Güncelleme Tarihi:
Hürriyet’e verdiği röportajda ABD yaptırımlarının ilaç, tıbbi ekipman ve insani yardım malzemelerinin ülkesine yasal ticaretini olumsuz etkilediğini belirten Büyükelçi, Türkiye’nin gönderdiği tıbbi yardım için de teşekkürlerini ifade etti.
Ülkenizde ilk vaka ne zaman tespit edildi? Salgının şu andaki seyri nasıl?
Salgının hızı, insan sağlığını hatta insanoğlunun varoluşunu tehdit ediyor. Irk, milliyet, cinsiyet veya din konusunda ayrımcılık yapmıyor. COVID-19, kelimenin tam anlamıyla, tüm ülkeler için ölüm, kalım meselesidir. İran’da ilk COVID-19 vakası 19 Şubat 2020’de Kum’da rapor edildi. Aynı gün, ülkenin Parlamentosu önemli bir seçimin eşiğinde olmasına rağmen, halk sağlığını korumak için virüs salgını şeffaf bir şekilde kamuoyuna duyuruldu. Sağlık Bakanlığı istatistiklerine göre, 29 Mart itibariyle İran’daki toplam vaka sayısı 38.309’e yükseldi. Korona virüs ile enfekte olan yaklaşık 9.000 kişi iyileşmiş ve hastanelerden taburcu edilmiştir. Ne yazık ki COVID-19, nedeniyle ülkemde 29 Mart tarihi itibariyle 2.640 kişi vefat etti. Ancak öte yandan, COVID-19 tanısı konan çok sayıda insan yoğun bakım koğuşlarından taburcu edildi ve hastanelere giren korona virüs hasta sayısı önemli ölçüde azaldı.
Hükümetinizin şu ana kadar aldığı önlemler nelerdir? COVID-19 mücadelesinde hangi yaklaşımı uyguluyorsunuz?
İran İslam Cumhuriyeti, ABD’nin tek taraflı ve acımasız yaptırımlarının getirdiği tüm kısıtlamalara rağmen, salgınla mücadele için kapsamlı çaba göstermiş ve tüm sağlık tesislerini bununla mücadele etmek için seferber etmiştir. İran, sorumluluğu nedeniyle ilgili uluslararası kurumlara tüm bilgileri iletmiştir.
İran ayrıca Dünya Sağlık Örgütü’nün yöneticilerini ve uzmanlarını ülkenin sağlık tesislerini ziyaret edip, incelemeye; İran’ın virüsle mücadelesi için diğer ülkelerden gerekli tavsiye ve deneyimleri sunmaya davet etti.
Neyse ki İran’ın verimli bir sağlık sistemi var. İranlı bilim adamları bileşik bir ilaç geliştirme sürecine başladılar. Neyse ki, bu ilacın erken testi başarılı oldu ve umarım önümüzdeki günlerde işlevsel olacağını umuyoruz. Sivil tesislerle birlikte, tüm ordu hastanelerine gerekli tıbbi ekipmanı sağladık.
Kara Kuvvetleri, 48 saat içinde 2 bin yataklı bir hastane inşa etti. Hükümet ayrıca, kamu merkezlerinin, okulların ve üniversitelerin kapatılması, etkinliklerin ertelenmesi, nüfusun temel ihtiyaçlarını karşılama, personelin uzaktan çalışması, kentsel tesislerin dezenfeksiyonu vb. gibi çok sayıda karar almıştır.
Ülke çapında yargı kurumlarıyla ile işbirliği içinde çok sayıda mahkum serbest bırakıldı. Diğer tüm ülkelerde olduğu gibi, evde kalmak ‘zorunludur’ ve bu konu ciddiye alınmalıdır.
COVID-19 ile mücadele modelinizin güçlü ve zayıf yanları nelerdir? Ülkenizde bu salgının zaman tamamen kontrol altına alınması ve son bulmasına ilişkin öngörünüz nedir?
