İnönü ismini ağzına alma
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Aralık 13, 2006 01:12
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, Türkiye’nin AB ile yürüttüğü "Liman pazarlığı" sürecindeki rollerini "Lozan’daki İsmet Paşa gibiyiz" sözleriyle tanımlamasını eleştirdi.
Baykal, "Bir de kendini İsmet İnönü’ye benzetmez mi? İşte bu öldürür adamı, işte bu öldürür. Rica ediyorum İsmet İnönü’nün adını ağzına alırken iyice düşünsün taşınsın. İsmet İnönü’yü rahat bıraksın, adını ağzına almasın." dedi. Baykal, dün TBMM’de partisinin grup toplantısında şu mesajları verdi:
SKANDAL
Bush’a, Putin’e Karamanlis’e görüş soruyor, ’Cumhurbaşkanına sormam’ diyor. Bu bir skandaldır. Başbakan, ’Sormaya ihtiyaç yok, bizim de bilgimiz var’ diyor. İşte senin bilgin bu kadar. Her şey çok iyi gidiyordu da bir yıl içinde ne oldu? Temelsiz, hak edilmemiş, yapay muhabbet tez ayrılık getirdi. Taviz üstüne taviz veriyoruz. "Çağıracak mısınız?" diye soruyorlar, "Hayır çağırmayacağız" diyorlar. Bu, Başbakanı rencide etmiyor ama bizi rencide ediyor. Ortada devlet yönetme anlayışıyla bağdaşmayan, laubali bir dış politika götürme tarzı bulunuyor. AB’nin "Askıya alırız" baskısını ortadan kaldırmak için Kıbrıs ödünü veriyorsan, bundan sonra AB artık Kıbrıs’ı da söyler, Ege’yi de söyler, Güneydoğuyu da söyler.
BAYRAĞI ÇEKİP GELİRSE
Bir limanını da açsan tanıma anlamına geliyor, bütün limanlarını da açsan tanıma anlamına geliyor. Bayrağını çekmiş, gemi gelmiş, ’Ben seni tanımıyorum’ diyebilir misiniz?Bu, fiili tanımadır. O fiili tanıma, en kısa zamanda hukuki tanımaya dönüşecektir. Türkiye’ye, KKTC’de asker bulundurma imkanı veren hukuki dayanaklar ortadan kalkmaya başlayacak.
Çiftçiler boş gelmiyor
Geçen hafta CHP grubuna sütle gelen çiftçiler dün de pancar getirdi.
SKANDAL
Bush’a, Putin’e Karamanlis’e görüş soruyor, ’Cumhurbaşkanına sormam’ diyor. Bu bir skandaldır. Başbakan, ’Sormaya ihtiyaç yok, bizim de bilgimiz var’ diyor. İşte senin bilgin bu kadar. Her şey çok iyi gidiyordu da bir yıl içinde ne oldu? Temelsiz, hak edilmemiş, yapay muhabbet tez ayrılık getirdi. Taviz üstüne taviz veriyoruz. "Çağıracak mısınız?" diye soruyorlar, "Hayır çağırmayacağız" diyorlar. Bu, Başbakanı rencide etmiyor ama bizi rencide ediyor. Ortada devlet yönetme anlayışıyla bağdaşmayan, laubali bir dış politika götürme tarzı bulunuyor. AB’nin "Askıya alırız" baskısını ortadan kaldırmak için Kıbrıs ödünü veriyorsan, bundan sonra AB artık Kıbrıs’ı da söyler, Ege’yi de söyler, Güneydoğuyu da söyler.
BAYRAĞI ÇEKİP GELİRSE
Bir limanını da açsan tanıma anlamına geliyor, bütün limanlarını da açsan tanıma anlamına geliyor. Bayrağını çekmiş, gemi gelmiş, ’Ben seni tanımıyorum’ diyebilir misiniz?Bu, fiili tanımadır. O fiili tanıma, en kısa zamanda hukuki tanımaya dönüşecektir. Türkiye’ye, KKTC’de asker bulundurma imkanı veren hukuki dayanaklar ortadan kalkmaya başlayacak.
Çiftçiler boş gelmiyor
Geçen hafta CHP grubuna sütle gelen çiftçiler dün de pancar getirdi.