Güncelleme Tarihi:
İstanbul’da yaşayan 23 yaşındaki İrem Okyay, 12 yaşındayken ailesinin ve öğretmenlerinin kendisinde gözlemlediği değişikliklerin ardından pedagoga götürüldü. Pedagogun ‘şizofreni başlangıcı’ teşhisi koyduğu İrem, ilaç tedavisine başladı ancak bir faydası olmadı. İrem’in içine kapanması, asosyal olması, izlediği çizgi filmler, oynadığı oyunların yaşına uygun olmamasının yanı sıra hayali bir arkadaşının olması anne-babasını endişelendirdi. Bunların ardından pedagog, İrem’in ailesine, tüm sorumluluğu İrem’in üstlenebileceği hareketli bir köpek sahiplenmelerini tavsiye etti. Ankara’dan alıp ‘Cash’ ismini verdikleri köpeğin, kızları İrem’i 3 ayda daha neşeli ve sosyal bir çocuğa dönüştürdüğünü söyleyen Tarık Okyay, 11 yıl önce yaşadıklarını DHA’ya anlattı.
“GERÇEK HAYAT İLE BAĞLANTISINI KESTİ”
İrem’in ergenlik dönemiyle birlikte biraz değişmeye başladığını söyleyen Tarık Okyay, “Ebeveyn olarak, farklı şeyler hissettik. Sınıf öğretmenleri de İrem’de birtakım değişiklikler gözlemlediklerini söyleyince bir pedagoga başvurduk. Pedagog, şizofreni başlangıcı olduğunu söyledi. İrem için ne yapabiliriz, ne edebiliriz diye düşünürken ilaç tedavisine başladık.
“BAŞINI KALDIRAMAYACAK KADAR ÇOK İLGİLENMESİ GEREKEN BİR KÖPEK ALIN”
İrem’in zaman geçtikçe düzelmemesinden endişe duydukları ve bunun üzerine tekrar pedagoga danıştıklarını söyleyen Okyay, “Pedagog bize, ‘köpek sahiplenin’ dedi. Önce şaşırdık, ‘Nasıl yani?’ diye sorduk. Pedagog da, ‘İrem’e bir köpek alın, öyle bir köpek olsun ki başını kaşıyacak vakti olmasın ve tamamen onunla ilgilensin’ dedi. Alacağımız köpeğin hareketli olması gerekiyordu. Biraz araştırdık internette, ‘Border Colli’ cinsi köpeğin uygun olduğuna karar verdik. İrem’e bir köpek alacağımızı söylediğimizde ve fotoğrafını gösterdiğimizde çok sevindi, ona aşık oldu resmen. ‘Tamam baba, alalım köpeği’ dedi ve gidip Ankara’dan aldık. Köpeğe ‘Cash’ adını verdik” diye konuştu.
İLACIN 6 AYDA YAPAMADIĞINI, CASH 3 AYDA YAPTI
Cash’in gelmesiyle birlikte ilaç tedavisini kestiklerini söyleyen Okyay, “İlacın 6 ayda yapamadığını, Cash 3 ayda yaptı. İrem birden değişti, daha gerçekçi oldu. Sonunda İrem’e hayali arkadaşının nerede olduğunu sorduğumuzda, ‘Kendisi ve Cash arasında tercih yapmam gerektiğini söyledi, ben de Cash’i seçtim ve o gitti’ cevabını aldık. İçine kapanık, asosyal olan çocuk bir anda ön plana çıktı. Cash’e bir şeyler öğretmeye, daha çok araştırmaya başladı. Sosyal hayatta çok iyi bir gelişme kaydetti. Bugün kızımız, genetik mühendisliği okuyor. İrem’in başardıkları bizim için gurur verici. Ama Cahs’in yaptıkları da bambaşka, muhteşem” dedi.
“İKİMİZ HER ŞEYİ BİRLİKTE ÖĞRENDİK, İYİ Kİ VAR”
11 yıl önce yaşadıklarını ve sergilediği davranışlara dair pek bir şey hatırlamadığını dile getiren İrem Okyay, “Hep evcil hayvanım olsun istedim. Ailem bana köpek alma kararı aldı. Benim de bu isteğim 11-12 yaşlarımda arttı. Cash, o dönemde hayatımıza girdi. Onunla birlikte çok güzel şeyler yaşadık. Onu aldığımız ilk andan itibaren her şeyimi onunla konuşmaya başladım. Hatta onu sahiplenmeden önce daha çekingen biriydim, hiç sosyal değildim. Daha çok evde vakit geçirmeyi severdim, dışarıda aktivite yapmayı sevmezdim. Ancak Cash ile vakit geçirip, onun sorumluluğunu aldıkça sosyalleşmeye başladım” İkimiz her şeyi birlikte öğrendik. Yürüyüşler yaptık, kafelere gittik, oyunlar oynadık. Daha sonra eğitime çok açık bir köpek olduğunu fark ettik. Biraz araştırıp ona bir şeyler öğretmeye başladım. ‘Dön, kalk, otur, yuvarlan’ gibi basit şeylerle başladık ve bu komutlar gittikçe artmaya başladı. Bunu biraz profesyonelliğe döktük. Yarışmalara da katılıp, dereceler aldık. Hala yarışmalara ve seminerlere katılıyoruz. Tüm yaşattıkları, kattıkları için çok mutluyum. İyi ki var” sözleriyle Cash ile yaşadıklarını ve kendisine kattıklarını anlattı.