Oluşturulma Tarihi: Kasım 22, 2003 00:00
İnsanoğlunun ilk sanat etkinliklerinden biridir duvar resimleri. Son zamanlarda barların, kafelerin duvarlarına mekanı canlandırmak, manzarasız evlere manzara kazandırmak, inşaat alanlarını görsel kirlilikten kurtarmak için yapılıyor. Erdem Karavit, Adem Başpınar ve Zekeriya Çakmak bu konuda iddialı. Yedi yıldır bu işle para kazanıyorlar. Duvarlarına resim yaptıkları mekan sayısını bile hatırlamakta zorlanıyorlar. Pano ve Viktor Levi Şarap Evleri, Salamis Bay Conti, Belconti Hotel ve Hürriyet Dokümantasyon Merkezi duvarları yaptıkları işlerden sadece birkaçı.Erdem Karavit (27), Adem Başpınar (28), Zekeriya Çakmak (29) iyi bir üçlü. Üniversite yıllarından beri duvar resimleriyle mekanlara yeni bir kişilik katıyorlar. Yedi senedir bu işten para kazanıyorlar. Birbirlerini ise neredeyse 15 senedir tanıyorlar. Üçü de Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü'nden mezun. İlk işleri şu anda yerinde başka resim bulunan Kabataş Lisesi'nin karşısındaki Ortaköy Şark Duvarı'ydı. O dönemde birçok klibin çekimi için kullanılan bu duvar üç arkadaşın bundan sonra yapacakları işlerin önünü açtı. Erdem Karavit ‘‘Biz var olmayan bir gerçeği varmış gibi gösteriyoruz yani bir tür yanılsama sağlıyoruz. Birebir resimleri duvara geçirmiyoruz. İşimiz atmosferi bütünlemek. Bilinen resimlerin içindeki figürlerden çıkardığımız veya eklediğimiz ayrıntılardan esinlenebiliyoruz’’ diyor. EMEĞİMİZ BOŞA GİTTİGrup, duvar resmi yapılması istenen yere hangi resmin uygun olacağına mekan sahipleriyle birlikte karar veriyor. Kaynakları bulmak ve duvara uygun olabilecek resmin eskizlerini yapmak onlara ait. Çünkü yanlış anlaşılmalar yüzünden ağızları birkaç kere yanmış. Bunun en güzel örneği daha ikinci işleri olan Kıbrıs'taki Salamis Bay Conti Oteli'nin boş duran duvarları. ‘Bu otele toplam 60 tane resim yaptık. Salamis Harabeleri'nin resmini kendimiz uyarladık. Lobiye, diskoya, tavanlara. Bizden bir de Yunan köşesi oluşturmamızı istediler. Biz de bu köşeye Atina'daki Partenon Tapınağı'nı çizdik. Otel yetkilileri, savaştığımız bir ülkenin tapınağını nasıl çizersiniz, diye bize çıkıştı. Emeğimiz, vaktimiz boşa gitti’’ diyor Adem Başpınar. Üçünün resim alanındaki bu yeteneklerinin kendilerine iş sağlamaktan başka getirileri oldu bu arada. Örneğin askerlik yaparkan, sabah içtimalarına katılmadılar, diğer askerler kadar nöbet bile tutmadılar. Erdem Karavit, askerliğini kısa dönem Ankara Kara Harp Okulu'nda yaptı. Zamanı komutanlarının uygun gördüğü yere resim yapmakla geçti. 200 metrekarelik bir duvara Kurtuluş Savaşı'ndan bugüne kadar geçen süreyi anlatan bir resim yaptı. Adem Başpınar ise Mamak'ta yaptığı askerlik boyunca nöbet bile tutmadı. Hatta sekiz ayın sonunda yetiştiremediği resimler bile kaldı: ‘‘Generalin
yemek odasına, spor salonuna ve daha birçok yere hatırlayamadığım kadar resim yaptım. Disk atan antik dönem atletlerinden Süreyya Ayhan'a kadar... Tershaneye de Kurtuluş Savaşı kompozisyonu çizdim. Resimleri çizerken binbaşılarla anlaşamadığım zamanlar oldu. Sırf itiraz etmek için itiraz ediyorlardı’’ diyor.Zekeriya Çakmak ise Ankara Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nda tuval resimleri yaptı ve diğer askerlere resim dersleri verdi. ‘‘En kebap askerliği ben yaptım’’ diyor gülerek.BİR KAPI ÇİZDİK HERKES DUVARI KAPI SANIP ZORLAMAYA BAŞLADIn Duvar resminin en büyük özelliği resmin çizildiği mekanla bir bütün olarak gözükmesidir. Örneğin resmin içine bir pencere çizdiğiniz zaman sanki gerçekten orada pencere varmış gibi gözükmesi gerekir. Bir keresinde boş bir duvara orada kapı varmış gibi göstermemizi istediler. Sonra oraya bir de kapı tokmağı koydular. Herkes sırayla duvarı kapı zannedip zorlamaya başladı. Amacımız da buydu zaten. n Şu anda
Galatasaray'da açılacak beÅŸ katlı bir bar için bir buçuk aydır çalışıyoruz. Bombalı saldırıda binanın içi zarar görmedi. Burada 73 pano var. Yaklaşık 160 metrekare duvara denk geliyor. Her kat farklı bir dönemi yansıtıyor. Barok dönemi, Rönesans dönemi gibi. Mesela burası için toplam 50 kilo boya kullandık. Bunlar metal boyalar. Çok fazla tutmuyor. Bunu Kadıköy'deki Victor Levi için yaptık. Çok vaktimizi aldı.Â
button