Güncelleme Tarihi:
Merkezi Londra'da bulunan Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü, bugün yayınladığı yıllık “Askeri Denge” raporunda, batılı askeri stratejistlerin, yeni silah teknolojilerinin düşmanı gemi ve uçaklardan isabetli biçimde hedef almalarına imkan tanıyacağını ve uzun kara savaşlarından kaçınabileceklerini umduklarına işaret etti.
Raporda, bu beklentilere rağmen batı ordularının genellikle kentlerde karmakarışık çatışmalara girmek ve savaş alanında yeni bir dönem açacağı umut edilen gelişmiş ekipmanın etkisiz olduğu düşmanla savaşmak zorunda kaldıkları belirtildi.
Raporun yayın yönetmeni Christopher Langton, önsözde “Irak, Afganistan ve Çeçenistan karmaşık ortamlarda modern konvansiyonel güçlerin sınırlarını ortaya koydu” diye yazdı.
“21. yüzyılın ilk yıllarının yeni çatışma ortamı, kesinlikle savaş açısından yeni bir dönemi temsil ediyor, ama bu dönem Batılı askeri plancıların beklediği dönem değil” denilen raporda, “bu yeni ortamla yüz yüze gelmenin birçok Batılı askeri gücü yeniden düşünmeye zorladığı” belirtildi.
“Askeri Denge” raporunda, Batılı güçlerin hedefleri bulmak ve doğrudan ateş etmek için elektronik algılayıcıları kullanarak ”ağ-merkezli savaşı” kazanmak yerine, “becerikli ve şartlara uyum sağlayabilen insan” şebekelerine dayanan bir “ağlar savaşı”nın tuzağına düştüğü kaydedildi.
Raporda, İngiltere ve Avustralya özel kuvvetleriyle ABD Deniz Piyadelerinin, El Kaide gibi devlet dışı güçlerin kullandığı ”asimetrik” çatışma dönemine uyum sağlamak için daha küçük operasyon grupları kurduğu belirtildi.
ABD'NİN ATALETİ
Ancak raporda iki nedenle ABD stratejisi ve askeri harcamalarında herhangi bir temel değişiklik olmayacağı ileri sürülerek, ilk olarak Çin gibi ülkelerde daha büyük konvansiyonel orduların kurulmasından duyulan korku ve havayla deniz üstünlüğünü sürdürme isteğinin geldiği belirtildi.
Langton, “Çin ordusu süratle modernleşiyor. Bu, ABD ve Asya-Pasifik bölgesindeki bazı ülkeleri endişelendiren konulardan biri, çünkü Çin Halk Ordusu'nun modernleştirilmesi artık sadece Tavyan'ı hedef almıyor” dedi.
İkinci nedense ABD askeri gücünün kurulmasına yardım eden sanayi gruplarının yaşadığı büyük atalet ve on yıllardır devam eden bir stratejik düşünce tarzını değiştirmenin zaman alacak olması.
Enstitü, batılı konvansiyonel ordular açısından umut verici bir noktanınsa bu orduların hala Tsunami gibi doğal felaketlere karşı harekete geçmede rakipsiz bir yeteneğe sahip olmaları olduğunu belirtti.