iPhone’u ver, sen tuşlu al

MÜSLÜMAN DEĞİL MÜMİN

Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı’nın geçtiğimiz hafta yaptığı operasyon neticesinde kendisini ‘Hızır Aleyhisselam’ olarak da tanıttığı iddia edilen Şaban Özdil ve 8 kişi, ‘Suç işlemek için örgüt kurmak’ ve ‘Nitelikli dolandırıcılık’ suçlarından tutuklanmıştı. Kendisini ‘Müslüman’ değil ‘mümin’ olarak tanımlayan ve namaz ile hac ibadetlerini reddettiği belirtilen Özdil’in faaliyetleri hakkında bilgi veren eski mürit S.Y. şunları anlattı:

İMTİHANDAN GEÇİRİYORMUŞ

“Rafet Efendi denilen kişi sürekli ayetlerle konuşur, sohbete katılanların dini duygularına dokunur, onları sürekli bir şeylerle imtihan ettiğini söylerdi. Teyzem bana Rafet Hoca’nın dediklerine ‘tamam’ dememi, söylediklerini yapmam halinde imtihanlardan geçeceğimi söyledi. Birkaç gün sonra Rafet beni telefonla aradı. Bana ‘Hissettiğime göre sen yüksek şeyler kullanıyormuşsun, mümin lükse kaçmaz, kocadan yüksek kullanmaz’ dedi. Ben de ‘Haklısınız’ dedim. Telefonumun fiyatını sordu. Ben de (Iphone 7 Plus) taksitle 7 bin liraya aldığımı söyledim. Bana ‘Zaten biliyordum, hissetmiştim, gönder’ dedi. Ben de telefonumu Rafet’e gönderdim. Aradan 2-3 ay ay geçmesine rağmen telefonum gelmedi. Teyzeme telefonumun gelmediğini söyledim. O da ‘Telefon gelecek, sabırlı ol, sen böyle mi imtihandan geçiyorsun?’ diye bana kızdı.

TEYZEMLE GERİ GÖNDERDİ

Sonrasında Rafet telefonda bana ‘Mümin lükse kaçmaz, sana bir miktar para gönderiyorum, kendine tuşlu telefon al, bu telefonu da etrafındakilere göster’ dedi. Hatırladığım kadarıyla postane hesabıma 200 lira gönderdi. Parayı çektim. Kendime tuşlu telefon aldım. Sonra ailem durumun farkına vardı ve telefonumu sordular. Artık Rafet’e telefonda kızmaya başladım. Ailemin durumdan haberdar olması halinde işlerin kötüye gideceğini söyledim. Rafet ilk başta telefonu göndermeye yanaşmadı. Ancak sonrasında telefonu teyzem vasıtasıyla bana gönderdi. Bu olaylardan 2 ay kadar sonra kafamda soru işaretleri olmaya başladı. Uzak durmaya başladım, bir daha irtibata geçmedim.”