Güncelleme Tarihi:
Olay, geçen yıl 23 Ekim'de Yenişehir ilçesi Çiftlikköy Mahallesi'nde meydana geldi. Mersin Üniversitesi (MEÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi'nde teknisyen olan Ersin Karakuş, aynı hastanede intörn doktor olan Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi son sınıf öğrencisi Nida Nur Nergiz'in evinin bulunduğu sokağa gitti. Burada bir süre araçta bekleyen Karakuş, evine doğru yürüyen eski sevgilisi Nergiz'i görünce inip, pompalı tüfekle 6 el ateş etti. Saçmaların isabet ettiği Nergiz, ağır yaralandı. Nida Nur Nergiz, ambulansla Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırıldı. Tedaviye alınan Nergiz'in sağ bacağı, diz üstünden ampute edildi. Olaydan 1 gün sonra yakalanan Karakuş ise tutuklandı.
KARDEŞİNİ ARAYIP, OLAYI İTİRAF ETMİŞ
Ersin Karakuş hakkında 'kadına karşı tasarlayarak nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan 13 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası istemiyle Mersin 7'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Karakuş'un işten çıktıktan sonra evine giden Nergiz'e sokakta tüfekle ateş ettiği belirtilen iddianamede, 'öldürme kastıyla' hareket ettiği ifade edildi. İddianamede, sanığın olaydan sonra intörn doktorun kız kardeşine 'Az önce kardeşini vurdum, kanlar içinde yatıyordu' şeklinde ses kayıtları attığına yer verildi.
'BİR BACAĞINI KAYBETTİ'
Davanın karar duruşması, bugün 7'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmada tedavisi süren Nergiz yer almazken, Karakuş ise tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS aracılığıyla katıldı. Taraf avukatları da salonda hazır bulundu.
MÜTALAA VERİLDİ
Duruşmada, Cumhuriyet savcısı dosyaya ilişkin mütalaasını verdi. Mütalaada sanığın, saplantı düzeydeki bir ilişkiyi kabul etmemesi sonucu hayati fonksiyonları tehlikeye sokacak şekilde ‘kadına karşı tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan cezalandırılması talep edildi. Mütalaada ayrıca sanığın indirimiz en üstten cezalandırılması istendi.
"BEN SUÇSUZUM BANA CEZA VERMEYİN DEMİYORUM"
Avukatların talebi karşısında söz verilen sanık Ersin Karakuş, eylemi tasarlamadığını öne sürdü. Olayın gerçekleştiği tarihte kendisinin bir devlet memuru olduğunu, ayrıca Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümünde okuduğunu ifade eden Karakuş, aynı zamanda da iki kız öğrenciye burs verdiğini iddia ederek, "Bu fıtratta yaşayan insanı nasıl bu hale getirdiniz" diye konuştu.
Müşteki Nida Nur Nergiz ile arkadaş oldukları dönemde aldatıldığını savunan Karakuş, "Ben suçsuzum bana ceza vermeyin demiyorum. Orada kamera olduğunu biliyorum. Eğer tasarlasam kamera önünde bu eylemi niye yapayım? Kamera olmayan yerde bu eylemi yapar kaçardım. Evime ve iş yerime yakın olduğu için orası sürekli kullandığım yol. Benim orada olmam kadar doğal bir şey yok. Gerçekten öldürme kastım olsa neden ayaklarına ateş edeyim" dedi.
Mütalaa karşısında savunması sorulan sanık avukatı Şaban Bal ise müvekkilinin delil karartma ve kaçma şüphesi olmadığını, kendi isteğiyle eyleme son verdiğini, haksız tahrik konusunun anlaşılabilmesi için de maddi konuları mahkemeye taşıdıklarını belirterek, Ersin Karakuş'un beraatını talep etti.
"YAPTIĞIM EYLEMİN HAKLILIK PAYI YOK"
Karar öncesi son sözü sorulan Ersin Karakuş, "Tasarlama söz konusu değildir. Tasarlasam öldürür ve kaçardım. Nida'ya gerçekten zarar vermek istemezdim. Nida ve ailesi beni o kadar zorladılar ki, ayaklarına ateş ettim. Yaptığım eylemin haklılık payı yok. Böyle bir şeyin haklılığını savunamam ama beni bu duruma getiren Nida ve ailesi" diye konuştu.
Müşteki avukatı Uğur Köksal'ın, 'sağ boyun bölgesinde çok fazla ateşli silah giriş çıkış var' şeklinde beyanına ekleme yapması üzerine Karakuş, "Ben boyun bölgesine ve baş bölgesine atış yapmadım. Büyük ihtimalle yerden sekmiş saçmalar olabilir" şeklinde konuştu.
KARAR ALKIŞLA KARŞILANDI
Verilen aranın ardından mahkeme heyeti, sanığı 'kadına karşı tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan 19 yıl hapse çarptırırken, tutukluluk halinin devamına karar verdi ve cezada takdiri indirim uygulamadı.