençlerimiz ölüm ve yaşamın anlamını çok erken yaşta öğreniyor. Bu nedenle farklı düşünmeyi, sorunları farklı yöntemlerle çözmeyi, yaratıcılıklarını geliştirmeyi biliyorlar. Yazılımda en önemli şey hayal gücüdür, düşünceyi sınırlamamaktır.‘‘ Eğitim sistemlerinin 'dünyanın en iyisi' olduğunu iddia eden Shore, ülke bütçesinin önemli bir oranının eğitime ayrıldığını vurguluyor.
SİLİKON VADİSİNİN SIRRI
Shore, ABD'nin Kaliforniya Eyaletinde bulunan teknoloji merkezi Silikon Vadisi'ndeki insan kaynağının, İsrail'deki insan kaynağıyla benzerliği olduğunu söylüyor: ‘‘Silikon Vadisi'nde farklı ülkelerden, farklı kültürlerden gelen insanlar çalışıyor. Hepsi teknoloji delisi, farklı düşünen, ilginç fikirlere sahip, yaratıcı insanlar. Bunların bir araya gelmesi ortaya muhteşem şeyler çıkarıyor. Kaliforniya'da yaşayan iki milyon insan bugün dünyanın en zengin ikinci nüfusu. II. Dünya Savaşı'ndan sonra İsrail kurulurken aynı şeyi biz de yaşadık. Farklı ülkelerden, farklı kültürlerden Yahudiler ülkeyi kurmak için İsrail'e geldi. Önce tarımda devrim yaptık, ardından güçlü bir ordu kurduk. Ve tek kaynağımız insandı. Şu anda dünyanın en büyük silikon vadisiyiz. Soğuk savaşın ardından İsrail'e Rusya'dan bir milyon göçmen geldi. Bunlar bilim insanları, mühendisler ve teknisyenlerdi. 1990'ların başında hükümet onlara destek kararı aldı ve ar-ge fonları kuruldu. Yeni kurulan firmalara (start-up) destek verilince beş bin firma kuruldu. Start-up sayısında ABD birinci, biz ikinciyiz.‘‘
MICROSOFT’TAN 10’UNCU YIL ÖDÜLLERİ
Microsoft Türkiye, 10'uncu kuruluş yıldönümünü Antalya'da WOW Kremlin Palace Oteli’nde düzenlediği iş ortakları toplantısında kutladı. 'Potansiyelini Keşfet' sloganıyla düzenlenen toplantıda, 2003 yılının başarılı şirketlerine ödülleri verildi. Toplantının gala gecesinde yapılan törende 33 şirket ve kurum ödüllerini aldı. Turkuaz, Destek, Konsept ve Analiz yılın gelişen bilgisayar şirketleri olarak ödül aldı. Sektörel çözümlerde, Veripark, Banksoft, SBS, Bizitek, Meteksan, Mobilera ve SFS geliştirdikleri projelerle ödüle layık bulundu. KOBİ Geliştirme ödülü TİM, İZTO, İTO, YKB, TOSYÖV ve SPK'ya gitti. Yılın Teknik Eğitim Merkezi ise Bilge Adam oldu. Probil ve Meteksan kurumsal pazardaki satışlarıyla Yılın Kurumsal Satıcısı ödülünü aldı. KOBİ segmentinde en yüksek ciro yapan şirketler, Datamarket, Omnie, Egebimtes ve Maya olarak sıralandı.
27 Haziran-1 Temmuz arasında yapılan toplantıya, Microsoft iş ortakları, çalışanları ve gazetecilerle birlikte yaklaşık 600 kişi katıldı. Microsoft Türkiye Genel Müdürü Haluk Maga, gelecek üç yıldaki hedeflerini, 550 bin öğretmen ve 13 milyon çocuğun bilgisayar eğitimi alması olarak açıkladı. Microsoft Genel Müdür Yardımcısı Ekrem Yener, öğretmenlerde bilgisayarlaşma oranının yüzde 20 civarında tahmin edildiğini, her okula bilgisayar laboratuvarı kurulması için Milli Eğitim Bakanlığı ile ortak proje yürüttüklerini söyledi.