İsrail’le savunma işbirliği onun eseriydi

Güncelleme Tarihi:

İsrail’le savunma işbirliği onun eseriydi
Oluşturulma Tarihi: Eylül 03, 2011 00:00

Türkiye ile İsrail arasındaki Savunma İşbirliği Anlaşması, Ağustos 1996’da dönemin başbakanı merhum Necmettin Erbakan başkanlığındaki Refahyol döneminde kapsamlı hale getirildi. Anlaşma, 15 yıl sonra Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun açıklamasıyla bir anlamda rafa kalkmış oldu. 2 ülke arasındaki savunma işbirliği anlaşmasının 3 temel ayağı bulunuyor. 1’inci ayak, karşılıklı liman ziyaretleri, ortak tatbikatlar ve bazı özel birliklerin ortak eğitimi gibi askeri eğitim alanını kapsıyor.

Ortak tatbikatlar

2 ülke arasında en bilinen ortak tatbikatlar “Güvenilir Denizkızı” ile “Anadolu Kartalı”. Deniz kuvvetlerinin karşılıklı gerçekleştirdiği Güvenilir Denizkızı, Doğu Akdeniz’de arama kurtarma faaliyetlerini içeriyordu. 2 ülke arasındaki gerginlikten sonra söz konusu tatbikat yapılmıyor. Türkiye ile İsrail ortak hava tatbikatı niteliğindeki Anadolu Kartalı’na ABD de destek veriyordu. Ancak İsrail, Gazze’ye yönelik ablukasından sonra bu tatbikata davet edilmedi. ABD’de de Türkiye’nin bu tutumuna tepki olarak tatbikata katılmadı.

Savunma sanayii

2’nci ayak ise savunma sanayii alanında işbirliği ile ilgili. 2 ülke savunma sanayi şirketleri arasındaki işbirliğinin doruk noktaya çıkarılmasını içeren anlaşma, bazı teknolojik paylaşımları ve Türkiye’nin İsrail’den askeri alımlarını içeriyor. Türkiye, PKK’ya karşı havadan istihbaratı elde ettiği insansız hava aracı Heron’ları İsrail’den aldı. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun açıkladığı yeni kararlar doğrultusunda Heron’larla ilgili bir sıkıntı olduğunda Türkiye, sıkıntıyla baş başa kalacak.

İstihbarat paylaşımı

3’üncü ayak ise yine Türkiye’nin PKK ve El Kaide terörü ile mücadelede İsrail’le yürüttüğü ve askeri boyutu da içeren istihbarat paylaşımını kapsıyor. Ankara’nın yeni kararı doğrultusunda, PKK ile istihbarat paylaşımını bir süreden beri iyice aşağıya çeken İsrail’in, bundan böyle herhangi bir paylaşıma gitmeyeceğine kesin gözle bakılıyor.

Soykırım iddiaları

Türkiye’nin İsrail’le ilişkilerini koparması, Ankara’nın özellikle sözde Ermeni soykırımı iddiaları karşısında başta ABD olmak üzere birçok AB ülkesinde zor günler geçirmesinin habercisi olarak da değerlendirildi. Diplomatik kaynaklar, ABD’de önümüzdeki yıl yapılacak başkanlık seçimi dikkate alındığında, Musevi lobisinin Türkiye karşıtlığını daha da artırabileceğini, Ermeni lobisine verilecek destekle soykırımın Kongre’de kabul edilme ihtimalinin yükseleceğine dikkat çektiler.

Aynı kaynaklar, Türkiye’nin Gazze konusunda Uluslararası Adalet Divanı’na gitmesinden de bir sonuç alınmasının çok zor olduğunu ifade ettiler. Buna gerekçe olarak Avrupa’da Almanya’nın tarihi nedenlerden dolayı, Fransa’nın askeri ve nükleer alanlardaki işbirliği nedeniyle İsrail’e karşı bir tavır almalarının söz konusu olamayacağını gösterdiler.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!