Güncelleme Tarihi:
İNTERNET BAĞIMLILIĞININ ETKİLERİ |
• Asosyallik, iletişim kuramama • İnternet olmayınca öfke nöbetleri, saldırganlık • Obezite, boyun düzleşmesi, kuru göz, fıtık • İş ya da okulu bırakma, kişisel bakımından uzaklaşma, yakın ilişkilerin bozulması |
- Ramazan Konkan (RK) : Temel faktör internetin varlığından çok yokluğu. Yani kullanıcı interneti hayatından çektiğiniz zaman belki biraz zorlanır ama bu bağımlı olan kişi için bu yaşamsal önemdedir. Dolayısıyla varlığından çok yokluğuna karşı duyulan hissiyat en temel göstergedir.
Yani ben internet yokken “Tüh be, şimdi ben havale yapmak için dışarı mı çıkacağım” diyorum, bağımlıya ne oluyor?
- RK: Öfkeleniyor ve çok sıkıntı duyuyor. Mesela alkol bağımlısı bir insanın alkolsüz dönemindeki gibi öfke nöbetleri oluyor. Bu özellikle çocuklarda oluyor. Yetişkinler çocukların bağlantılarını engelledikleri zaman çocukta öfke nöbetleri, saldırganlık, etrafındakilere zarar vermek gibi sıkıntılar meydana geliyor. Önemli bir yoksunluk hissi…
ÖZEL BİRİM, BİR İHTİYAÇTAN DOĞDU
İnternet Bağımlılığı Tedavi Merkezi’nin oluşumu hakkında biraz bilgi verebilir misiniz?
- RK : Yakın zamanda oluşmuş bir birim. Daha öncesinde bu tip hastalar, daha çok ergen ve genç erişkin polikliniğine geliyordu. Ama bunların hep bir araya gelip bir bilgi birikimi oluştursun istedik. Özelleştirilmiş bir poliklinik buna yarıyor.
Ne kadar başvuru alıyorsunuz?
- RK: İnternet bağımlılığı kavram olarak henüz tanınmış bir şey değil. Belki bu yüzden bu kadar ilgi çekiyor. Bu aynı zamanda bunun tanınmadığını gösteriyor. İnsanları ilk duyduğu şeyler şaşırtır. Bizim randevularımızın hemen doluyor olması esasında bu konuda rahatsız insanların olduğunu ama nereye ulaşacaklarını bilmediklerini gösteriyor. Yeni bir bozukluk olmasına rağmen bu konuda başvurular var. Bu bize çok bağımlının olduğun ama henüz tanınmadığını gösteriyor. Biz şu anda polikliniğimizde sınırlı gönlerde hizmet veriyoruz ama muhtemelen tanınmayla beraber çok daha fazla bir artış olacak.
Bağımlılığın dereceleri mi var?
- RK: Muhtemelen vardır. Şimdi yeni bir bozukluk olduğu için tanımlanmış değil. Daha doğrusu üzerinde uzlaşılan bir tanımı yok. Ama bunda da bir derecelendirme mümkün. Örneğin ağır bağımlılık olabilir. Yani bayağı hayati fonksiyonlarını ihmal edecek kadar bağımlı var. Ya da ihtiyari zamanının tamamını dolduracak şekilde bağımlı var. Örneğin literatürde internet başından kalkmamak için altına idrarını yapan hastalar var.
Ben bilgisayarda hiç kalkmadan çok uzun süre oyun oynadığı için ölenleri okumuştum. Asparagas mı değil mi bilemedim tabii ki.
- RK: Doğru çünkü oyunları yapanlar oynanmasını, bağımlılık yaratmasın istiyorlar.İnternette çok oyun oynamak internet bağımlılığının bir alt tipi aslında. İnternet sayfaları da her geçen gün daha cazip hala getiriliyor. Ayrıldığınızda kazanımlarınızın kaybedildiği ya da tamamen profilinizin sıfırlandığı siteler söz konusu. İnce bir ayrım var: Kişi oyun bağımlısı mı yoksa internetin bağımlısı mı? Acaba internet olmasa ve yan apartmandaki birisiyle kablo bağlantısıyla oyun oynuyor olsa yine bu kadar çok mu oynayacak? Bu gibi bir tartışma konusu da var.
UZMAN DOKTORLAR UYARIYOR |
• Ergen ve çocukların internet üzerinden “role playing game” oyunları oynaması sakıncalı. Bu kişisel gelişimlerini ve sosyal etkileşimlerini negatif yönde etkiliyor. • Yetişkinken internet bağımlısı olmakla çocukken olmak arasında dağlar kadar fark var; çocuklar için durum vahim. • Bazı vakalarda internet bağımlılığı madde bağımlılığından kötü; madde bağımlısı için maddeyi hayatından çekip alabilmek mümkün ama interneti alamazsınız. • Bazı vakalar ayakta tedavi edilemiyor. |
Pratikte nasıl oluyor bu iş? Benim çocuğum devamlı odada ve internet başında. Ne yaptığını bilmiyorum ama sosyal hayatına bir etkisi olduğunu düşünüyorum. Sizden randevu alıyorum ve çocuğumla beraber geliyorum. Sonra nasıl ilerliyor hikaye?
