Güncelleme Tarihi:
Diyarbakır’ın merkez Kayapınar İlçesi’nde 26 Ekim günü IŞİD’in hücre evlerine yapılan operasyonda polis memurları Sadık Özcan ve Gökhan Çakıcı şehit edilirken; terör örgütü üyesi olduğu iddia edilen Veysel Argunağa, Cahit Ölmez, Serhat Seyithanoğlu, Ergün Gül, Sıdık Bünül, Orhan Genç ve Ersel Gergüy ölü olarak ele geçirildi. Sürdürülen operasyonda gözaltına alınarak tutuklanan O.T., O.U., M.B., V.Ö., N.T., M.D., M.İ., A.S., M.A., C.E., B.Y., İ.Ç., J.D., Ö.B., M.B. ile tutuksuz M.E. hakkındaki soruşturma tamamlandı. İddianamede 16 şüphelinin ’Silahlı terör örgütüne üye olma’, ’Tehlikeli madde bulundurma’ ve ’Ateşli silahlar kanununa muhalefet’ suçlarından 15-37’şer yıl hapisle cezalandırılması istendi.
İddianamede şehit polisler Sadık Özkan ve Gökhan Çakıcı ile yaralı polislerin ismine yer verilmezken, IŞİD mensupları hakkında ’terörist’ yerine ’örgüt üyesi’ ifadesi kullanıldığı görüldü.
IŞİD SORUMLUSU BASIN AÇIKLAMASI YAPMIŞTI
Şüpheli N.T.’nin Suriye’de DAEŞ terör örgütü içerisinde faaliyet yürüttükten sonra sorumlu düzeyde Türkiye’ye gönderildiğini kaydeden savcı, M.İ.’nin M.D. ile birlikte örgüte lojistik sağladığını belirtti. Savcının IŞİD’in sorumlusu olarak suçladığı N.T., 27 Şubat 2014 günü basın açıklaması yaparak çocuklara eğitim verdikleri Takva Kuran Kursu’na polis tarafından dinleme cihazı yerleştirildiğini söylemişti.
OPERASYON SIRASINDA 2 ŞÜPHELİ KAÇTI
Şüphelilerin teknik takibe alınması ile 2 ev tespit edildiğini belirten savcı, evlerde terör örgütü üyelerinin bulunduğunun belirlendiğini ve operasyon yapıldığını kaydetti. Hücre evi olarak kullanılan evin kapısının açılmaması üzerine polisin koçbaşı ile kırmaya çalıştığını belirten savcı, bu sırada bir örgüt üyesinin kapıyı aralayıp el bombası attığını kaydetti. Aynı anda evin 2’nci katında patlama olduğunu ve oda duvarlarının yıkıldığını belirten savcı, uzun namlulu silah ve bombalı saldırıda 2 polisin şehit olduğunu belirtti. Çatışmada kimliği belirlenemeyen 2 kişinin arka bölümden kaçtığını belirten savcı, 4 polisin yaralandığını ifade etti. Hücre evinde çok sayıda patlama meydana geldiği belirtilen iddianamede, bina içine giren polislere gizlendiği yerden ateş eden örgüt üyesinin eylemi nedeniyle bir polis memurunun sağ kolundan yaralandığı vurgulandı.
KPSS KİTABININ İÇİNDE TABANCA
İddianamede, çatışma ardından evde yapılan aramada üst kata çıkan merdivenlerde üzerindeki bombayı patlatan canlı bombaya ait kopmuş bacak, üst katlarda ise bu örgüt üyesine ait kafa, kol ile bacak parçaları bulunduğu belirtildi. Aramada içine tabanca sığacak şekilde oyulmuş bir KPSS kitabı, çok sayıda silah ve mühimmat, plastik pet şişe içerisine yerleştirilmiş kamera ve dini içerikli kitap bulunduğu kaydedildi.
