İnsanı anlamaya adanmış bir ömür... Doğan Cüceloğlu'na veda
Güncelleme Tarihi:
“On bir çocuklu bir ailenin on birinci çocuğu olarak Mersin’in Silifke kasabasında doğmuşum. On yaşındayken annemi kaybettim. Artık onu bir daha hiç göremeyecek, dokunamayacak, naz edemeyecektim.” Ünlü psikolog Doğan Cüceloğlu, hayatına damga vuran bu olayı otobiyografisinin ilk paragrafına yerleştirmişti...
DOĞAN Cüceloğlu, lisansını İstanbul Üniversitesi Psikoloji bölümünde tamamladıktan sonra ABD’de Illinois Üniversitesi’nde Bilişsel Psikoloji alanında doktora yaptı. Doktora öğrencisiyken ‘California’da doğmuş büyümüş bir feminist’ olarak anlattığı kendisi gibi doktora öğrencisi Emily ile evlendi. 11 yıl süren bu evlilikte üç çocuk sahibi olan Cüceloğlu, evliliğinde yaşadığı sorunların ardından kendini tanıma ve geliştirme sürecine girdi.
KİŞİSEL GELİŞİMDE İLK ADIM
Bu ilk kitap Doğan Cüceloğlu’nun Türkiye’nin kişisel gelişim ve psikoloji konusunda öncü ismi olması yolundaki ilk adımdı. 1980-1996 yılları arasında ABD’nin California Eyalet Üniversitesi’nde çalışan Cüceloğlu emekli olduktan sonra Türkiye’ye dönerek kitaplar yazmaya devam etti. 1990’lı yılların sonlarında yayınladığı “Savaşçı”, “Yetişkin Çocuklar”, “İçimizdeki Biz” gibi kitaplarla çok satanlar listelerini alt üst eden Cüceloğlu bir yandan konferanslar vermeye bir yandan da TV programları yaparak topluma psikoloji bilimini anlatmaya başladı. Uzun yıllar televizyonlarda hafta sonu kuşağının vazgeçilmez programı olan “Doğan Cüceloğlu ile İnsan İnsana” tam 7 sezon sürdü. Cüceloğlu bu programda aralarında sanatçılar, siyasetçiler, bilim insanları ve yazarların da olduğu onlarca konuk ağırlarken insan psikolojisine, evliliklere ve çocuk yetiştirmeye dair pek çok hikâye anlatıyordu. İkinci evliliğini kendisi gibi psikolog olan Yıldız Hacıevliyagil Cüceloğlu ile yapan Cüceloğlu 21 kitap ve yüzlerce makale yazdı.
BUGÜN UĞURLANACAK
Son güne kadar okuyucu ve dinleyicilerle buluşmaya devam eden Cüceloğlu hayatını kaybettiği 16 Şubat gecesi saat 21.00’de Instagram’da canlı yayın yapacağını duyurmuştu. Ancak evinde düşerek hayatını kaybetti. Cüceloğlu’nun cenazesi bugün öğle namazının ardından Levent Afet Yolal Camii’nden kaldırılarak Aşiyan Mezarlığı’nda toprağa verilecek.
‘AORT DAMARI YIRTIĞI’
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Cüceloğlu’nun ölümüne ilişkin soruşturma başlatırken, Adli Tabip raporunda da ‘aort damarı yırtılması’ nedeniyle hayatını kaybettiği belirtildi. Eşi Yıldız Cüceloğlu’nun evden ayrıldığını ifade ettiği saat 13.30 ile temizlik görevlisi M.Ç.’nin eve geldiği 14.00 arasında, kamera kayıtları incelenecek. Eve gelen M.Ç.’nin Cüceloğlu’nu yerde yüzüstü gördüğü, savcı ve polisin ise sırtüstü, üzerinde çarşaf örtülmüş şekilde bulduğu belirtildi. (Çetin Aydın)
AMERİKALI FEMİNİST BİR KIZLA EVLİLİK
CÜCELOĞLU evlilik dönemini şöyle anlatmıştı: “Evlendiğimde ne kendimi tanıyormuşum ne de evliliğin ne olduğunu. Silifke’de büyürken çevremde gördüğüm evlilik, koca, baba modelleriyle California’da büyümüş feminist bir Amerikalı kıza kocalık yapmaya çalıştım. Sonuç: Hem ben çok ıstırap çektim hem de Emily’ye acı çektirdim. Benim şimdi yüreğimi en çok yakan çocuklarıma verdiğim acılar. Onlardan dört yıl ayrı yaşadım. Yaşadığım acılar her şeyi bilmediğimi, öğrenmem gereken çok şey olduğunu gösterdi ve yalnız bilgi yönünden değil, insan olarak gelişmem gerektiğine ikna oldum. Kendimi geliştirme süreci içinde kitap yazmaya başladım. İlk kitabım ‘İnsan İnsana’ bu sürecin ilk ürünüdür.”