Güncelleme Tarihi:
Olay, 21 Ocak'ta Bahçelievler Mahallesi'ndeki şehirlerarası otobüs terminalinin arkasındaki 108. Cadde'de meydana geldi. Saat 19.00 sıralarında Mehmet Çetin Akay, göğsünden tabancayla vurulmuş halde ilçedeki özel hastaneye götürüldü. Akay, müdahaleye rağmen kurtarılamadı. Polis yapılan araştırma sonrası 7 şüpheliyi gözaltına aldı. Şüpheliler Ali Öz, Emrah Öz, Ramazan Gürdal, Mehmet Ali Gürdal, Berkant Ak ve Abdurrahman Tilki, ifadelerinin ardından sevk edildikleri hakimlikçe tutuklandı. O.K. ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest kaldı. Şüpheliler hakkında Isparta 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.
Davanın dün görülen duruşmasında tutuklu sanıklar ile tutuksuz yargılanan O.K., hakim karşısına çıktı. Tutuklu sanıkların SEGBİS aracılığıyla savunmaları dinlendi. Sanık yakınları ve Mehmet Çetin Akay'ın annesi ile 3 kız kardeşi, müdahil olarak duruşmaya katıldı. İştirak halinde cinayet işleme ve suç delillerini yok etme suçlarından haklarında ağırlaştırılmış ömür boyu ve 20 yıl hapis cezası istenen sanıklar, sulh ceza hakimliğinde verdikleri ifadeyi değiştirmek istediklerini söyledi. Sulh ceza hakimliğinde Mehmet Çetin Akay'ın intihar ettiğini anlatan sanıklar, duruşmada Emrah Öz'ün elindeki silahın kazara ateş almasıyla Akay'ın vurulduğunu söyledi.
'YAŞATMAK İÇİN ELİMİZDEN GELENİ YAPTIK'
Duruşmada savunmasını yapan Abdurrahman Tilki, "Otogardaki iş yerinde oturduğumuz esnada Emrah elindeki silahı yukarı aşağı salladı. Bu sırada tabanca bir anda patladı. Karşısında oturan Mehmet Çetin Akay, yan tarafa devrildi. Boynuna yakın bölgede yarasını görünce vurulduğunu anladık. Panikle ne yapacağımızı bilemedik. Büronun arkasındaki camdan sarkıtarak araçla hastaneye götürdük. Hastaneye 7-8 dakikada ulaştık ve yaşıyordu. Bir süre sonra öldüğü haberini aldık. Ali Öz, 'Bu iş kazayla oldu, intihar etti dersek tutuklanmayız' dedi. Biz de cezaevine girme endişesiyle o an bu fikri kabul ettik. Vicdanımız rahat değil. Burada verdiğimiz ifadelerin geçerli olmasını talep ediyoruz" dedi.
'AMACIM KARDEŞİMİ KORUMAKTI'
Tutuklu sanıklardan Ali Öz, şunları söyledi:
"Olay tamamen kazayla oldu. Hastaneye yetiştirmek için elimizden gelen çabayı gösterdik. Hastane önünde beklerken bir hasta bakıcı yanıma geldi, 'Abi intihar mı etti?' sözü üzerine bu fikir aklıma geldi. Arkadaşlara da ifadelerini bu yönde vermelerini istedim. Tek amacım kardeşim Emrah'ı korumaktı. Dördüz bebekleriyle 7 çocuğu var. Hapse girerse zor duruma düşeceklerini düşündüm. Mehmet'in yarası omuzunda olunca iyileşeceğini umut etmiştim."
'NEDEN 112'Yİ ARAMADINIZ?'
Ali Öz'ün 'Yaşatmak için her çabayı gösterdik' sözü üzerine mahkeme başkanı "Neden olay olur olmaz 112'yi aramadınız?" diye sordu. Ali Öz, "Ambulans gelinceye kadar vakit kaybetmemek için kendimiz götürelim, diye düşündük. Zaten 8 dakika sonra hastaneye ulaşmıştık" karşılığını verdi.
SİLAHTA PARMAK İZLERİNİ KİM SİLDİ?
Mahkeme başkanı sanıklara, "Silahın üzerinde yapılan incelemede parmak izi bulunamadı. Silahı kim temizledi?" diye sordu. Sanıklar, "Biz temizlemedik" diye cevap verdi. Ali Öz ise "Polis temizlemiş olabilir. Bizimle uğraşanlar vardı" cevabını verdi. Silah elindeyken kazayla ateş aldığını anlatan sanık Emrah Öz ise şöyle konuştu:
"Olayın olduğu gün Mehmet Çetin Akay ile ben, daha önce tanıdığımız Ö.Ç. ile alacak verecek nedeniyle kavga ettik. Akşam yazıhanede otururken Mehmet belindeki silahı çıkararak, 'Silah bugün patlasaydı adamı vuracaktım' dedi. Ben de 'Silahı ver' diyerek, elimi uzattım.
Silahı alırken şarjörü çıkarmak için düğmeye bastığımda tabanca ateş aldı. Ne olduğunu anlayamadım. Mehmet yana devrilince şaka yapıyor sandık. Berkant yarasını gösterince vurulduğunu anladık. Silahı da yanıma alarak, yaralı arkadaşı hastaneye götürdük. Amacım polise her şeyi itiraf etmekti. İsteyerek olmuş, kasıtlı bir olay yoktu. İntihar etti yalanı sonradan ortaya çıktı. Vicdanen rahatsızım. Mehmet ile bir husumetim, tartışmam olmadı. Kendisi ile çok samimiydik."
'DEFALARCA TEHDİT ETTİLER'
Duruşmaya müdahil olarak katılan Mehmet Çetin Akay'ın annesi Yüksel Aydınlı, sanıkların yalan söylediğini, oğlunu planlayarak kasten öldürdüklerini söyledi. Sanıklardan şikayetçi olduğunu belirten Aydınlı, Emrah Öz ile Abdurrahman Tilki'nin defalarca eve gelip 'Oğlunun bize borcu var. Sürekli kaçıyor, telefonlarımıza bakmıyor. Ortaya çıkmazsa bulduğumuz yerde öldürürüz' diye tehdit ettiklerini iddia etti. Duruşma dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.