İran'a haksızlık yapılıyor

Güncelleme Tarihi:

İrana haksızlık yapılıyor
Oluşturulma Tarihi: Eylül 27, 2009 11:15

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, nükleer silah konusu ile ilgili olarak İran'a haksızlık yapıldığını belirterek, "bu nükleer silahın bulunduğu başka ülkeler var, niye bunlar konuşulmuyor, bunların da konuşulması lazım" dedi.

Haberin Devamı

Başbakan Erdoğan, ABD temaslarıyla ilgili olarak The Plaza Oteli'nde  düzenlediği basın toplantısında basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Obama resepsiyon verdi / Fotogaleri

OBAMA İLE NE KONUŞTULAR?

Erdoğan, “ABD Başkanı Obama ile yaptığınız görüşmede neler konuşuldu?  Demokratik açılım gündeme geldi mi?” sorusuna şu yanıtı verdi:

"Ermenistan'la ilgili devam  eden görüşmelerle ilgili kısa bir karşılıklı değerlendirmemiz oldu. Bölgesel  konuları, başta Ortadoğu olmak üzere görüşme imkanımız oldu. Bunların içinde  Irak, malum en önemli konu.

Bir diğer konu; bundan önceki hükümetle müşterek bir kararımız olmuştu.  Terör örgütüne karşı bir kararımız olmuştu. Terör örgütüne karşı ortak düşman  ilan etme olayı ve bu sürecin devamına yönelik görüşmelerimiz olmuştu. Aynı  şekilde Ermenistan ile ilişkiler noktasında, azınlıklar da bunun içinde. Buna  yönelik olarak bir fikir alışverişimiz de oldu. Bundan sonraki sürece yönelik  olarak da ağırlıklı olarak Türkiye-ABD ilişkilerinde özellikle bulunduğumuz  bölgede, Türkiye'nin üzerindeki yükün her zaman için çok daha ağır olduğu ortada.  Bu konularda da özellikle Filistin-İsrail arasındaki sorunlarda Irak, Suriye  arasındaki sıkıntılar da rol alabileceğimiz ortada. Bunları da kendilerine ifade  ettik. Ağırlıklı olarak görüşme bu çerçevede gitti.”

Haberin Devamı

İRAN İLE İLGİLİ ARABULUCULUK TEKLİFİ GELDİ Mİ?

Başbakan Erdoğan, “İran'ın nükleer çalışmalarıyla ilgili bir  arabuluculuk teklifi oldu mu?” sorusu üzerine şunları söyledi:

“Şu ana kadar bize herhangi bir teklif söz konusu değil. Ancak 1 Ekim'de  Solana ile aynı şekilde İran'dan Celili, bir araya gelme durumları var. Bu  konuyla ilgili yine Türkiye'nin girişimiyle bu bir araya geliş gerçekleşti. Şimdi  bir araya gelecekler ve bu bir araya gelme konusunda atılan bir adım var. Bundan  sonraki süreçte Türkiye'den herhangi bir şey talep edilirse bu konuyla ilgili biz  her zaman hazırız diyoruz. Bunu söylüyoruz. Benim Ekim ayı içinde, sonuna doğru  bir Tahran seyahatim söz konusu... Bu seyahatte de bölgenin sorunlarını müzakere  edeceğimiz gibi bunları da görüşeceğiz.

Haberin Devamı

Sayın Ahmedinejad'ın yaptığı açıklamalar bir nükleer silaha yönelik  değil, barışçıl amaçlı zenginleştirmeye yönelik. Ve bunun da Uluslararası Atom  Enerjisi Kurumu'na bildirildiği yönünde açıklamaları var. Bunlar da bütün  ortadayken, dünya bunu nasıl değerlendirir bilemem ama dediğiniz gibi, bakıyorum, uluslararası medya sürekli İran'ı bu konuda konuşuyor. Aslında çok daha farklı  konuşulacak konular var diye de düşünüyorum. Çünkü konuşanlar hepsi de kendilerinde nükleer silah olanlar.

