İsmail Demir'den Babacan'ın iddialarına yanıt: Gerçeklerle bağdaşmıyor
Güncelleme Tarihi:
Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ın BAYKAR'a yönelik iddialarına yanıt verdi. Hürriyet'e özel açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Demir, "Bu başarıya, her bir işçimizin alın terine gölge düşürecek, leke sürecek bütün iddia, iftira ve yaklaşımları esefle karşıladığımızı belirtmek isterim." dedi. Ayrıca Prof. Dr. Demir, "Bayraktar Akıncı İHA sisteminin geliştirilmesine ilişkin tüm maliyetler BAYKAR’ın öz kaynakları ile karşılanmıştır. Bayraktar Kızılelma İnsansız Savaş Uçağının geliştirilmesine ilişkin tüm maliyetler de yine kendi öz kaynakları ile sağlanmaktadır." ifadelerini kullandı.
Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ın katıldığı bir programda Baykar'ı hedef alarak "Devletin tüm imkanları tek şirkete aktarılıyor" sözlerine yanıt verdi. Prof. Dr. İsmail Demir, "Bayraktar Akıncı İHA sisteminin geliştirilmesine ilişkin tüm maliyetler BAYKAR’ın öz kaynakları ile karşılanmıştır." dedi.
Hürriyet'e özel açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Demir, şu mesajları paylaştı:
İddiaları ve tartışmaları, maalesef üzülerek takip ettim. Geçmişte, tarihte Türk savunma sanayiimize yönelik, açık veya gizli engelleme girişimlerini bilen biri olarak ciddi şekilde rahatsız oldum.
Çünkü dile getirilen iddialar, gerçeklerle bağdaşmıyor. Bağdaşmadığı gibi, bir dünya markası haline gelmiş şirketlerimize de maalesef aleni haksızlık yapılıyor.
Büyük bir savunma sanayii ekosistemi yargılanmakta, sadece Türkiye’de değil, dünyada öncü haline gelmiş şirketlerimiz hedefe konulmakta ve on binlerce mühendisimize, teknisyenimize gecesini gündüzüne katan savunma sanayii emekçilerine haksızlık edilmektedir.
Türk savunma sanayii politize edilmemelidir derken tam olarak bunu kast ediyordum. Bu çağrımı tekrar dile getirmek ve milletin dikkatine sunmak isterim bu vesileyle.
Savunma sanayiimiz, son yıllarda gerçekleştirdiği atılımla ülkemizin gurur kaynağı haline gelmiştir. Dünyada da adından söz ettirmektedir.
Bu başarıda Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliği, dışarıdan alım yerine yerli-milli geliştirme projelerine ağırlık vermedeki kararlığı temel bir rol oynamıştır.
Bakan Akar: İHA ve SİHA'lara çamur atanları kınıyoruzBu dönemin en büyük özelliği, gerçek anlamda rekabetin önünün açılmasıdır. Büyük bir ekosistem ihdas edilmesidir.
20 yıl önce sektörde sadece 56 firma faaliyet gösterirken, bugün kayıtlı firma sayısının 2705’i bulması bir tesadüf değil. Proje sayısının 62’den bugün 750’ye varması bir tesadüf değil.
5,5 Milyar Dolar bütçeli savunma projeleri yürütülürken, bugün bu rakamın 60 Milyar Doların üzerine çıkması bir günde olan bir şey değil.
İDDİALARA TEPKİ: İFTİRA VE YAKLAŞIMLARI ESEFLE KARŞILIYORUZ
Büyük bir ekosistem olmasaydı bunların hiçbiri olmazdı. Bu başarıda kamu ve özel firmaları, KOBİ’leri, araştırma kuruluşları, teknoloji merkezleriyle, üniversiteleriyle topyekün savunma sanayii ekosistemimizin, bu geniş ailede mühendisinden teknisyenine kadar 80 binden fazla çalışanımızın eseridir.
