Güncelleme Tarihi:
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, MÜSİAD’ın 22.Genel Kurulu’nda konuştu.Türkiye’nin son derece önemli tarihi bir süreçten geçtiğini söyledi. Erdoğan, MÜSİAD’a sürece verdiği destekten dolayı teşekkür etti. Ankara’da katıldığı Kutlu Doğum Haftası etkinliğinde yaptığı konuşmayı hatırlatan Erdoğan "Peygamberimizin Hacerül Esvet taşını yerine yerleştirirken bir uygulamasını söyledim. Hırkasını yere serip Hacerül Esvet’i onun üzerine koymak suretiyle oradaki farklı kabilelerin liderlerini hırkanın bir ucundan tutturmak suretiyle hep birlekte Hacerül Esvet’i kaldırırken Peygamber efendimiz yerine yerleştirir. Benden diyorum ki bu ülkede iç barışı sağmak için gelin, o iç barış taşını altındaki o millet örtüsüyle hep birlikte kaldıralım, yerine yerleştirelim" diye konuştu.
YATIRIM ÇAĞRISI
Erdoğan çözüm süreciyle birlikte sadece teröre değil farklı alanlara da odaklanmaları gerektiğini söyleyerek işadamlarına Doğu ve Güneydoğu’ya yatırım çağrısı yaptı. Erdoğan, "Sosyal sorumluluk sadece 3 -5 öğrenciye burs vermekten ibaret olamaz. Sosyal sorumluluk Ramazan’da gıda paketleri dağıtmaktan ibaret olamaz. Yolsuzlukla, işsizlikle mücadelede daha kapsamlı çalışmalara yönelmek zorundayız. Burada MÜSİAD’ıyla, TÜSİAD’ıyla hep birlikte Güneydoğu’ya Doğu’ya, işverenin yatırımları yapması gerekir. Bunlar yapıldıktan sonra çözüm süreci sonuç vermeye başlayacak" diye konuştu.
BU FAKİRİN HAYALİ
Türkiye’nin tarihi bir süreçten geçtiğini, yeni bir dönemin başladığını söyleyen Başbakan Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şu anda biten, şu anda sona eren, sadece 30 yıllık terör değil, çok daha uzun yıllara yayılmış bir sorunlar manzumesidir. Çıtayı çok yüksek tutarak, belki bazılarının hayal bile edemeyeceği bir ifade kullanmış olmuyoruz. Ama bunlar bu fakirin, şu anda gerçeğe dönmesini beklediği hayalleridir. İnşallah şu anda sadece terör sona ermeyecek. Türkiye için karanlık bir devrin kapıları kapanıyor. Türkiye’nin adeta makus tarihi değişiyor. Bu süreci hiç kimse farklı yerlere çekmesin. Bugün gerçekleşen Cumhuriyetimizin güçlenmesidir. Bugün gerçekleşen bu topraklar uğrunda canları feda eden şehitlerimizin hayallerinin artık gerçekleşmesidir."
"TERÖR BİTİNCE GÜZEL OLACAK"
Kendilerine en çok sorulan sorunun ’terör bitince ne olacak ’ olduğunu belirten Erdoğan "Terör bittiğinde güzel olacak. Ölümlerin olmadığı sabahlardan daha hayırlı ne olabilir ki" dedi. Silahların sustuğu bir ortamda her meselenin şiddetten uzak bir iklimde çözüme kavuşturulabileceğini söyleyen Başbakan Erdoğan, "Bu sadece bir başlangıçtır. En iyi şekilde değerlendirmek zorundayız. Bu süreçte herkesin etkin bir şekilde rol almasını rica ediyorum.Bu kapının kapanmasına izin vermeyin. Gün artık tribünlerden seyretme, tribünlere oynama günü değildir" dedi.
’BİLEN BİLMEYENE ANLATSIN’
Çözümün parçası olmayanların sorunun tarafı olacaklarını söyleyen Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun dile getirdiği ’Hiç bir şey bilmiyoruz’ eleştirisine cevap verdi. Erdoğan, "Türkiye’de herkesin gördüğünü, herkesin anladığını hissettiğini CHP Genel başkanı görmüyor, duymuyor, anlamıyor" dedi. Kılıçdaroğlu’na yönelik eleştirilerini sürdüren Erdoğan, Nasreddin Hoca’nın "bilenler bilmeyenlere anlatsın "fıkrasını anlattı. Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: Şimdi MHP Genel Başkanı bu süreci biliyor, öyle diyor. Bu sürecin işine gelmediğini de biliyor. Bu süreç tamamlandığında kendisine istismar zemini kalmayacağını da biliyor. Bundan dolayı sokakları terörize edecek kadar etrafı tahrik ediyor. Bir zahmet MHP Genel Başkanı, CHP Genel Başkanına olup biteni anlatsın. İkisi de aynı yolun yolcusu. Aynı trenin katarı. Tek yumurtanın ikizleri. Bilen bilmeyene anlatsın. Yine de anlayamazlarsa, akil insanlar heyetinden biz rica ederiz. Bütün Anadolu’yu dolaşıyorlar, bütün kesimlerle irtibat kuruyorlar. Anlattıklarını, oralardan dinlediklerini bir kez de CHP Genel başkanına anlatırlar.
