Güncelleme Tarihi:
Alaaddin'e göre, Irak'taki ekonomik gelişmeler en çok İran'ın canını sıkyor. Bu da Tahran'ın son dönemde bölgeye düzenlediği sınır ötesi operasyonlarda kendini gösteriyor.
İşte Alaaddin'in makalesi:
"İran geçtiğimiz ay boyunca Irak sınırını topa tuttu. Bu saldırıların görünürdeki hedefi, İran merkezli Kürt militan hareketi olan PJAK. Ancak Kürt kaynaklarına göre, uzun dönem mevcudiyet sağlamak için sınır ötesine askeri güç gönderme ve buralarda üsler kurma kararı, İran’ın Kürtlerin yoğunlukta olduğu bölgede uzun vadeli fiziksel varlığını sağlama yönünde geniş çaplı stratejisinin parçası olabilir.
Sınır ötesi operasyonlar, komşu ülkelerin Irak’ın siyasi aktörlerine örtülü bir mesaj göndermek için kullandıkları pratik bir yöntem. Sınır ötesi operasyonlar, özellikle ABD askerlerinin geri çekildiği dönemde, yerel liderlere elde edebilecekleri başarının sınırlarını hatırlatmayı amaçlıyor.
Türkiye bu operasyonları en sık düzenleyen ülkelerden bir tanesi ancak son yıllarda bu operasyonların sayısı ciddi anlamda azaldı. Öte yandan geçtiğimiz Aralık ayında, Irak’ın önde gelen uluslararası enerji şirketlerine yedi petrol sahasını işletme hakkını vermesinden birkaç gün sonra, İran Irak’ın güneyine bir operasyon düzenledi. Bu operasyon Irak’ın yatırımcıları İran’dan uzaklaştırıp Bağdat’a çekme potansiyeli olan enerji sektörüne bir cevap olabilir.
İRAN ENDİŞELİ
Tahran, herhangi bir Kürt grubun, Mart ayında yapılan seçimleri az bir farkla kazanan İran karşıtı Irak Ulusal Hareketi’yle bir koalisyon oluşturma girişiminden endişe duyacaktır. Kuzey Irak’taki Kürt bölgesi uluslararası yatırımcıları çekmeye devam ederken, Mesut Barzani’nin geçtiğimiz günlerde Türkiye’ye düzenlediği ziyaret komşu ülkelerle ilişkilerin düzeldiğinin sinyalini verdi.
Yakın zamanda tamamlanan ve bölgenin cazibesini daha da artıran Erbil Uluslararası Havaalanı ise gelecekte uygulamaya konacak güvenlikle ilgili, siyasi ve ekonomik planların merkezinde yer alıyor. İran ise, eski bir askeri üs olan havaalanının sadece bölge için değil, ABD ve İsrail gibi düşmanları için de stratejik önem taşıyabileceğinin farkında.
Coğrafi açıdan, havaalanı sivil amaçlar dışındaki kullanım için İran’a çok yakın bulunuyor. Savunmasız ve sözde müttefikleri tarafından desteklenmesi beklenmeyen Kürt bölgesi, İran’ın havaalanını kapatması için gerekli imkânı sunuyor olabilir.
Irak’ın İran bombardımanlarını durdurabilmesi için yapabilecek hiçbir şeyi yok. Irak hükümeti ve Barzani’nin tepkilerine ve Irak ordusundaki Kürtlere verdikleri desteğe rağmen, İran operasyonlarını aralıksız olarak ve zarar görmeden sürdürerek, ABD’ye ve Kürtlere elindeki gücü hatırlatabilir.
IRAK SAVAŞI KALDIRAMAZ
Eskiden sahip olduğu askeri güçten uzak olan Irak, Batı ülkelerinin desteği olmadan komşularıyla savaşı göze alamaz. Örneğin Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü’nün rakamlarına göre, Irak’ın elindeki 578 bin kişilik güvenlik personelinin yarısından fazlası iç güvenlik meselelerinde yer almak için eğitilmiş polisten oluşuyor. Buna ek olarak orduda 200 bin, donanmada 2 bin, hava kuvvetlerinde ise 3 bin Irak askeri var.
Diğer yandan 350 bin göreve hazır askeri bulunan İran, 125 bin denizci ve 18 bin hava kuvvetleri personeline sahip. Bu güce destek olarak ayrıca 125 bin kişilik seçkin askerlerden oluşan Devrim Muhafızları ve 350 bin kişilik yedek personel bulunuyor. Irak’ı dize getirecek güce sahip diğer ülkeler ise Türkiye, Suriye ve Suudi Arabistan.
Bu ülkelerin hiçbirinin Irak’ta top yekûn savaş sürdürmeleri elbette mümkün değil. Ancak ülkenin güçlü, demokratik bir bölgesel oyuncu olmasından endişe eden komşuları, Irak’ın zayıf ve bölünmüş olarak kalmasını sağlamak için sınır ötesi operasyonları sürdürebilir."