"CANLI BOMBAYIM, HEPİNİZİ CEHHENEME GÖNDERECEĞİM"
Operasyon yapılan ikinci evin kapısının kırılması ile örgüt üyelerinin tekbir getirerek polise saldırdığını belirten savcı, çatışma sırasında evdeki IŞİD’lilerden birinin "Hepiniz cehenneme gideceksiniz, kafirler" diye bağırarak ateş ettiğini kaydetti. Örgüt üyelerinin "Teslim ol" çağrılarına uymadığı belirtilen iddianamede, bir kişinin "Hepiniz öleceksiniz, Allahu Ekber" diye bağırarak, tabanca ile ateş edip, güvenlik görevlilerine doğru koştuğu ve silah kullanılarak etkisiz hale getirildiği kaydedildi. Bu sırada ikinci örgüt üyesinin hücre evinden çıkarak "Ben canlı bombayım, cihat için buradayım, hepinizi cehenneme göndereceğim kafirler" diye bağırıp polislere doğru geldiğini kaydeden savcı, bu kişinin de etkisiz hale getirildiğini ifade etti. Örgüt üyelerinin teslim olmaması üzerine silahlı müdahalenin devam ettiği vurgulanan iddianamede, güvenlik görevlilerine tabancalarla ateş ederek dışarı çıkan 3 örgüt üyesinin "Biz ölmeye geldik, cihada geldik, hepinizi öldüreceğiz, cehenneme göndereceğiz" diye bağırdığı belirtildi. Bu kişilerin de etkisiz hale getirildiğini belirten savcı, çatışmada 3 polisin daha yaralandığını, operasyonlarda 7 teröristin ölü olarak ele geçirildiğini kaydetti.
BAĞDADİ’YE BİAT YEMİNİ METNİ VE IŞİD BAYRAĞI BULUNDU
IŞİD yöneticisi N.T.’nin ev ve arabasında digital malzeme ve 384 sayfa yazılı belge ele geçirildiği belirtilen iddianamede, M.D.’nin evinde ise IŞİD’in kullandığı cihad bayrağı bulunduğu vurgulandı. Savcı,M.D.’nin aracında IŞİD elebaşı Ebu Bekir El Bağdadi’ye biat yemini ile örgütsel propaganda içerikli belgelerin de ele geçirildiğini belirtti.
IŞİD’İN EĞİTİM BELGELERİ BULUNDU
İddianamede, şüpheliler N.T. ve O.T.’nin kullandığı araçta 384 sayfa yazılı belge bulunduğu, belgede örgütsel eylem ve faaliyetlerde olması gereken davranış kalıplarının açıklandığı kaydedildi. Kimliğinin belirlenmesi ve yakalanması halinde örgüt üyesinin yapması gerekenlerle ilgili bilgilendirme notlarının yer aldığını vurgulayan savcı, belgenin eğitim için hazırlandığını belirtti. Örgüt faaliyetlerinde gizlilik ve devamlılığın hedeflendiği vurgulanan iddianamede, çatışmanın çıktığı hücre evinden askeri ve ideolojik eğitim belgelerinin ele geçirildiği kaydedildi. Belgelerde kolluk kuvvetlerinin izleme, dinleme ve takip ile ilgili bilgilerinin olduğunu belirten savcı, bir defterin içinde ’canlı takip’ başlığı altında el yazısı ile yazılmış bilgilerin bulunduğunu vurguladı.
İddianamede şüphelilerin yaptığı telefon görüşmelerine de yer verildi. Şüphelilerden M.İ.’nin kimliği tespit edilemeyen bir kişi ile yaptığı görüşmede kullandığı şifreli kelimelerin ise çözülemediği öğrenildi. Şifreli görüşme kayıtları iddianameye şöyle yansıdı;
* Bilinmeyen Şahıs:Koltuğun arkasına bak kabadayılar var orada?Koltuğun arkasına koymuştuk
M.İ.:Bekle bakayım, he var
* Bilinmeyen Şahıs:İsmi nedir
M.İ.:Dur bakayım (2. bilinmeyen şahısa sorarak) Kabadayı var? Akbaba var
**2.Bilinmeyen Şahıs: Kabadayı da var orada olması lazım.
M.İ.: Kabadayı yok.
N.T. ve M.D.’nin operasyondan bir gün önce yaptıkları ve ortam dinlemesine takılan konuşmalar da iddianamede yer aldı. Örgüt üyelerinin takibe alındıklarından şüphelendikleri konuşmalar şöyle;
N.T.:Beni GPRS ile takip ediyordu. Ben atlattım. Kaç kez geri döndüm. Benim yolumdan geliyor. Kaybettim, gittim teyzemin evinin oraya, arabanın içinde uzandım, ondan sonra geldi, yanımdan gitti. Bir daha geri geldi ve gitti. Sonra geri geldi çaprazıma park etti. Ben arabanın arka kapısından eğilip, indim. Kapıyı açıp içeri girdim. Hacı abi sana bişey söyliyim, eşek gibiyim.