- Ömer Şenormancı (ÖŞ) : Öncelikle biz 15 yaş ve üzerine bakıyoruz. Yani ergen demek daha doğru. Öncelikle buraya gelmeyi kabul etmesi çok önemli. Bunun için müdahale hemen başlayamayabiliyor. İlk görüşmelerde pek bir şey yapmıyoruz. Bazen çok yavaş ilerleyebiliyor. Öfkeli olabiliyorlar. Standart bir reçetesi yok yani.
- RK: Ergenin özel bir yapısı da var. Karmaşa dönemlerinde özellikle çok fazla dışarıdan etki altında kalmak istemezler. O yüzden bu konuyu dikkate alarak müdahale gerekiyor.
Öfke nöbetlerinden bahsettiniz.Sizin birebir gördüğünüz en büyük etki nasıl olmuştu?
- Ö.Ş: Eğer beni engellerseniz okulu bırakırım deyip, okula gitmeyen var mesela. Sınıfta kalabiliyor. Dolayısıyla internet hayatına etki etmiş oluyor.Örneğin bir yasaklama girişiminde bulunuyorlar ve bilgisayar havada uçuşuyor, televizyon camdan aşağı atılıyor. Bu şekilde anlatıyor anne-babalar. Kendini kesen bile olabiliyor.
Genelde hangi kültür seviyesinden insanlarda bu tip etkiler oluyor?
- ÖŞ: Kültür seviyesi falan yok. Örneğin bir fabrika sahibi adam ben internet başında olmasam ayda 30,000 lira daha fazla kazanırım diyebiliyor. Bu iş adamı 1995 senesinden beri bu polikliniği bekliyordum diyor. Bunun sosyo kültürel seviyesini koyamayız. 55 yaşındaki bir kişi de, ergenler de geliyorlar.Örneğin başka bir hastamız 10 sene önce işini bırakmış, depresif özellikleri var ve bu ortamda tamamen internete yönelmiş. Toplumla iletişimde zorluklar yaşıyor. Annesinin emekli maaşıyla geçiniyor. Bu erişkin bir insan. Bunu duyunca bizim polikliniğe geliyor.
ANNE BABALAR DİKKAT!
Yani örneğin bu adam internet olmasa daha iyi bir hayat mı sürüyor olacaktı?
- ÖŞ: Tamam altta başka bir patalojisi olabilir ama günde 10 saatini internet başında geçirir bir hale gelmiş. Bunlar da internet bağımlısı. Sizin gibi soruyorlar genelde ama bunlara bağımlı deyip dememek önemli değil ama ortada internetin sorunlu bir kullanımı söz konusu.
Anne-babalar çocuklarının internet bağımlısı olup olmadığını anlamak için neye bakmalılar?
- RK: 17 yaşında biri geliyor. Ne zamandan beri internette olduğunu sorduğumuzda annesi, “2 yaşında www yazmaya başlamıştı” diyor. O yaşta başlamış ve 3 yaşından itibaren oyun oynamayı öğreniyor. İletişim kurmayla ilgili gelişim internet üzerinden gidiyor. Kelime hafızaları zayıflıyor, sosyal becerileri gelişmiyor, okuyabilirse bile bir şekilde izole olarak okuyor. Son zamanlarda medyada daha çok görünür olduğumuz için aileler bu durumlarda çocuklarını getirmeye başladılar. Maalesef bu jenerasyon biraz harcanmış bir jenerasyon. Arkadaşlıkların daha az olduğu, bütün ilişkilerin internet üzerinden gittiği bir jenerasyon .
Birkaç tane kriter belirleyebilir miyiz; çocuğunuz şu kadar internette kalıyorsa ya da sosyal hayatında şu gibi değişiklikler oluyorsa dikkatli olmalısınız gibi…
- ÖŞ: Süre önemli ama dikkat edilmesi gereken aşırı kullanım dışında bir davranış bozukluğu olup olmadığı. Bakımları kötüleşebiliyor, arkadaşlık ilişkileri bozuluyor, yemek yemiyorlar… Hobileri yok. Sana ne zevk veriyor diyoruz, hayal meyal 5 sene önce basket oynamıştım diyebiliyor. Bütün odak noktası internet oluyor. Annesi ben yemek götürürsem yiyor, ben de bilgisayar başına yemeğini götürüyorum aksi takdirde aç kalacak diyor. Ailelerde bir kabullenmişlik oluyor. Aslında aileler bunu kolayca anlayabiliyorlar.
- RK: Spor yaparken bırakabiliyor, arkadaşlarıyla görüşmüyor. Tabii Ömer’in tanımladığı şey baştan gelişmeyenler. Bir de sonradan bağımlılığa dönüşenler var. Burada dikkat edilecek en önemli şey geriye gitmek. Okul, iş başarılarında geriye gitmek, sosyal iletişimde geriye gitmek. Bu dikkati çekmeli.
HEPİMİZ Mİ BAĞIMLI OLACAĞIZ?