"İP, MHP VE CHP’Yİ ELİNDE OYNATIYOR"
Akil insanlar heyetinin bazı şehirlerde CHP, MHP ve İP’liler tarafından protesto edildiğini söyleyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "CHP’den İP’den oluşan 50 kişilik gruplar, ortamı terörize etmek suretiyle ortamı susturmaya çalışıyorlar. Onlarla paralel olarak MHP’li 100 kişilik bir ekipte bu çirkin gösterilere dahil oluyor. Özellikle İP liderinin Bekaa vadisinde terör örgütünün kamplarında terör örgütü lideriyle sarmaş dolaş çektirdiği fotoğraflar herkes tarafından çok iyi biliniyor. İşte bu parti sağ eliyle MHP’yi sol eliyle CHP’yi adeta parmağında oynatıyor" diye konuştu.
"MHP İP’NİN YEDEĞİ OLDU"
Bahçeli başkanlığındaki MHP yönetiminin, MHP’nin maneviyatçı yönünü kazıyıp attığını, MHP’nin milliyetçiliğini ırkçılığa çevirdiğini söyleyen Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: "Bahçeli yönetimi daha da ileri giderek MHP’yi İP’nin yedeği haline getirmiştir. Özellikle iki uç nokta var ki, burada görünen MHP ve İP şuanda ortak bir gayret altında bir araya geldi. Birlikte 80 öncesi manzarayı bugüne taşımak için ellerinden geleni yapıyorlar. Üniversitelerimizdeki durumlar durup dururken olmadı. MHP’ye gönül veren kardeşlerime buradan sesleniyorum. MHP’yi, Alparslan Türkeş’in partisini, İP’nin yedeğine sokan bu Bahçeli ve arkadaşlarını iyi tanıyın. 90’lı yıllarda Bekaa vadisinden terör örgütünün liderleriyle al gülüm ver gülüm samimiyetinde olan İP ile MHP’yi aynı safta buluşturmak, MHP seçmenine yapılmış en büyük haksızlıktır. MHP hatırasına sürülmüş bir kara lekedir."
"ÇÖZÜM İSTEYENLERİN ORANI FAZLA"
CHP tabanından da MHP tabanında da çözüm sürecine evet diyenlerin oranının hayır diyenlerin oranından daha fazla olduğunu söyleyen Başbakan Erdoğan, "Çözüm sürecinin kazananı Türkiye olacaktır. Kaybedeniyse kuşkusuz CHP ve MHP’nin mevcut yönetimleri olacaktır" dedi. Erdoğan sözlerini, "Özlenen kuçaklaşmayı gerçekleştirmeliyiz. Yıllardır Cudi dağından çiçekler toplamak istiyorduk. Yıllardır, Süphan’da, Ağrı’da piknik yapmak istiyorduk. Yıllardır Dicle’nin Fırat’ın sularında özgürce, korkusuzca serinlemek istiyorduk. İşte bugün bu hayalleri gerçekleştirmek için adım atma günüdür. Bu yolda göstereceğiniz tüm çabalar için teşekkür ediyorum" diyerek tamamladı.
"BANA DEDEM MİLLİ İÇKİ OLARAK AYRANI ÖĞRETTİ"
Konuşmasının bir bölümünde dün dile getirdiği ve bazı tartışmalara neden olan ’milli içkimiz ayrandır’ sözüne de değinen Başbakan Erdoğan, "Bugün bir tanesi öyle yazıyor. Tek devlet, tek millet, tek milli içki diyor. Bu milletin nüfusunun artması lazım.Bu milletin sağlıklı bir nesil olması için de bana dedem milli içki olarak ayranı öğretti. Ha birileri, votka içecekmiş, bira içecekmiş. Varsın oda votkasını, birasını içsin. Ama biz Anayasanın maddesi neyse tedbirler alır diyor. Bilmeyenler açsınlar Anayasının 58. Maddesine baksınlar. Onun gereğini yapmak, bir başkanın bir başbakanın görevidir" diye konuştu.