Güncelleme Tarihi:
Antalya'da, tünelde bir minibüsün aynasının çarpması sonucu düşen ve üzerinden iki araç geçen bisikletli, kazadan yaralı kurtuldu. Kemer-Antalya karayolunun 18. kilometresindeki Orhan Büyükalp Tüneli'nde, 21 Ağustos'ta, siyah renkli bir minibüsün aynası bisiklet sürücüsü 49 yaşındaki Hür Derikesen'e çarptı. Çarpmanın etkisiyle yol kenarına düşen Derikesen'in üzerinden iki araç geçti. Araç sürücüleri durmak yerine kaza yerinden kaçmayı tercih etti. Kazayı fark eden tünel görevlileri, yaralanan sürücü için yolu kestikten sonra 112 Acil Servis ve polis ekiplerine haber verdi.
Akdeniz Üniversitesi Hastanesine kaldırılan Derikesen'in sağ ayağında kırık tespit edildi, kaburgasında kalıcı hasar oluştuğu belirlendi ve başına 28 dikiş atıldı. Hastanede bir süre tedavi gören Derikesen, taburcu edildi.
Kaza yerinde bulunan güvenlik kamerası görüntülerini inceleyen ve araçtan yola düşen aynanın seri numarasını takip eden polis ekipleri, Derikesen'e ilk çarpan aracın, bir turizm şirketine ait N.A'nın kullandığı 07 CCC 73 plakalı araç olduğunu belirledi.
Görüntülerde, minibüs sürücüsünün Derikesen'e çarpıp yoluna devam ettiği, bu sırada bisikletten fırlayıp yol kenarına düşen ve yerde hareketsiz yatan bisikletlinin üzerinden bir otomobil ile bir başka minibüsün geçtiği görülüyor. Kayıtlarda, tünelden bir dakika içinde geçen 10 araç sürücüsünün de Derikesen'i gördüğü halde yollarına devam ettiği yer alıyor.
'TRAFİK LEVHASINA ÇARPTIM SANDIM'
Kaza günü polis merkezine gelen ve ifadesine başvurulan şüpheli sürücü N.A'nın, "Tünelde trafik levhasına çarptım sandım. Tünel çıkışı durup baktığımda minibüsün sağ dış aynasının kırıldığını fark ettim ama havalimanına yolcu yetiştirmem gerektiği için yoluma devam etmek zorunda kaldım." şeklinde ifade verdiği öğrenildi. N.A, polis merkezindeki işlemlerin ardından serbest bırakıldı.
Kaza tespit tutanağında 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu kapsamında, "Önünde giden araçları güvenli ve yeterli mesafeden izlememek", "Kaza mahallinde durmamak, trafik güvenliği ile ilgili gerekli tedbirleri almamak"tan kusurlu bulunan N.A. hakkında, polis ve savcılık tahkikatının "taksirle yaralama" suçu üzerinden devam ettiği belirtildi.
10 ARAÇ SÜRÜCÜSÜ DURMADI
Kazazede Derikesen, Kemer Tünel Bakım Şefliği tünel içi kamerasının kaydettiği kazada sağ ayak tarak kemiğinin kırıldığını, başına 28 dikiş atıldığını ve kaburgasında kalıcı hasar oluştuğunu söyledi. Kaza anında Kemer'den döndüğünü anlatan Derikesen, tünelde yanından hızla geçen araçlar yüzünden tedirgin olduğunu ifade etti. Derikesen, kaza anına dair hiçbir şey hatırlamadığını, bir ara kendini yerde yatarken bulduğunu ve daha sonra hastanede gözünü açtığını dile getirdi. 24 yıldır bisiklet sporuyla uğraştığını vurgulayan Derikesen, "Bu yolu defalarca kullandım, ilk defa böyle bir olay yaşadım. Yıkıldım, sporcu için çok zor bir şey" diye konuştu. Derikesen, sözlerini şöyle sürdürdü: "Beni en çok şaşırtan profesyonel olduğunu iddia eden sürücüler. Sıkıntı yaşayacağımı düşünerek tünele dikkatli girdim, sağdan gitmeye çalıştım. Bir ara kaldırıma bile çıkmayı düşündüm. Kafama aracın aynasının çarpmasıyla dünyam kararmış. Hayatımı tünel görevlileri kurtardı. Yere düşen ayna parçasının seri numarasından ve kamera kayıtlarından polisler aracı tespit ediyor. Aracın bir turizm şirketine ait olduğunu polislerden öğrendim. Bana çarpan ve üzerimden geçen hiçbir araç sürücüsü, kaza yerinde durmadan kaçıp gitti. Adam çarpıp kaçıyor, bırakıyor. Köpeğe bile çarpsan adam iner bakar, hayvanı alır götürür. Ya sen nasıl bir insansın? Arkana bile bakmadan kaçıyorsun. Denilir ya 'insanlık ölmüş', aynen o olayı yaşadım. Konuştuğum herkes 'Verilmiş sadakan varmış, insanlık ölmüş' diyor."
