İran'dan Suriye'ye radar sistemi desteği

İşte dünyada günün öne çıkan manşetleri:

THE WALL STREET JOURNAL: İran'dan Suriye'ye radar desteği

İsrailli ve ABD'li askeri yetkililer, İran'ın Suriye'ye gelişmiş bir radar sistemi gönderdiğini, bu sistemin İsrail'in İran'ın nükleer tesislerine yapacağı muhtemel bir sürpriz saldırı kabiliyetini azalttığını belirtti.

İki ülkenin işbirliğinin hedefinin İsrail'in bölgedeki askeri varlığının zayıflatılması olduğu ifade edildi.

Radar, İsrail hava kuvvetlerinin Suriye üzerine yapacağı uçuşların da erken fark edilmesine izin verecek. Bu yeni donanımın aynı zamanda Hizbullah'ın da işine yarayacağına inanılıyor.

Suriye'nin radarı kullanarak elde ettiği bilgileri Hizbullah'a sunması durumunda, Hizbullah'ın füzelerinin isabet kabiliyetinin artacağı belirtildi. ABD'li ve İsrailli yetkililer 2006'daki İkinci Lübnan Savaşı'ndan bu yana Hizbullah'ın savunma kapasitesini büyük oranda artırdığını ifade etti.

Bu arada Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Türkiye ve Brezilya'nın İran'a yönelik diplomatik girişimlerine destek verdiğini açıkladı. AFP haber ajansının bildirdiğine göre Esad, Brezilya-Türkiye anlaşmasını her türlü barışçıl çözüm için "hayati" olarak nitelendirdi.

Esad'ın bu yorumları Latin Amerika gezisinin ilk ayağında Brezilyalı meslektaşı Lula da Silva'yla görüşmesinin ardından geldi.

THE TIMES: Asil Nadir: İngiltere mahkemesine çıkarsam, ev hapsini kabul ederim

Bir zamanların en zengin işadamlarından Kıbrıslı Asil Nadir, davasının İngiliz mahkemelerinde görülmesi karşılığında Londra'da ev hapsinde yaşama teklifinde bulundu.

The Times'a bir röportaj veren Nadir, 1993 yılında milyonlarca sterlinlik sahtecilik davasıyla yüzleşmemek üzere 1993 yılında İngiltere'den kaçmıştı. Nadir, normal koşullarda terörle mücadele davalarının mahkûmlarına verilen sokağa çıkma yasağı ve elektronik kelepçe takma gibi cezaları kabul edeceğini söyledi.

"Kendi evimde özgür olup, kendi avukatlarımla çalışabildikten sonra kelepçe takmak benim için sorun değil" diyen 69 yaşındaki Nadir şu an İngiltere'yle iade anlaşması olmayan KKTC'de yaşıyor.

Polly Peck imparatorluğunun eski patronu tek dileğinin geri dönmek olduğunu söyledi ve ekledi: "Ama masum olduğumu bile bile gelip hapse atılmak istemiyorum."

Nadir KKTC'de yaşıyor olması, kendisini İngiltere'ye getirmek için gösterilen çabaların önünde bir engel yaratıyor.

BBC: ABD Afganistan'a yardımların 4 milyar dolarını kesiyor

ABD'de yapılan oylamada, yolsuzluk iddialarının ardından Afgan hükümetine gönderilen yardımlarda 4 milyar dolarlık kesintiye gidilmesine karar verildi.

Oylama, Wall Street Journal'ın Kabil havaalanından geçtiğimiz yıllarda büyük miktarlarda nakit paranın yurtdışına kaçırıldığı yönündeki haberinin ardından yapıldı.

Kesintiler askeri operasyonları ve insani yardımları etkilemeyecek ancak kararı eleştirenler bu hamlenin ülkedeki önemli altyapı projelerini tehdit etmesinden endişe ediyor.

Bu arada Afganistan'daki ABD güçlerinin yeni komutanı General David Petraeus, ABD'nin NATO müttefiklerine bir brifing vermek için Brüksel'e doğru yola çıktı. Petraeus daha sonra Afganistan'a geçerek yeni görevine başlayacak.

