İranlı ajanın duruşmasında ilginç diyaloglar

Erzurum 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen ilk duruşmaya tutuklu sanıklar İranlı Mohammad Reza Esmaeilpour Ali Malek, Shahram Zargham Khoei ile Kamil Aras, Timur Ağrı, Bilal Tanrıkulu, tutuksuz sanıklar, avukatları ve sanık yakınları hazır bulundu. Duruşmaya katılanların mahkeme heyetinin salona girişi sırasında ayağa kalkmaması üzerine Başkan Mustafa Kahya müdahale etti. Başkan Kahya, "Ayağa kalkın. Haydi duruşmaya katılmadınız, hiç mi dizi izlemediniz?" diye uyarı yapması üzerine sanıklar ve yakınları ayağa kalktı.

'Casusluk ve devletin gizli kalması gereken bilgilerini para karşılığı sızdırmak' suçlamalarıyla haklarında 20’şer yıl hapis cezası istenen sanıklar suçlamaları kabul etmedi. Mohammad Reza Esmaeilpour Ali Malek ile Shahram Zargham Khoei ülkelerinde asansör şirketinde çalıştıklarını, Türkiye’ye asansör şirketi kurmak üzere geldiklerini söyledi. Iğdır’da 143 fotoğraf çektiklerini belirten İranlı sanıklar, bunları ülkelerindeki binalarla Türkiye’deki binaları karşılaştırmak için çektiklerini savundu.

İranlı Mohammad Reza Esmaeilpour Ali Malek ile Mahkeme Başkanı Kahya arasında ise şu ilginç diyalog geçti:

Mahkeme Başkanı: Timur Ağrı’nın görüntüleri sizde yakalanan kameradan çıkıyor. Emniyet çıkaramamış MİT geri getirmiş.
İranlı sanık: Bizi gözaltına aldıklarında kamerada sadece fotoğraflar vardı. 5 gün sonra geldiler Timur Ağrı’nın görüntüsü var.
Mahkeme Başkanı: GPS cihazının ne işi vardı? Koordinatları neden kaydettiniz?
İranlı sanık: Şirketimiz istedi. Sadece geliş- gidiş istikametlerini kaydettik.
Mahkeme Başkanı: Yolun belirlenmesi için bu cihaza gerek yok. Google’da hepsi var. Niye uğraşıyorsun? Burada çektiğiniz binalar çoğu bir katlı. 1-2 katlı binaya niye asansör yaptırılsın?
İranlı sanık: İran’da 1-2 katlı belediye binası olmaz hep 4-5 katlıdır. Onlarla kıyaslamak için.
Mahkeme Başkanı: Doğubayazıt’ta İshakpaşa Sarayı’nı gezmediniz mi? Niye sarayın fotoğraflarını çekmediniz?
İranlı sanık: Geç olmuştu gidemedik.
Mahkeme Başkanı: Telefon neden getirmediniz yanınızda?
İranlı sanık: Burada bir 'Alo' deyince 50 lira gidiyor, bu yüzden.
Mahkeme Başkanı: Bu nasıl koca şirket gözünü seveyim? Yanına kamera, GPS cihazı vermiş. Ama dünyayla irtibat kurabileceğin bir telefon vermemiş.

TİMUR AĞRI: İHANET ETMEDİM

Haklarında 20’şer yıl hapis cezası istenen 2’si İranlı toplam 5’i tutuklu, 11 sanığı sorgulamadan önce Mahkeme Başkanı Kahya, önce casusluğun tanımını yaptı.

İranlı casuslarla görüşürken, "He bak Hacı ben bir şey söyleyeyim. Türkiye’de bir defa bu affedilmez. Çok büyük hatadır. Bir de ben devlet adamıyım ha devlet" diyen ve video görüşmeleri medyada yer alan emekli köy korucusu tutuklu sanık 53 yaşındaki Timur Ağrı, savunmasında 1994 ile 2009 yılları arasında koruculuk yaptığını anlattı. Trafik kazası sonrası malulen emekli olduğunu anımsatan Ağrı, İran’a ticaret yaptığı için sıkça gittiğini belirtti. Timur Ağrı, "Beni sıkıştırdıklarında hep yalan söyledim. Iğdır’daki kontrol noktalarını ve komutanların isimlerini sordular. Benim verdiğim bilgilerin hiçbir doğru değil. Kameraya çektiklerinin farkında değildim. Gizli çekim yapılmış. O görüntüler 2012 Nisan ayında çekildi sanırım. Hiçbir zaman milletime, devletime, bayrağıma ihanet etmedim. Benim köyümde PKK’lılar 6 öğretmeni kaçırdı. Kardeşlerim çıplak ayakla koştular öğretmenleri kurtardılar. Cumhurbaşkanı bile takdir etti. Köyümden hiç kimse PKK’ya KCK’ya karışmamış" dedi.