'TÜNELLER BİSİKLETLİLER İÇİN ÜRKÜCÜ'
Bisiklet ayakkabısının ayağının daha büyük hasar görmesini önlediğine değinen Derikesen, "Şikayetçiyim, beni bu hale getiren ağır ceza mahkemesinde yargılanmalı. Bu sürücülerin trafiğe çıkmasına müsaade edilmemeli" dedi. Derikesen, Antalya'da yarış ve uzun yol bisikletçilerinin aynı yolları kullandıklarını ve tünellerde daha önce de benzer kazaların yaşandığını söyledi. Bisiklet sürücülerinin tünellerde seyrederken korku yaşadığına dikkati çeken Derikesen, "Tünellerdeki 70 kilometre hız sınırına uyulmalı. Tünellere radar konulmalı, plaka tanıma sistemi kurulmalı. Yollarda bisikletçiler için özel bölüm ayrılmalı. Trafikte bisikletçilere de saygı gösterilmeli" diye konuştu. Derikesen, bundan sonra Kemer'e giderken uzun olmasına rağmen Altınyaka yolunu tercih edeceğini, tünel yolunu kullanmak istemediğini belirterek, "Hayatta olduğuma şükrediyorum. Parçalanan bisikletimi saklayacağım" dedi.
'DİĞER SÜRÜCÜLER DE BELİRLENSİN'
Avukat Recep Metin de müvekkili Derikesen'in üzerinden geçen diğer araç sürücülerinin de tespiti için savcılığa başvurduklarını, savcılığın incelemesini tamamlanmasının ardından olayla ilgili dava açılacağını kaydetti. Antalya'da bisiklet rotalarını belirleyen kişilerden olan ve bu konuda kitap da yazan Akdeniz Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Rekreasyon Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Faik Ardahan da kentte son yıllarda bisiklet kullanımında artış olduğunu, ancak bisikletlilerin kullanabileceği yolların yetersiz kaldığını ifade etti. Yazın yol ve dağ bisikletçileri sayısında artış olduğunu vurgulayan Ardahan, bisikletçilerin risk alıp tünellerde seyrettiğini, söz konusu yerde "bisiklet yolu" oluşturulmasının bisiklet kazalarının önüne geçilebileceğini bildirdi.
İstanbul'un Kadıköy ilçesi Bağdat Caddesi'nde 9 Nisan 2006'da bir araç sürücüsünün çarpıp kaçması sonucu hayatını kaybeden kardeşi Suat Ayöz adına kurduğu Trafik Mağdurları Derneğinin (SATMD) başkanlığını yapan Yeşim Ayöz ise trafikte çarpıp kaçmayı "En büyük sorun" olarak nitelendirdi.
Ayöz, ülke genelinde çarpıp kaçmalarla ilgili çok sayıda şikayet aldıklarını kaydetti. Bazı ülkelerde trafikte çarpıp kaçmanın "ikinci derece cinayet" kapsamında değerlendirildiğinin altını çizen Ayöz, şöyle konuştu: "Kimse birine çarpmak istemez ama kaçtığında işin içine bilinçli davranma giriyor. Çarpıp kaçma, kaza olarak değerlendirilemez. Bu, vicdani bir şey. Kaçmak yerine o insanın hayatını kurtarabilirler. Benim kardeşime de bir araç çarpıp kaçtı. Hür Bey şanslıydı, onun kadar şanslı olmayan çok insan var. Kardeşimin başına gelen olayda olduğu gibi çarpıp kaçma hadiseleri hakimlerin takdirine bırakılmamalı. Bunun yasada yeri olmalı ve ağır ceza verilmeli. Örneğin, İrlanda'da çarpıp kaçmada direkt 10 yıl hapis cezası getirildi, böylece bu olaylarda ciddi azalma oldu."