Güncelleme Tarihi:
ABD’nin Ankara Büyükelçisi Frank Ricciardone, Türkiye ile ABD’nin, Suriyeli sığınmacılara “Suriye içinde yardım ulaştırmak için”, uzmanlar düzeyinde çalışıldığını söyledi. Büyükelçi ayrıca, İran’ın Suriye’ye silah verdiğini, bu silahların da Esad tarafından PKK’ya gönderildiğini söyledi .
Ricciardone’nin bir grup Türk gazeteciyle yaptığı sohbetteki mesajları şöyle;
· İRAN SURİYE’YE SİLAH VERİYOR- İran’a ve oradan da Suriye’ye silah girişini engellemeye çalışıyoruz. Anlık istihbaratı paylaşıyoruz. Türkiye bu konuda çok iyi işbirliği yaptı. Aynı işbirliği’ni Irak hükümetinden de bekliyoruz.
· SURİYE’YE GİREN SİLAHLAR, PKK’YA GİDİYOR- Suriye’ye silah girdiğinde, bu silahlar PKK’ya da gidiyor. Suriye’deki rejim eline geçen silahları, kendisini destekleyenlerle de paylaşıyor. Biliyoruz ki Suriye rejimi PKK’yı destekliyor. Esad rejimi hep PKK'y destekledi.Baba Esad Öcalan’ı topralarında barındıyordu. Şimdi oğul Esad’ın da PKK’ya destekliyor.
· SIĞINMACILARIN SURİYE’DE KARŞILANMASINA ÇALIŞIYORUZ- Türkiye, bir önceki mülteci akınında, Irak’tan gelen mültecilere kendi sınırlarında yarımcı olmuştu. Şimdi Suriye halkının kendi sınırları içinde, nasıl güvende olacaklarını, su, gıda, iletişim ihtiyaçlarının nasıl karşılanacağını konuşuyoruz. Türkiye ile çalışmalarımızda insani yardım ile kısıtlı değiliz. Askeri görevlilerimiz de birbirleriyle konuşuyorlar. Suriye'deki kimyasal silahlardan kurtulmak için ne yapabiliriz? Kapasitemiz ne? Onu karşılaştırıyoruz. Hukuk meseleleri nelerdir? Onu görüşüyoruz.
· TAMPON BÖLGEYİ KONUŞMAMIZ, YAPACAĞIMIZ ANLAMINA GELMEZ- Tampon böge ya da uçuşa yasak bölge gibi konuları kavramsal olarak konuşması kolay, ancak bunları gerçekleştirmek zor. Sadece hukuki değil ciddi pratik engeller de var.Uzmanlarımız tedbir planlarını konuşuyor. Ancak uçuşa yasak bölge kararı alınmadı. Suriye içinde insani yardım için bir tampon bölge oluşturulması için kaç sığınmacının ülkeyi terkedeceğine dair sihirli bir sayı yok. Tampon bölge konusunda Libya ile karşılaştırmalar yapılıyor. Ama bunlar farklı. Libya’da muhalefet kendi kontrolünde bazı alanlar kurabilmişti. Ayrıca BM Güvenlik güçlü bir Libya kararı. Bunlar Suriye’de yok
· ASKERİ ÇÖZÜME BAŞVURMAK İSTEMİYORUZ AMA...- Askeri çözümlere başvurmak istemiyoruz. Bu son çare olmalı. Türkler de aynı düşünüyor.Ancak halkın öfkesini de hissediyorsunuz .Suriye hükümetinin kendi halkını öldürdüğünü izleyip bu bizi ilgilendirmez diyemiyoruz. O yüzden Suriye halkına yardım için bir yol bulmalıyız. BM planını denedik işe yaramadı. Halklarımız bizden birşeyler yapmamızı istiyor. Öte yandan kimse bizim askerlerimizi göndermemizi de istemiyor yabancı bir savaşa.
· MEZHEP POLİTİKASI ŞEYTANİ-Türkiye ile ABD şu konuda aynı görüşte; mezhepsel içgüdüler ve gerilimler siyasi olarak kullanılmamalı. Bunu yapmak şeytani.Suriye’nin mezhep ya da etnik olarak bölünmesine, hem Türkiye, hem de biz karşıyız.
· HÜSEYİN AYGÜN İÇİN DUA EDİYORUM- CHP Milletvekili Aygün’ün kaçırılmasını şiddetle kınıyoruz. Olay beni çok etkiledi. Aynen Türkler gibi tepki verdim. Aygün'ün güvenli biçimde serbet bırakılmasını istiyor ve dua ediyorum . Milletvekilinin kaçırılması aptalca. Bu, ne Türk halkının, ne de Kürt halkının, hiç kimsenin çıkarına olmayacak.
· TAM MÜZAKERELER İYİ GİDİYOR DERKEN...- Tam müzekereler iyi gidiyor derken birileri bir eylem yapıyor, bir kaçırma gerçekleştiriyor. Böylece müzakerelerde geri adım atılmış oluyor. Muhattap kim olmalı? Buna biz karar veremeyiz. Ama siyasi çözüm ulmalı.
· IRAK’A “PKK’YA İZİN VERME” DİYORUZ- Irak’ta hem merkezi hükümete, hem de Kürt yönetimine sınırlarını kontrol etmelerinive PKK’yı engellemelerini söylüyoruz. Sadece PKK’lıların sınırdan Türkiye’ye girişlerini değil, Erbil’den yolculuk etmelerinin, Avrupa’ya, Arap ülkelerine gitmelerini de engellemelerini istiyoruz. Barzani’den PKK ile mücadelede daha iyi sonuçlar bekliyoruz. Şimdiki sonuçlardan memnun değiliz.
· KOBRA HELİKOPTERLERİNİ AYLAR ÖNCE VERİRDİK AMA..”- Üç kobra helikopterini Türkiye’ye verilmesinin önü açık. Türkiye’ye verilmesi için teknik şartlar yerine getirildi. Aylar önce verilebilirdi. Ancak Türkiye’nin bazı ek teknik alepleri ve ücretle ilgili mesele oldu. Teknik konuda ve fiyatla ilgili Türkiye’nin endişelerini giderebilirsek, çok kısa sürede teslim edilebilir.
· DÜŞEN UÇAK KONUSUNDA YENİ BİLGİ YOK- Düşen Türk uçağı konusunda yeni bir bilgim yok. Bizim açımızdan Türkiye’nin iki pilot kaybetmesi acı verici. Bu olayın nasıl olduğu konusunda ise, Suriye uçağı düşürmekle övündü. Uyarı yapılmadan düşürüldü. Bunu kınıyoruz. Ayrıca, bağımsız bir istihbarat bilgimiz yok nasıl ya da nerede düşürüldüğünün yorumunu yapabilecek. Bu konuda hakim ya da juri konusunda değiliz. Türk uzmanlar inceliyor.
· CLİNTON İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ GÜNDEME GETİRDİ- Dışişleri Bakanı Clinton, ifade özgürlüğü konusunu gündeme getirdi. Adalete erişim, ifade ve düşünme özgürlüğü konusundaki endişelerini Türk muhattaplarına iletti. Türkiye ve ifade ve düşünme özgürlüğü geliştirilmelidir. Bu ülkede düşünce suçu olmamalıdır. Kimse söyledikleri ya da düşündükleri nedeniyle demir parmakıklar arkasında olmamalıdır.