İnternete giren kişi sayısı ve geçen süre artıyor. İnternete artık cep telefonumuzdan da giriyoruz ve birçok işimizi halledebiliyoruz. Peki bu nereye gidecek? Hepimiz mi bağımlı hale geleceğiz?
- RK: Bu bağımlılık değil, internetin yararlı kullanımı. İnternetin size sunduğu imkanlardan faydalanıyorsunuz. Bu üretime de katkıda bulunuyor.Siz bir araç olarak kullanıyorsunuz. Çevik bir araç. Ama bu amaç olursa sorun orada başlıyor. Herkes için değil bu. 18 saat internet çalışmak zorunda olan birisini bağımlı olarak değerlendiremeyiz. O yüzden geçirilen süre önemli ama 8-10 saat internette süre geçiriyor olmak tek başına kişinin bağımlı olduğunu göstermez. Çalışma, sosyal ve aile yaşamını negatif yönde etkileyecek şekilde internetin hayatında kapladığı alan genişliyorsa işte bu tehlikeli. Bu işin bir başka zorluğu var. Örneğin bir madde bağımlısı için maddeyi hayatından çekip alabilmek mümkün. Ama interneti alamazsınız. İnternet hem hayatında kalacak hem de bağımlı olmayacak.
- ÖŞ: Bir diğer zorluğu da madde bağımlısı maddenin kendisine zararlı olduğunu biliyor ama internet bağımlısı internetin faydalarını sıralamaya başlıyor ve bunu nasıl bırakabilirim diyor.
Tedavi ayakta oluyor değil mi?
- ÖŞ: Gelenlerden daha önce özel hastanelerde yatanları var. Yurtdışında bunun yataklı klinikleri de var. Ama öyle bir kalıp da yok. Yataklı üniteler tedavide etkilidir diye. Ama şunu da biliyoruz ki ayakta tedavi edilemeyecek vakarla da var. Örneğin Güney Kore’de 100 bağımlıdan 20’si için ayakta tedavi edilemez deniyor. Ama bunun daha etkili olduğuna dair bir kanıt yok ortada.
- RK: Bir de bu sorunu insanın doğal ortamı içerisinde halletmek her zaman daha doğru. Burada biz onu bir sürü şeyle oyalayabiliriz ama kişinin doğal ortamında bu sorunu hallediyor olması daha önemli.
Sosyal Medya bağımlılığı, oyun bağımlılığı, pornografi bağımlılığı gibi türlerden bahsettik. Bunlardan en çok görüleni hangisi?
- ÖŞ:Pornografi bağımlılığı. Ama tabii bunların bize gelme oranı daha az. Bize başvuranlar arasında daha çok oyun bağımlıları var.
Pornografi bağımlısının tanımı ne? Ne gibi etkileri olabiliyor hayata?
- RK: Herkesin bir cinsel portföyü var. Pornonun da bunun bir parçası olmasında ciddi bir mahsur yok. Ama bu durum partnerle paylaşılan cinsellikte eğer partnere zarar veriyorsa ya da tüm cinsel hayatını pornografi işgal ediyorsa o zaman problem var. Ama tek başınaysa kişi ve pornografiyle cinsel tatmin sağlıyor, yani ikinci bir kişiye bunun bir zararı yoksa burada ciddi bir problemden bahsedemeyiz.
Son olarak bu konuda yapmak istediğiniz bir uyarı ya da söylemek istediğiniz bir şey var mı?
- ÖŞ: Artık şunu açıkça söylüyoruz ki ergen ve çocukların internet üzerinden “role playing game” diye tabir edilen türden oyunları oynaması sakıncalı. Bu kişisel gelişimlerini ve sosyal etkileşimlerini negatif yönde etkiliyor.
- RK: Bir de bu psikiyatrik rahatsızlığın çocuklukta başlaması ve yetişkinken başlaması arasında ciddi bir fark var. Örneğin siz bir yetişkinken böyle bir rahatsızlığınız başladı. Bu yaşınıza kadar zaten bir sürü kazanımınızı elde etmiş oluyorsunuz. Alet üzerinden bir analoji yaparsak iletişimle ilgili aletleriniz, bir zorluk karşısında takınmanız gereken tutumla ilgili aletleriniz, bunlar cebinizde duruyor. Bunlar bir miktarda etkileniyor ama bunu daha önce yapmış ve başarmışsınız. Bu kazanımlarınız var. Ama çocuk bunları zamanla kazanıyor. Ve çocuk yaşta böyle bir rahatsızlık olduğunda bu yetenekler gelişmiyor, yani portföyünde böyle aletler olmuyor. İşte bu durumun sonucu çok yıkıcı oluyor.
- ÖŞ: Var olduğum ve saygı duyulduğum tek yer internet diyor bu çocuklar. Bizle bile konuşurken zorlanabiliyorlar. Bir de şunu da bilmek lazım ki obezite, boyun düzleşmesi, kuru göz, fıtık gibi fiziksel rahatsızlıklar da internet bağımlılığı nedeni artış gösteriyor.