Biz Ortadoğu'da  nükleer silaha tamamen karşıyız. İstemiyoruz böyle bir  şeyi. Ortadoğu'da da nükleer silahı olan ülke var, örneğin İsrail. Bir fark var,  İsrail UAEK'ya üye değil, İran üye... Kaldı ki Gazze'de fosfor bombaları  kullanıldı. Bu ne? Kitle imha silahı. Bunun neticesinde 1400 kadın, çocuk orada  öldü, 5000 yaralı. Bunlar hiç masaya gelmiyor. Bunlarla ilgili hazırlanmış  raporlar varsa bunlar gündeme gelmiyor. Şahsen, sorumluluk mevkinde olan bir  insan olarak rahatsız ediyor. Niçin bunlar masada yok, niçin bunlar konuşulmuyor?  Yatıyoruz kalkıyoruz İran... Yani daha adil olmamız lazım. Dürüst davranmamız  lazım. Eğer küresel barışı istiyorsak.”

Haberin Devamı

SALDIRI ÇOK ÇOK YANLIŞ OLUR

Erdoğan şu sıralar ABD medyasında gündemde olan  “İran'ın nükleer tesislerine saldırmak gibi bir konunun gündemde olup  olmayacağına, “İran'a karşı böyle bir çılgınlığın” yapılıp yapılmayacağına  yönelik bir soru üzerine şunları söyledi:

"Biz böyle bir şeyi bölgede temenni etmeyiz, yani bu çok çok yanlış bir  şey olur, yani bundan bu çılgınlığa teşebbüs edenler salt olarak zarar görmez.  Bakın Irak'la ilgili süreci yaşıyoruz, bunun bize ders olması lazım, yani şimdi  sormak gerekir, kendi kendimize soralım yani Irak'ta neyi hallettik: Şu anda bir  ülke bir medeniyet bana göre çöktü, milyonu aşkın insan öldü. Şimdi aslında bir  Irak medeniyeti Irak'taki bu medeniyeti yeniden inşa etmek acaba bizim kaç  yılımızı alır, veya yeniden inşa edebilir miyiz, veya oradaki medeniyet artık  çöken medeniyetler arasında mı yer alır. Amerika'nın belki de finans krizinin  içerisinde Irak'taki yaptığı harcamalar ona neden olmuş olabilir, tabii  bilemiyoruz resmi rakam nedir, ne kadar para harcanmıştır? Amerika'nın da orada  kayıpları var, ha nedir Saddam rejimi yıkılmıştır olan budur. Şimdi yeni bir  demokratik düzenin kurulmasına yönelik çalışmalar yapılıyor, temennimiz odur ki  toprak bütünlüğüne saygılı bir yapı orada meydana gelsin.

Haberin Devamı

BANA HAKSIZLIK VAR GİBİ GELİYOR

Ama daha bu bir yere oturmadan böyle bir şeyi çözemeyen Dünya şimdi İran üzerinde devamlı böyle bir şeyi  düşünüyor, tek bahanesi nükleer silah. Tamam da  bu nükleer silahın bulunduğu başka ülkeler var, niye bunlar konuşulmuyor,  bunların da konuşulması lazım. Yani burada bir haksızlık var gibi geliyor bana,  hepsi konuşulsun ve kimde varsa nükleer silah hepsi bu konuyla ilgili adımlarını  atsın. Çünkü bir şeyin tesirinin olabilmesi için önce onu kendinizin yapmaması  lazım, eğer kendiniz bunu yapıyorsanız bunun karşı tarafa tesiri olmaz, yapılan  harcamalar da ne o nükleer silah yatırımını yapana bir şey kazandırıyor, ne de o  korkuyu verdikleri topluma.”

Haberin Devamı

TEZKERE 1 YIL DAHA UZATILACAK

Erdoğan, hükümete sınır ötesi operasyon için yetki verilmesini öngören  tezkere ile ilgili sorulan soruya da “ilk Bakanlar Kurulu Toplantısında tezkere  konusunu görüşüp hemen Parlamento'ya sevk edeceğiz. Bu konuda gazetelerde çıkan  olumsuz haberler kesinlikle yanlıştır. Biz tekrar bir yıl daha uzatılmasından  yanayız. Bunuda bilmenizi istiyoruz” yanıtını verdi.