Bu başarıya, her bir işçimizin alın terine gölge düşürecek, leke sürecek bütün iddia, iftira ve yaklaşımları esefle karşıladığımızı belirtmek isterim. Bahse konu edilen, eleştiri adı altında hedef gösterilen BAYKAR ise ekosistemin parlayan yıldızı ve ülkemizin gurudur.
BAYKAR’a yönelik söz konusu iddiaların haksız ve mesnetsiz olduğunu, sektörün koordinasyon ve sorumluluğunu yürüten kurumun Başkanı olarak ifade etmeliyim.
Bayraktar TB-2 ve Bayraktar Akıncı İnsansız Hava Araçları için herhangi bir geliştirme sözleşmesi imzalanmamıştır. Bayraktar Akıncı İHA sisteminin geliştirilmesine ilişkin tüm maliyetler BAYKAR’ın öz kaynakları ile karşılanmıştır. Bayraktar Kızılelma İnsansız Savaş Uçağının geliştirilmesine ilişkin tüm maliyetler de yine kendi öz kaynakları ile sağlanmaktadır.
Öte yandan, tedarik sürecinde ise, ülkemizin kamu kurumlarınca 2022 yılı savunma ve güvenlik harcamaları içinde, Baykar firmasından tedarik edilen TB2 ve AKINCI sistemleri için firmaya ödenen bedel % 1’in altındadır. Daha önceki yıllarda da bundan farklı bir oran söz konusu değil.
"TERÖRLE MÜCADELEYE BÜYÜK KATKI SAĞLAYAN BİR ŞİRKETE KİM DOKUNMAK İSTER?"
30’dan fazla ülkeye ihracat gerçekleştiren, kurulduğu günden bu yana tüm gelirlerinin yaklaşık % 75’ini ihracattan elde eden, 2022 yılında imzalanan sözleşmeler içerisinde ihracat payı % 99’un üzerinde olan bir firmadan söz ediyoruz. Savunma sanayii alanında geçen yıl yapılan toplam ihracatın yüzde 25’ten fazlasını tek başına gerçekleştiren bir şirketten bahsediyoruz.
Böyle bir şirkete, ülkeye ve terörle mücadeleye büyük katkı sağlayan bir şirkete kim dokunmak ister? (Dokunma ibaresi Sn Babacan’a ait). Tüm dünya bu başarıyı anlamaya çalışırken, böyle yaklaşımlarda bulunmayı haksızlık olarak görüyor ve herkesi insafa davet ediyorum.
Doğru tablo budur. Bu başarı, rekabet olmadan, ekosistem olmadan mümkün mü?
Geçmişte sadece gözetleme amaçlı bir İHA için bile günlerce izin bekleyen bir ülkeden bugün envanterinde 300’e yakın yerli ve milli İHA ve SİHa bulunan bir ülke haline geldik. Bu başarıda BAYKAR’ın payını hiç kimse göz ardı edemez.
GÜÇLÜ SAVUNMA SANAYİ VURGUSU
Öte yandan bugün Türkiye’de başta TUSAŞ ve ASELSAN olmak üzere alt sistem üreticileri dahil binlerce firma ve yüzbinlerce çalışandan oluşan bir eko sistem, tüm savunma sanayimizin ayakta dimdik durmasına imkân sağlamaktadır.
Kamu vakıf iştiraki olan TSKGV firmaları da, özel firmalarımız da ülkemizin gurur duyacağı işler yapmaktadır ve yapmaya devam edecektir. Eko sistemin tüm şirketleri bizim için değerlidir. Ülkeye katma değer sağlamaktadır. Bugün bu başarıda büyük emeği olan BAYKAR’ın da yanındayız ve yanında olacağız.
Her zaman söylediğimiz gibi, savunma sanayii milli ve siyaset üstü bir konudur. Bu konu siyasi emellere alet edilmemelidir. Bizler savunma sanayiinin bütün fertleri olarak yılmadan, yorulmadan, ambargolara ve engellemelere rağmen İstiklal ve İstikbalimiz İçin var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.