THE GUARDIAN/DAILY TELEGRAPH: Blair'e bir yandan barış ödülü, bir yandan savaş suçlaması

İngiltere'nin eski Başbakanı Tony Blair 1997-2007 yılları arasındaki görev süresinde Kuzey İrlanda ve Kosova'da, görevini tamamladıktan sonra da Ortadoğu'da barışa yaptığı katkılardan dolayı 100 bin dolarlık Liberty Medal ödülüne layık görüldü.

Philadelphia Ulusal Anayasa Merkezi tarafından verilen ödülü duyuran Philadelphia Valisi Michael Nutter, Blair'in "İngiltere Başbakanı olarak Kuzey İrlanda'da uzun yıllar sağlanamayan barış için gösterdiği yılmaz çabaları ve Ortadoğu barış sürecindeki kararlılığını" övdü.

Blair ödülün gelirini, kendisine ait iki hayır kurumu olan Tony Blair İnanç Vakfı'na ve Tony Blair Afrika Yönetim Girişimi'ne bağışlayacağını açıkladı.

Öte yandan Daily Telegraph'ın ele geçirdiği çok gizli hükümet belgeleri Blair'in kendisine Irak Savaşı'yla ilgili olarak BM kararını beklemesi gerektiği iletildiğinde buna tepki gösterdiğini ortaya koydu.

Mart 2003 işgalinden altı hafta önce yazılan bir notta, Blair, Adalet Bakanı Lord Goldsmith'ten gelen uyarı "Anlamıyorum ben bunu" diyerek bir kenara ittiği belirtildi. Notun en üstünde bir Başbakanlık danışmanının el yazısıyla "Bu konuda tavsiye istemediğimizi özellikle belirttik" yazdığına dikkat çekildi.

Bu belge dönemin hükümetinin gizli belge statüsüne aldığı ve Lord Goldsmith'in işgalin yasal olmadığını Blair'e ilettiği bir dizi belgenin sonuncusu oldu.

MARKETWATCH: DTÖ'den Airbus kararı: AB'nin verdiği sübvansiyonlar yasal değil

Dünya Ticaret Örgütü Çarşamba günü aldığı kararla Avrupa Birliği'nin Airbus'a maliyetleri düşürüp Boeing'in pazar payından çalması için verdiği ucuz kredilerin yasadışı olduğuna karar verdi.

Chicago merkezli uçak üreticisi Boeing için bu karar bir zafer niteliğinde oldu. Boeing daha önce son serisi 787 Dreamliner'a rakip olarak üretilecek A350XWB için benzer kredilerin kullanılacak olmasını engellemeye çalışmıştı.

Teal Group analisti Richard Aboulafia, DTÖ'nin kararını desteklerken, "Bu bize DTÖ'nin çalıştığını ve hava araçları endüstrisini anladığını gösteriyor" dedi. Aboulafia, kararın uygulamaya konmasının zaman alacağını ancak yine de bir çerçeve oluşturduğunu ve ABD'nin duruşunu desteklediğini söyledi.

Havacılık endüstrisi Boeing ve Airbus'ın baskısı altında ancak Brezilya, Kanada ve Çin'den de sektöre giriş yapmaya çalışan şirketler bulunuyor. DTÖ'nün bu kararının sektörde dengeleri değiştirebileceği yorumu yapılıyor.

CNN: On birinci Rus ajan Kıbrıs'ta kayboldu

Polis sözcüsünün CNN'e yaptığı açıklamaya göre ABD'de yakalanan Rus ajan ağıyla bağlantılı olarak Kıbrıs'ta tutuklanan ve kefaletle serbest bırakılan kişi kayıplara karıştı.

Yetkililer Larnaka'da tutuklanan 55 yaşındaki Robert Christopher Metsos'un serbest bırakıldıktan sonra her gece polis merkezine gitmesi gerektiğini söyledi. Çarşamba gecesi ortalıkta görünmeyen Metsos, şu an polis tarafından aranıyor.