Güncelleme Tarihi:
İngiltere, yurt dışına gönderdikleri kan ürünlerinin temiz olmayabileceğini ve bu ürünleri kullananlarda, Deli Dana hastalığının insanlara bulaşan versiyonunun görülebileceği uyarısı yaptı. Ada’dan gelen ikinci uyarısı ise kaygıları arttırdı: "En riskli iki ülke Türkiye ve Brezilya".
1990'LI YILLARDA ALINAN KAN ÜRÜNLERİ!
İngiltere’nin önde gelen gazetelerinden Guardian’ın Bilgi Edinme Yasası kapsamında sorulan bir soruya verilen yanıta dayandırarak verdiği haberde, Türkiye’nin İngiltere’den aldığı kan ürünlerine dikkat etmesi gerektiği vurgulandı. Haberde, İngiltere’nin söz konusu kan ürünlerinin 1990’lı yıllarda ihraç ettiği ve bu kan ürünlerinin "hemofili, ciddi yanıklar ve bağışıklık sistemi zayıflığı" gibi sorunlarla mücadele için kullanıldığı ifade edildi.
ETLERDEN 28 KİŞİYE BULAŞMIŞTI
Deli Dana hastalığı salgını döneminde İngiltere’den başka ülkelere giden etleri yiyen 28 kişide, hastalığın insanlarda görülen vCJD türünün tespit edildiği ve otoritelerin şimdi "verilen kan ürünleri yüzünden hastalığı kapan ancak henüz hastalığın belirtileri görülmediği için farkedilmeyen" ikinci bir salgından endişe duyduğu bildiriliyor.
"SAĞLIK BAKANLIĞI ÖNLEM ALMALI" DELİ DANA NEDİR? İngiltere’de 1990’lı yıllarda büyük sıkıntı yaratan Deli Dana hastalığının hayvanlarda görülen türü BSE, insanlarda görülen türü ise vCJD olarak anılıyor.
Hastalığa yol açan virüsün yaklaşık 10 yıl tadar kuluçkada kaldığı ve vücuda daha sonra yayıldığı vurgulanıyor. İngiltere’den gelen uyarının altında da virüsün 10 yıldan önce tespit edilemeyebileceği korkusu yatıyor. Hastalığın son aşamasında beyin hücrelerini öldürdüğü ve beyni süngerleştirdiği, bunun sonuncunda da hastanın öldüğü belirrtiliyor.
Hastalığın başlıca belirtilerinin ise şunlar olduğu kaydediliyor:
-Aşırı gerginlik ve asabiyet,
-Diş gıcırdatma
-Davranış bozukluğu
-Başı sağa sola sallama
-Göz bebeklerinde büyüme
-Depresyon
-Halüsinasyon
-Hafıza kaybı
-Bunama
-Hareket güçlüğü
-Konuşma bozukluğu.
İngiliz Sağlık Koruma Ajansı’nın, "kanın potansiyel enfeksiyon durumu" konusunda kaygılı olduğu ve vCJD’nin potansiyel risklerinin "son derece belirsiz" olduğuna inandığı kaydedildi.
Ajans bu yüzden Brezilya ve Türkiye’deki Sağlık Bakanlığı’nın vCJD’nin muhtemel bir salgınına karşı dikkat etmesi ve gerekli önlemleri alması gerektiği uyarısında bulundu.
"HASTALARI BULUN VE UYARIN"
İngiltere’den yapılan uyarıda, bu ülkeden alınan kan ürünlerinin verildiği Türk hastaların tespit edilmesi ve onlardan "kan, organ ya da doku bağışlamamalarının, ayrıca gerekli hallerde doktorları ve dişçileri uyarmalarının istenmesi" gerektiği vurgulandı.
Yurt dışında ne kadar insanın risk altında olduğu bilinmezken, bu sayının İngiltere’de 6 bin olduğu tahmin ediliyor.
İngiliz yetkililer, bugüne kadar plazma ürünlerine bağlı olarak hiçbir vCJD vakasının görülmediği, İngiliz kan plazmasından yapılan ürünlerin kullanımının 1999’da teorik risklere karşı bir önlem olarak durdurulduğunu, ancak 1999’dan önce bu tür ürünleri kullananların risk altında olabileceği uyarısında da bulundu.
TÜRKİYE 2004’TE "SORUNUMUZ YOK" DEMİŞTİ
İngiltere’den gelen kan ürünlerinde Deli Dana virüsünün olabileceği yönündeki iddialar daha önce de gündeme gelmiş ancak Türk yetkililer, Türkiye’deki ürünlerin "temiz" olduğunu savunmuştu.
Sağlık Bakanlığı, 2004 yılında ortaya atılan benzer iddiaların ardından, "Türkiye’ye giren kan ürünlerinin her serisinin analizden geçtiğini" açıklamıştı.
Daha önce yapılan benzer bir uyarıda, Türkiye’de 1995- 1997 yılları arasında kan alanların risk alttında olabileceği vurgulanmıştı.
Türkiye, İngiltere’den aldığı riskli kan ürününün 840 ünite olduğunu açıklamıştı. Ancak bugün İngiltere’den gelen "En risk altındaki ülke Türkiye" uyarısı, daha önce açıklanan sayı konusunda soru işaretlerine neden oldu.
İngiltere'de açıklanan yeni rapora göre, Türkiye ile Brezilya’ya gönderilen ve virüs taşıdıkları belirtilen kan ürünlerinin yüksek risk’ taşıdıkları, Brunei, Hindistan, Ürdün, Singapur gibi ülkelerin ’orta risk’, Belçika, Fas ve Mısır’ın ’az risk’ taşıdığı belirtildi. Ürünlerin ithal edildiği Fransa, Hollanda ve Israil ülkelerinden ise kendi testelerini yapmaları istendi.