İnsanlar çırılçıplak sağa sola koşuyordu

Iguro Kiyomi, Nagazaki’ye atom bombası atıldığında 19 yaşındaydı. Toyokazu Ihara ise sadece dokuz. Kiyomi, tıpkı ‘Ağustos’ta Rapsodi’ filminin son sahnesinde şemsiyesiyle yağmur altında koşan yaşlı kadına benziyor. Iguro ve Ihara, 17 Ekim’de Ankara’da, 25 Kasım’da ise İstanbul’da açılacak “Hiroşima-Nagazaki Atom Bombası Sergisi” için Türkiye’ye geldiler.

Sefa KAPLAN
BUGÜN 84 yaşında olan Iguro Kiyomi, 9 Ağustos 1945’te Nagazaki’ye atom bombası atıldığında sadece 19 yaşındaymış. ‘Ağustos’ta Rapsodi’ filminin Japon kahramanı gibi hafif öne eğik yürüyor, onun gibi kırpıştırıyor gözlerini ve onun kadar tedirgin. Belki atom bombasından kurtulanlar böyle ortak davranışlar edindiler kendilerine, belki sadece bir yakıştırma bu. Ama Kiyomi, o güzelim filmden yeni çıkıp gelmiş gibi: “Nagazaki’nin biraz dışındaydım ben. Onun için sağ kalabildim. Ama o günü hayatım boyunca aklımdan çıkaramadım. Unutmayın ki, sadece insanlar değildi atom bombasının kurbanları. Bütün bitki örtüsü birlikte ne kadar hayvan varsa yanıp yok oldu. Sağ kalanlar ise ne yapacağını bilmiyordu. Ben onlara yardım eden ekibin içindeydim, hemşire asistanlığı yaptım. Savaştan nefret ediyorum. Hâlâ atom bombası yapmak için uğraşanları ise hiç anlamıyorum. Nagazaki, atom bombasına kurban edilen son şehir olmalı.”
Genetik bozuldu
Nagazaki Belediye Meclis üyesi Toyokazu Ihara ise atom bombası atıldığında Nagazaki’nin 6.5 kilometre dışında yaşayan dokuz yaşında bir çocuk olduğunu söylüyor. İlk önce güneşin birkaç katı büyüklüğünde parlak bir ışık gördüğünü hatırlıyor. Doğal olarak bunun atom bombası olabileceği aklına bile gelmiyor. Sonra çok şiddetli bir rüzgâra maruz kalıyor. O rüzgârla birlikte Nagazaki’den savrulan ev, otomobil, ağaç ve insan parçalarının havada uçuştuğunu farkediyor. “Sağ kalanları gördüm sonra” diyor Toyokazu Ihara, “çırılçıplak sağa sola koşuşturuyorlardı. Akılları başlarında değildi. Ortalık tam bir cehennem gibiydi. Uzakta olduğum için fazla etkilenmediğimi sandım ama zamanla bende de kalp ve damar hastalıklar başladı. Pek çok insanın genetik yapısı bozuldu. Aradan 65 yıl geçti ama o korkuyu bir türlü unutamıyorum. Biz sağ kalanlar, Nagazaki’nin son atom bombası kurbanı kent olması için yemin ettik.”

Kenter’in 63’üncü sanat yılı

BAKIRKÖY Belediye Tiyatroları Genel Sanat Yönetmenliğini sürdüren usta tiyatro, sinema ve seslendirme sanatçısı Müşfik Kenter’in 63. sanat yılı Yunus Emre Kültür Merkezi’nde kutlandı. Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen’in ev sahipliğinde gerçekleştirilen geceye Müşfik Kenter’in eşi, tiyatro sanatçısı Kadriye Kenter, ünlü  sanatçılar Haldun Dormen, Gencay Gürün, Cüneyt Türel, Yasemin Yalçın, İlyas İlbey, Zihni Göktay, Ragıp Savaş, Üstün Asutay, Tilbe Saran, Nedim Saban, Tarık Akan ve yazar Yaşar Kemal katıldı. Bakırköy Belediyesi Yunus Emre Kültür Merkezi’nde tadilattan geçen büyük salona Müşfik Kenter Sahnesi adı verildi. ? Cenker TEZEL

Büyük trajedi sergileniyor

? Iguro ve Ihara, 17 Ekim’de Ankara’da, 25 Kasım’da ise İstanbul’da açılacak “Hiroşima-Nagazaki Atom Bombası Sergisi” için gelmişler Türkiye’ye. Sergide, 20’si 9 Ağustos 1945’ta atılan atom bombasından etkilenmiş 48 eser yer alacak. Daha önce New york, Londra gibi kentlerde açılan serginin Ortadoğu’da ilk kez Türkiye’ye getirildiğini söyleyen Japonya Büyükelçisi Nobuaki Tanaka, bölgedeki nükleer silahlanma dolayısıyla bunun ayrı bir önem taşıdığını vurguladı. ‘Barış elçisi’ bir lise öğrencisi olan Haruko Saso ise Hiroşima ve Nagazaki’den sağ kalanların sayısının giderek azaldığını belirterek, “Biz o insanların hatıralarını yeni nesillere aktarmak ve böylece nükleer savaşın önüne geçmek için çırpınıyoruz” diye konuştu.