Virüs şehirleri ve kasabaları harap ederken, ülkemiz ABD hükümeti tarafından yasadışı ve bölgesel olarak dayatılan tarihteki en şiddetli ve ayrım gözetmeyen ekonomik terör kampanyası altında acı çekiyor.
İran’ın bilimsel yeteneklerine ve ülkenin sağlık sisteminin korona virüsle mücadelede gösterdiği kararlılığa rağmen, ABD’nin yaptırımları ilaç, tıbbi ekipman ve insani yardım malzemelerinin yasal ticaretini etkiledi ve COVID-19’le mücadele çabalarımıza ciddi engeller getirdi. Tüm hükümetlerin ve ulusların ABD hükümetinin İran halkına karşı ekonomik terörizmine derhal son verilmesi yönünde çağrı ve baskı yapması çok gerekli ve acildir. Uluslararası toplum bu yasadışı yaptırımları tanımamalı ve uygulamamalıdır.
ÜLKELER, SİYASİ, COĞRAFİ FARKLILIKLARA BAKMAKSIZIN BİRLİK OLMALI
Hükümetiniz, korona virüsle mücadelede diğer ülkelerle işbirliği yapıyor mu?
Tüm dünya bu yıkıcı virüsün güvensizliğine maruz kalıyor ve endişenin acı tadı tüm dünyada hissediliyor. Bu güvensizliğin üstesinden gelmek için tek yol, tüm ülkelerin bu savaşı kazanması ve virüs bulaşmış hiçbir ülkenin kalmamasıdır. Hiçbir sınır veya duvar bizi virüsten koruyamaz. Dünyadaki bütün ülkelerin siyaset ve coğrafi farklılıklara bakmaksızın birlik olması kaçınılmazdır. COVID-19 salgını tüm devletlerin dayanışma ihtiyacını zorunlu kılıyor.
Covid-19 ile mücadelenin bir parçası olarak Türkiye ile herhangi bir işbirliğiniz var mı?
Türk hükümetine İran’a tıbbi yardım gönderdiği için teşekkür ediyoruz. Türk hükümetinin emriyle iki ülke arasındaki tüm kara ve hava sınırları kapatıldı. Bu nedenle geri dönmeye çalışan İran ve Türk kamyonlarının sorunları vardı. Ancak birçok Türk kamyonunu işbirliği ile Orta Asya’dan İran’a girdiler ve Türkiye’ye yöneldiler.Ayrıca, Türkiye veya Avrupa ülkeleri, Lübnan, Gürcistan ve Ukrayna’da bulunan İran kamyonları, Türkiye topraklarından İran’a geri dönebildi.
Ne yazık ki, ikili ticaret süreci yavaşladı ve iki taraf iki ülke arasında ticaretin devamı için bir yol bulmaya çalışıyor.
İran’ın Covid-19 ile mücadelesinde diğer ülkelerden ve uluslararası toplumun geri kalanından yeterli destek alıyor musunuz?
Bu krizde İran, başta Çin olmak üzere etkilenen ülkelerle birlikte durdu, birçok ülke İran halkını farklı şekillerde destekledi. Bu destekleri, dayanışmayı ve başkalarının yardımlarını asla unutmayacağız. Tabii ki, insanlığa karşı suç olan ABD’nin tek taraflı yaptırımları, korona virüse karşı tıbbi ekipman ve malzemeler gönderilmesi için ciddi bir sorunlar yarattı.
Koşullar tüm toplantıları, halk kutlamalarını, camileri, okulları ve üniversiteleri, kültürel ve spor etkinliklerini ve hatta birçok işletmenin kapatılmasını gerektirdiği halde, ABD hükümeti baskı, tehdit ve yaptırımları kaldırmadı. Siyasi kazanç için sıradan insanların acılarını bir araç olarak kötüye kullanıyorlar. Yaptırımlar ve baskı büyük İran ulusuna karşı hiçbir zaman başarılı olmamıştır ve gelecekte de olmayacaktır. Bu salgınlarla etkili bir şekilde başa çıkmanın ana ve nihai yolu, uluslararası ve bölgesel sinerji, işbirliği ve dayanışmadır.