Erdoğan, demokratik açılımla ilgili olarak,  “Bu sadece Kürt kökenli vatandaşların sorunlarını kapsayan bir açılım değil.  Başta terör sorunu olmak üzere... Şu anda Alevi çalıştayları yapıyoruz, aynı  şekilde Ermenistan'la ilişkilerimiz bu konunu içinde, azınlıklarla ilgili konular  bunun içinde. İşsizlik bunun içinde”' dedi.

DEMOKRATİK AÇILIMA HALKIN İLGİSİ YÜKSEK

Başbakan Erdoğan demokratik açılım konusuyla ilgili olarak şu  değerlendirmeyi yaptı:

 “Demokratik açılımla ilgili konuda, muhalefet, adı üzerinde muhalefet  görevini yapacak, şu anda yaptığı da o... Biz İçişleri Bakanımızı bu işin  koordinasyonu ile görevlendirdik. İçişleri Bakanımız, yüzde 1'in üzerinde oy alan  partilerden randevu talep etti. CHP bu yazıya cevap vermedi. MHP, bu yazıya  olumsuz cevabını verdi. CHP ise sözlü olarak olumsuz cevap verdi.

Diğer olumlu cevap alınan partilere ziyaretler yapıldı, onların  kanaatlerini aldı. Yazılı görsel medya ile görüşmeler oldu, akademisyenlerle görüşmeler yapıldı, sivil toplum örgütleri ile görüşmeler yapıldı. Bu sürecin  muhatabı olarak milleti gördüğümüz için parlamentonun açılışı ile milletimizin  vekillerine parlamentoda bunu götüreceğiz, çalışmalarımız tabii netleşmiş olacak  ve bu çalışmaları orada parlamentoda açacağız, konuşacağız, anlatacağız. Bir  genel görüşme mi olur daha farklı mı olur, bunları da orada gündeme getireceğiz.  Ondan sonraki süreç, bu demokratik açılımla ilgili adımımızı tüm Türkiye'ye  anlatmak olacak. Başta şahsım olarak, bakan, milletvekili, teşkilatımız dolaşıp  anlatacağız, halkımızı bu konuda bilgilendireceğiz.

Bu demokratik açılım neyi gerektiriyor denildiği zaman, içinde bir çok  başlıklar var. Bu sadece Kürt kökenli vatandaşların sorunlarını kapsayan bir  açılım değil. Başta terör sorunu olmak üzere... Şu anda Alevi çalıştayları  yapıyoruz, aynı şekilde Ermenistan'la ilişkilerimiz bu konunu içinde,  azınlıklarla ilgili konular bunun içinde. İşsizlik bunun içinde. Birçok sorun  alanlarını burada tespit ediyoruz ve bunların üzerinde çalışarak bunları minimize  etmenin gayreti içinde olacağız. Bu şekilde de halkımıza bu süreci mal etmeye  gayret edeceğiz. Şu anda yaptırdığımız kamuoyu yoklamalarında halkımızın ilgisi  gayet iyi.

“EN AZ ÜÇ DİYORUM...”

“Yapılan bir araştırmada Türkiye'nin nüfusunun 2050 yılında 98 milyon  olacağı belirtiliyor” sözleri üzerine Erdoğan, şöyle devam etti:

“İnşallah, ne kadar olursa Türkiye ekonomisi o kadar güçlenir. Benim  düşüncem ben 3 söyledim, en az üç diyorum. Nüfusunuz ne kadar fazla olursa o  kadar güçlü olursunuz. Bunu unutmayın, şu anda dünyada dikkat edin, kimse  Hindistan'ı gündeme getirmiyordu, Çin'i gündeme getirmiyordu. Bakın Çin,  Hindistan şu anda nereye sıçradı ve şu anda dünya gündeminde belirleyici iki  önemli ülke konumuna geldi. Aynı şekilde bir Japonya'nın durumuna bakın.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!