Güncelleme Tarihi:
Alparslan Yelden bir cinayet soruşturması kapsamında 2 Temmuz 1999 tarihinde, İzmir Emniyeti Asayiş Şube Müdürlüğü Faili Meçhul Olayları Araştırma ve İnceleme Büro Amirliği’nde görevli polisler tarafından evinden gözaltına alındı. Yelden’in ailesi oğullarından herhangi bir haber alamayınca aramaya başladı. Ailesinin 3 gün sonra Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde bulduğu Yelden, 14 Temmuz’da öldü. Gözaltında işkence yapıldığı ileri sürülen Yelden’in, polisler tarafından hastaneye getirildiği anlaşıldı. Yapılan otopside, vücudunun çeşitli yerlerinde travmatik bulgulara rastlandı.
Alpaslan Yelden’in ölümü üzerine Başkomiser Cemil Bulut hakkında ‘görevi savsaklamak’ suçundan üç aydan bir yıla kadar hapis cezası istenirken, Başkomiser İbrahim Peker, komiser yardımcıları Tarkan Gündoğdu ve Hakan Ergüden ile polis memurları Muharrem Çetinkaya, Ali Aykol, Hikmet Kudu, Yusuf Oyan, Uğur Kocal ve Nevzat Sağoğlu hakkında da ‘suçunu söyletmek için işkence yaparak ölüme sebebiyet vermek’ suçlarından dava açıldı.
İzmir 2’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan yargılama sonucunda 8 sanık hakkında 17 Mayıs 2006 tarihinde ‘kastı aşan müessir fiil’ suçundan 3 yıl 4’er ay hapis cezası verildi, iki sanık ise beraat etti. Bu karar, hem sanık polisler hem de Yelden Ailesi tarafından temyiz edildi.
Dosyayı inceleyen Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi, suçun işlendiğine dair yeterli kanıt olmadığını, sanıkların beraat etmesi gerekirken, ceza verildiğini belirterek, yerel mahkemenin verdiği mahkumiyet kararını bozdu. Bozma kararının ardından dava, İzmir 2'inci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki yeniden görüldü.
Mahkeme heyeti, Yargıtay’ın bozma kararına uyup, daha önce hapse mahkum ettiği sanıklar hakkında beraat kararı verdi.