Güncelleme Tarihi:
Anayasa Mahkemesi (AYM), 199.95 metrekarelik inziva odasının geri verilmesini de içeren patrikhane başvurusunu reddedince, Süryani Katolikler, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) gideceklerini açıkladılar. Cemaat vakıflarının, 1936 beyannamesinde kayıtlı olup devlete geçen bazı mülkleri iade edilmesine karşın, Mardin Süryani Katolik Patrikhanesi’nin özel durumu yeni sorunları beraberinde getirdi. 1895’te hizmete açılan patrikhanenin bir bölümü, 1979’da 15 bin dolar karşılığı Türk Lirası’na kamulaştırıldı ve Hazine’ye devredildi. Patrikhane müzeye dönüştürülürken arkasındaki Meryem Ana Kilisesi ibadet yeri olarak korundu. Ancak 1989’da kadastro uygulamasındaki sınır değerlendirmesinde kiliseye ait 199,95 metrekarelik bölüm de müzeye katıldı. Cemaat vakıflarının iadesi için çıkarılan yasa kamulaştırma, satış ve trampa nedeniyle devlete geçen malları kapsamadığından Süryani Katolikler patrikhaneyi geri alamadı. Mardin Süryani Katolik Kilisesi Vakfı’nın AYM’ye yaptığı başvuruda, kadınların kiliseye girdiği, kilise korosunun giyindiği, ilahilerin okunduğu ve din adamlarının inzivaya çekildikleri 199.95 metrekare alanın kadastro uygulaması sırasında yanlış değerlendirilme sonucu Hazine adına tescil edildiği savunuldu.
AÇIKÇA DAYANAKTAN YOKSUN KARARI
Mahkeme, vakfın, 10 yıllık hak düşürücü süreyi geçirmesini ret gerekçelerinden biri olarak saydı. Mahkeme kararında, “Kadastro çalışması 1988’de kesinleşmiş, başvurucu bu tarihten 23 sene sonra dava açmıştır. Başvurucu geçen 23 sene içinde neden başvuru yollarını kullanmadığına dair bir açıklama da yapmamış. 199.95 metrekarelik alan dini ayin ve törenler için kullanılmakta olup, bu durumda din ve vicdan hürriyeti açısından ihlalin olmadığı açıktır. Başvuru açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez” denildi. 1979’da patrikhaneye el konulurken, Süryani Katolik Kilisesi Vakfı yönetiminin azledileceği tehdidinde bulunulduğu sonraki yıllarda ortaya çıkmıştı. Süryani Katolikler, geçen yıllarda hükümet yetkililerine, patrikhane binasının iadesi sağlanırsa, 1900’lü yılların koşullarında Beyrut’a taşınan merkezi yeniden Türkiye’ye taşımak istediklerini iletmişlerdi.
MOR EFREM MANASTIRI
Mardin Süryani Katolik Kilisesi Vakfı Başkanı Fuat Çöllü, AİHM’ye gideceklerini açıklayarak, “Hukukun Türkiye’de tükendiği noktada ne yapabiliriz?” diye sordu. Mardin’in girişindeki Mor Efrem Manastırı’nın da acil müdahale gerektirdiğini belirten Çöllü, “Burası Mardin’in girişinde, en güzel noktalardan biri. Papazlarımızı, rahibelerimizi yetiştirdiğimiz yer, içler acısı durumda. Tamir etmek, ziyarete açmak istiyoruz. Mülki amirler bile halledemiyorlar. Tapulu mülkümüz, ama içine giremiyoruz. Mardinli İçişleri Bakanımızdan (Muammer Güler) da yardım istiyoruz. Burası ibadet yeri, bunun tartışılacak tarafı da yok” dedi.