İRANLILAR’IN AVUKATI GÜR: MİT BENİ DE FİŞLEDİ

Öte yandan İranlı ajanları savunan Erzurum Barosu avukatlarından Erol Gür, "İranlılar’ın dosyasını aldığım için beni de fişlediler. Ben İranlılar’ın da avukatlığını yaparım Çinliler’in de. Timur Ağrı gizli kamera görüntüsünün Nisan 2012’de çekildiğini söylüyor. İranlı müvekkilerim 19 Ağustos 2011’den beri tutuklu. İranlılar’ın kamerasından nasıl olur da Timur Ağrı’nın görüntüleri çıkar?" diye konuştu.

2 TAHLİYE

Dün saat 20.00 sıralarında biten duruşma sonunda mahkeme heyeti tutuklu sanıklardan Bilal Tanrıkulu ile Kamil Aras’ın tahliyesine, 2 İranlı ile Timur Ağrı’nın tahliye taleplerinin ise reddine karar verdi. Duruşma, avukatların detaylı savunma yapması için 12 Aralık’a erteledi. Duruşma sonunda tahliye olan 2 sanık, yakınları ve avukatlarına sarılarak sevindi.

KAMERA GÖRÜNTÜLERİ İLE YAKALANMIŞLARDI

Iğdır’da geçtiğimiz yıl Valilik, MİT ve Emniyet Müdürlüğü gibi yerlerin görüntülerini çeken İranlı Mohammad Reza Esmaeilpour Ali Malek (28) ile Shahram Zargham Khoei’nın (41) bir minibüste yakalanmaları ve casusluk yaptıklarının anlaşılması üzeri ilişki kurdukları kişiler teknik takibe alındı. Emniyet Genel Müdür Yardımcısı iken casusluk olayını takip eden Ahmet Pek’in Iğdır’a Vali olarak atanmasının ardından 'casusluk' olayına karışanları yakalamak için operasyon düğmesine basıldı. Iğdır, Ağrı ve Van nüfusuna kayıtlı 9 kişi 28 Ağustos 2012 günü evlere düzenlenen operasyonla gözaltına alındı. Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada, İran lehine çalışan 9 kişinin, ülkedeki stratejik kurum ve kuruluşlara ait yerlerle ilgili bilgileri İran’ın SAVAMA ajanlarına verdikleri, karşılığında para aldıkları öne sürüldü. 'Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal ya da askeri casusluk amacıyla temin etmek' suçundan iki İranlı ile birlikte 20’şer yıl hapis cezası istemiyle Erzurum 4’ncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde tutuklu yargılananların şunlar:
İranlı Mohammad Reza Esmaeilpour Ali Malek ile Shahram Zargham Khoei’nın, Kamil Aras (60), emekli köy korucusu Timur Ağrı (53) ve Bilal Tanrıkulu (41)

Tutuksuz yargılananlar ise Abdurrahman Yavrutürk (44), Mustafa Karahan (46), Ali Zengin (48), Nurettin Abiş (48), Suat Sip (49) ve Ali Abiş (57)

TÜRKİYE BENİ İDAM EDER HA...

Iğdır’ın Karakoyunlu İlçesi’nden emekli köy korucusu Timur Ağrı ile İranlı ajan arasında geçen ve iddianamede kanıt olarak gösterilen telefon görüşmesi şöyle:
- Timur Ağrı: Ya peki biz Ermenistan için o adamı getirmişiz. Dışarıda bekliyor. O adam ne olacak?
- İranlı: Sadece seninle işimiz var.
- Ağrı: Peki o adam? Ya ben size bir şey söyleyeyim size. Ya şimdi siz benim hakkımda Türkiye’ye verseniz, Türkiye beni idam eder ha.
- İranlı: Niye sanki biz namert miyiz?
- Ağrı: Ne bileyim yani
- İranlı: Biz İslam Cumhuriyetiyiz.
- Ağrı: He bak Hacı ben bir şey söyleyeyim. Türkiye’de bir defa bu affedilmez. Çok büyük hatadır. Çok çok. Bir de ben devlet adamıyım ha devlet.
- İranlı: Yok endişen olmasın.