İngiltere'den AB'ye: Türkiye kararı 2 Ekim'de alınmalı

Avrupa Birliği Dönem Başkanı İngiltere, birlik ülkelerine bir mektup göndererek, Türkiye ile AB arasındaki yol haritası niteliğindeki müzakere çerçeve belgesine ilişkin kararın 2 Ekim akşamına kadar alınması gerektiğini belirtti.Mektupta, "2 Ekim gecesi Türkiye kararı ya verilecek ya da AB olarak büyük bir sorunun içine çekileceğiz" denildi.  AB'DE, TÜRKİYE İLE MÜZAKERE ÇERÇEVE BELGESİNE İLİŞKİN İÇİN EN KRİTİK 22 SAAT Avrupa Birliği, genişleme sürecindeki en kritik dönemlerinden birini yaşıyor. Avrupa Birliği’ni 2 Ekim pazar akşamı saat 20’den pazartesi akşamı saaat 18.00’e kadar kritik bir 22 saat bekliyor. Türkiye ve Avusturya’nın ısrarlı politikaları yüzünden Hırvatistan’ın AB üyeliği sürecinde her geçen gün yeni bir gerilim yaşanıyor. AB Dışişleri Bakanları Konseyi Programı taslağında, AB için çok kritik saatler dikkat çekiyor.İşte Türkiye saatine göre dakika dakika Avrupa Birliği’nin en kritik 22 saati:2 EKİM 2005 PAZAR20.00: Bakanların bir çalışma yemeği yapması bekleniyor21.30: Yemeğin ardından Konsey, resmi bir oturum gerçekleştirecek3 EKİM 2005 PAZARTESİ10.30: Hırvatistan Destek Grubu toplanacak. Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi Başsavcısı Carla Del Ponte, gruba 29-30 Eylül’de bölgeye yaptığı ziyaretin ardından son durumu aktaracak. Grup daha sonra Hırvatistan hükümeti ile biraraya gelecek. Sırbistan ve Bosna Hersek’in durumu ve AB-Rusya ilişkileri tartışılacak.18.00: Türkiye ile müzakerelerin başladığını ilan eden konferans başlayacak. Konferansın ardından basın açıklaması yapılacak." (ANKA) İngiltere, 2 Ekim gecesi için kararın açıklanacağı basın toplantısının düzenleneceği salonun şimdiden düzenlenmesini ve çevirmenler de dahil, tüm yetkililerin bilgilendirilmesini istedi.  Londra, 3 Ekim'de Türkiye konusunun 'üzerinde anlaşılmış' bir konu olarak gündeme getirilmesini, Hırvatistan meselesinin ise 'görüşülecek madde' olarak ele alınmasını talep etti. AVUSTURYA'NIN TÜRKİYE VE HIRVATİSTAN KONUSUNDAKİ TUTUMU AB Daimi Temsilcileri Komitesi (COREPER), 3 Ekim öncesi dün yaptıkları son toplantıda, Türkiye konusunda anlaşmaya varamamıştı. Uzlaşmazlığın temelinde, belgeye 'imtiyazlı ortaklık' seçeneğinin eklenmesini isteyen Avusturya'nın tutumu yatıyor. Avusturya ayrıca Türkiye ile müzakerelerin başlaması için, müzakereleri savaş suçları sebebiyle askıya alınan Hırvatistan'a da 'yeşil ışık' yakılmasına bağlıyor.  AB'nin yürütme organı AB Komisyonu tarafından hazırlanarak 29 Haziran'da onaya sunulan müzakere çerçeve belgesinin, 3 Ekim'de müzakerelerin resmen başlamasından önce AB karar organı AB Konseyi tarafından onaylanması gerekiyor.   AB DIŞİŞLERİ BAKANLARI OLAĞANÜSTÜ TOPLANACAK  AB Dönem Başkanı İngiltere, Avusturya'nın talebi üzerine Avrupa Birliği dışişleri bakanlarını olağanüstü toplanmaya çağırdı. Dışişleri bakanları, pazar günü saat 20.00'de sadece Türkiye'yi görüşmek üzere toplanacak Dışişleri Bakanı Jack Straw'un yapacağı açılış konuşmasının da 3 Ekim'e bırakılması gündemde. Jack Straw'un konuşmayı akşamüstü yapması bekleniyor. HIRVATİSTAN SORUNU  Çerçeve Belgesi'nin onayının pazartesiye bırakılmak istenmesinin önemli gerekçelerinden biri, Hırvatistan.  Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi Başkanı Carla Del Ponte, Hırvatistan'la ilgili raporunu olağanüstü toplantıda yayınlayacak. Eğer bu rapor olumlu olursa, Avusturya, Türkiye üzerinden baskıyı artırmayı hedefliyor. Türkiye ile yapılacak müzakerelerin temelini oluşturan Müzakere Çerçeve Belgesi'nin onaylanması ise, 3 ekime kalabilir. Ancak diplomatik kaynaklar, İngilizlerin imzayı pazartesiye bırakmak istemediğini belirtiyor. AVUSTURYA: VİYANA'NIN KAYGILARINI TÜM AVRUPA PAYLAŞIYOR    Avusturya Dışişleri Bakanı Ursula Plassnik, ülkesinin AB'nin Türkiye ile üyelik görüşmelerine başlaması konusundaki kaygılarını birçok Avrupalının paylaştığını öne sürdü. Plassnik, Associated Press'in sorularını e-posta yoluyla yanıtlarken, “Avrupa Birliği'nin Türkiye'yi tam üye olarak kabul etmeye yeterli ve hazır olup olmadığı ve tam üyeliğin tüm gerektirdiklerinin yeterince incelenip incelenmediği konusunda Viyana'nın kaygılarını tüm Avrupa paylaşıyor” dedi.     “Hazmetme kapasitesi meselesinin merkezinde bunun bulunduğunu” belirten Plassnik, “Bu koşul, Türkiye'nin tam üyeliğin tüm yükümlülüklerini yerine getirmesi kadar önemli. Avusturya'nın mantıklı ve ılımlı bir tutum almasının nedeni de bu” diye konuştu.     Kendilerinin, üyeliğin işlememesi durumunda bir seçenek önerdiklerini belirten Plassnik, “Eğer Türkiye gerekleri yerine getirir ve Avrupa Birliği de Türkiye'yi hazmetme durumda olursa, Türkiye için tam üyelik günün birinde mümkün” dedi. Plassnik, “Ancak şimdi tüm Avrupa'da bu kadar çok insan tarafından dile getirilen kaygıları göz önüne almalıyız” ifadesini kullandı.  AVUSTURYA MUHALEFETİ DE HÜKÜMETİ DESTEKLİYOR Avusturya'da ana muhalefet konumundaki Sosyal Demokrat Parti'nin (SPÖ) lideri Alfred Gusenbauer, Türkiye'ye müzakere tarihi verilmesi konusunda “hükümetle aynı politikayı paylaştıklarını” bildirdi. Avusturya devlet televizyonu ORF'ye demeç veren Gusenbauer, ”Türkiye'ye müzakere tarihi verilmesi ve AB üyeliği konusunda hükümetle ortak hareket etmenin çok olumlu olduğunu” belirterek, ”bunun Avrupa'nın birçok ülkesinde mevcut olmadığını” söyledi. AVUSTURYA'DAN UZLAŞMA İÇİN GİRİŞİM İSTEĞİ    Öte yandan, müzakere çerçeve belgesinde uzlaşmayı engelleyen Avusturya, dönem başkanı İngiltere'den bu konuda uzlaşma sağlanmasına yardımcı olmasını istedi.     Avusturya'nın AB işlerinden sorumlu müsteşarı Hans Winkler, Avusturya televizyonuna yaptığı açıklamada, pazar günü AB dışişleri bakanlarının katılımıyla yapılacak Genel İşler Konseyi'nde oybirliğiyle bir anlaşmaya varılabilmesi için İngiltere'nin somut önerilerde bulunması gerektiğini söyledi.     Avusturya diplomasisinin iki numaralı ismi Winkler, ülkesinin, üyelik müzakerelerinin başlaması marta ertelenen Hırvatistan'la müzakerelerin başlaması için baskı yapmasına karşılık, Hırvatistan ile Türkiye dosyaları arasında resmi bir bağlantı olmadığını savundu. Hans Winkler, “Bunlar iki ayrı süreç” dedi.     “AB'nin geçen yıl blok halinde 10 üye ve iki adayı bu kadar hızlı kabul etmesinin hastalığa yol açacağını” savunan Winkler, Fransa ve Hollanda'daki referandumları bunun referansı olarak gösterdi.     Winkler, ülkesinin, geçen yıl aralıkta AB zirvesinde Ankara ile müzakerelerin başlatılması kararının olduğu gibi, son gelişmeler hesaba katılmadan uygulanamayacağını ve bu kararların halka anlatılması gerektiğini düşündüğünü belirtti.  "TÜRKİYE'NİN AVRUPA İÇİN BÜYÜK STRATEJİK ÖNEMİ VAR”  Bu arada AB Dönem Başkanı İngiltere'nin AB işlerinden sorumlu bakanı Douglas Alexander, Türkiye'nin Avrupa için büyük stratejik önemi bulunduğunu belirterek, pazartesiye kadar müzakere çerçeve belgesi sorununa çözüm bulunmasını umduğunu söyledi. Alexander, İngiliz yayın kuruluşu BBC'ye yaptığı açıklamada, Türkiye'nin AB için büyük stratejik önemi bulunduğunu ve başarıyla bütünleşmesinin, uluslararası suçlar, uyuşturucu kaçakçılığı, terörizm, kaçak göç veya Avrupa'nın ekonomik sıkıntıları gibi modern dünyada karşı karşıya kalınan zor sorunların çoğunun çözümüne yardımcı olacağını ifade etti.     Avrupa'da görüş ayrılıklarının bulunduğunu kabullendiğini söyleyen İngiliz bakan, “Yapmak istediğimiz tüm tarafların kabul edebileceği bir çözüm bulmak. Pazar ve pazartesi yoğun görüşmeler olacak, ancak yapacak çok iş kalsa da ileriye gidebileceğimizi sanıyorum” diye konuştu.  TÜRKİYE'YE DESTEK: SCHRÖDER, İNGİLTERE BAŞBAKANI BLAIR İLE GÖRÜŞTÜ     Almanya Başbakanı Gerhard Schröder, Türkiye'nin AB üyeliği için desteğini sürdürüyor.    AB Dönem Başkanı İngiltere'nin Başbakanı Tony Blair ile telefon görüşmesi yapan Schröder, Türkiye ile AB arasındaki müzakerelerin başlanması için görüş birliğine varılmasını istedi.     Hükümet sözcüsü Bela Anda, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, Schröder'in dün akşam Blair ile telefonla görüştüğünü belirterek, ”Başbakan Schröder, 3 Ekim'de müzakerelere başlanması için anlaşmazlıkların sona erdirilmesini ve müzakerelere başlanması için görüş birliğine varılmasını istedi” dedi. DANİMARKA'DAN AVUSTURYA'NIN ÖNERİSİNE REDDanimarka, Türkiye'nin AB ile üyelik müzakerelerine başlamasını engelleme tehdidinde bulunan Avusturya'nın tutumunu reddetti. Danimarka Dışişleri Bakanı Per Stig Moeller, Avusturya'nın, müzakere çerçeve belgesine üyeliğe alternatif seçeneği yerleştirilmesi konusunda ısrar etmesi durumunda müzakerelerin öngörüldüğü gibi 3 Ekim'de başlayamayacağını belirtti. Moeller, “AB Komisyonu belgesinde açıkça Türkiye ile müzakerelere tam üyelik amacıyla başlayacağımız belirtiliyor. Tam üyelik yerine başka bir şey bulalım demek olanaksız. Bunun için çok geç” diye konuştu. Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen ise salı günü yüksek tirajlı Politiken gazetesinde yayımlanan makalesinde, AB siyasetçilerinin, Türkiye'nin birliğe üyeliğine karşı olan vatandaşlarını dinlemesi gerektiğini öne sürmüştü. Danimarka'da geçen hafta yapılan kamuoyu yoklamasında, halkın yüzde 52,4'ünün Türkiye ile müzakerelerin başlamasına karşı olduğu, yüzde 33,1'inin ise müzakerelerin başlamasını desteklediği ortaya çıkmıştı. �