Güncelleme Tarihi:
Zeynep Gürcanlı YAZIYOR |
İRANLILAR “MEŞRUİYET” PEŞİNDE
İranlı yetkililerin yaptığı “şok arabuluculuk” teklifi Ankara’da Türk diplomatlar arasında da, nükleer programı nedeniyle tüm dünyada giderek yalnızlaşan Tahran yönetiminin, “meşruiyet” arayışı olarak yorumlandı.
HERKES BİRBİRİNE “ARABULUCU”
Türkiye’nin İsrail ve Suriye arasındaki dolaylı görüşmelerde “kolaylaştırıcı” rol üstlenmesi, ayrıca İran’ın nükleer programı konusunda da benzer bir role soyunması üzerine, bölgesel sorunları çözmek için “arabulucuk-kolaylaştırıcılık” yapmak, adeta “moda” haline geldi.
İran Dışişleri Bakanı Mottaki, Ankara’ya geçen ay yaptığı ziyaret sırasında, Bakan Ali Babacan’la görüşmesinden çıkar çıkmaz, daha Tahran’a bile dönmeden, İran’ın Ankara Büyükelçiliğinden Ermenistan’ı aramış, Ermeni Dışişleri Bakanı Nalbantyan’a “sizin Türkiye ile sorunlarınızı çözmenize yardımcı olabiliriz” önerisini getirmişti. Aynı öneriyi Türk yetkililere de yapan Mottaki’ye bu konuda Ankara, “biz zaten Ermenistan’la görüşüyoruz” yanıtını verip, İran’ın “kolaylaştırıcılık” rolü önerisi diplomatik bir dille reddedilmişti.
Son olarak da Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, İran’ın nükleer sorununu çözmek konusunda benzer bir role soyundu. Esad, hafta sonunda Tahran’a giderek İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ile görüştü. Görüşmeden sonra yaptığı açıklamada da, nükleer sorununun çözümü için “kolaylaştırıcı rol oynayabileceğini”, bu konuda kendisine Fransa’dan bir talep geldiğini açıkladı.