M.D.:Ben tur attım, orada bir tane vardı. Hatta yukarı gittim, peşimde. Yukarıya kadar baktım gelmedi.
N.T.:Hacı abi benim sanki arabamda cihaz var. Bagajı açtım, sigortaların kapağı gitmiş. Ben adamı atlattım, adam gelip buldu. Nasıl oluyor? Ben ya tam çıkayım, ya tam gideyim. Kardeşlere de bir şey olmaz.
M.D.:Ben telefonlarımı kapattım. Sen niye dışarıya çıkıp kendini şey yaptın.Sonra saklanmaya ne gerek var? Hiç dışarıya çıkmasan ne yapacaklar? Bişey bulamadıktan sonra ne yapabilecek? Evi bulamayacak. Arasınlar, arayabildiği kadar seni arasın.
N.T.:Bunlar Mikail’in peşinden o eve kadar geldi. Onlar evin önünde bekledi. Evde kim var renmek için beklediler. Mikail gittikten 4-5 saat sonra ben gittim. Bunlar beni gördü. Beni görünce peşime takıldı.
N.T.:Hacı abi senin bana getirdiğin malzemelerde 3 keleş vardı. Toplam kaç keleş bıraktın?
M.D:Nasıl 3 tane ya?
N.T.:3 tane vardı.
M.D.:Olur mu, 4 tane değilmiydi? 1 tane şeyin içindeydi.
N.T.:Battaniye?
M.D.:He.
N.T.:O zaman tam 4 tane.
M.D.:Kaç tane toplam?
N.T.:6 tane kendimizindir. 2 tane de Zaza ve Orhan’ın vardı. O evde kaç tane var?
M.D.:1-2 tane bıraktık.
N.T.:Şarjör, mermi bol bıraktın?
M.D.:He kaldı zaten.
TÜRKİYE’YE KARŞI EYLEMLER
İddianamede IŞİD’in Türkiye ve Türk vatandaşlarına karşı eylemleri ise şöyle sıralandı;
- 20 Mart 2014: Niğde’de jandarma yol uygulaması sırasında IŞİD üyesi yabancı kişiler tarafından gerçekleştirilen saldırı sonucunda 2’si güvenlik görevlisi 1’i sivil olmak üzere 3 vatandaşımızın şehit edilmesi.
- 10 Haziran 2014: İskenderun limanından Musul’daki termik santrale mazot götüren 32 kişinin kaçırılıp araç ve taşıdıkları eşyaya el konulması
-11 Haziran 2014: Ülkemizin Musul Başkonsolosluğu’nun kuşatılarak Başkonsolos ve 46’sı vatandaşımız olmak üzere 49 konsolosluk çalışanının rehin alınması.
"AMAÇ CUMHURİYETİN VARLIĞINI TEHLİKEYE DÜŞÜRMEK"
IŞİD’in Müslüman devletlerin yönetimlerini yıkarak yerine radikal, selefi görüşler doğrultusunda bir devlet kurmayı amaçladığı belirtilen iddianamede şu ifadelere yer verildi;
"DAEŞ’in,cebir ve şiddet kullanarak baskı, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemlerinden biriyle Anayasada belirtilen Cumhuriyetin nitelikleri, siyasi, hukuki, sosyal, laik, ekonomik düzenini değiştirmek, Türk Devleti ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, devlet otoritesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, Devletin iç-dış güvenliğini, kamu düzenini bozmak amacıyla kurulmuş terör örgütü niteliğinde olduğu, örgütün silahlı olduğu, suça elverişli eylemlerde bulunduğu anlaşılmıştır."
EYLEM HAZIRLIĞI YAPIYORLARDI
Savcı, çatışma çıkan hücre evlerinde terör örgütünün eylemleri ile ilgili gizliliğe önem verilerek, hiyerarşik yapılanma içerisinde, askeri ve ideolojik eğitim verildiğini kaydetti. Eylemler için hazırlık yapan şüphelilerin DAEŞ silahlı terör örgütünün hiyararşik yapılanmasına dahil olduklarını belirten savcı, 14 kişi hakkında da takipsizlik kararı verildiğini belirtti.