İngilizce, Sertab ve bizim çocuklar

Sertab Erener'in ülkemize Eurovision birinciliğini getirmesiyle 'Türk'ün Türk'ten başka dostu olabilir' gibi bir ihtimal belirdi ve memlekette bir panik havası esiyor bu günlerde.Kızcağız İngilizce söylemek şartıyla bu işi kabul etti, demediğiniz kalmadı. Hamam'da klip çekti yerden yere vurdunuz.Ah bir başarısız olsaydı, kimbilir neler söyleyecektiniz...Ama olmadı işte, nasıl olduysa oldu; Türkiye birinci oldu.Şimdi başarıyı sahiplenme zamanıdır değil mi?İngilizce sözler nedeniyle Meclis'e soru önergesi veren Samsun Millekvekili Suat Kılıç telefon açarak Sertab Erener'i kutlar.Hükümet, bu başarının kendileri tarafından yaratılan olumlu havanın bir sonucu olduğunu ifade eder (şaşırtıcı bir şekilde aynı dönemde Kültür Bakanlığı da, Cannes'da Büyük Ödül'ü kazanan 'Uzak' Filmi'nin sessiz sedasız kazandığı başarıya sahip çıkmaya çalışır).Üç gün önce demediğini bırakmayanlar, şimdi şarkıyı yere göğe koyamazlar.Bundan bir ay kadar önce bu köşede yazdığım yazıda şöyle demiştim:'...Eurovision; 70'ler, 80'ler ve 90'larda Türkiye pazarı için star üreten bir organizasyondu. Semiha Yankı, İzel, Ayşegül Aldinç, Candan Erçetin, Demet Sağıroğlu, Reyhan Karaca, Tuba Önal, Sertab Erener, Burcu Güneş, Aşkın Nur Yengi; hepsi Eurovision sahnesinden geçtiler. Ancak şimdi zaman, Eurovision sahnesini kullanarak dünyaya açılma zamanı. Bunun için de hem Sertab Erener, hem de İngilizce doğru seçim.'Sertab Erener'in de, İngilizce sözlerin de doğru seçim olduğunu milletçe test edip onayladık (İngilizce sözlerle alınmış birinciliğin kıymet-i harbiyesi yoktur diyen birkaç enteresan kişilik dışında).Ancak, Sertab'ın seslendirdiği her İngilizce sözlü şarkıyla aynı başarıyı yakalamak da mümkün değil elbet. Kanımca, Türkiye'nin bu başarıyı yakalamasında etkin olan birkaç önemli neden daha var.1) Sertab, çok iyi bir ses olmasının yanı sıra sempatikliği, kendine güveni ve karizmasıyla da Avrupa'yı etkiledi.2) Koreografi ve şov son derece profesyoneldi.3) Bestenin -yeterli olmakla birlikte- çok orijinal olduğunu söyleyemeyeceğim. Ancak Ozan Çolakoğlu'nun düzenlemesiyle Galleon'un remiksini bu işin gizli kahramanları olarak görüyorum. Hiphop, dans ve etnik altyapıların harmanlanışı tek kelimeyle ustacaydı.4) Kim ne derse desin Eurovision'da 'politik' bir hava esiyor. Evet Güney Kıbrıs'tan Türkiye'ye puan çıkmasını başka türlü açıklamak mümkün olmayabilir. Belki Türkiye'nin Irak Savaşı'nda gösterdiği tutum da olumlu bir etki yaratmış olabilir Avrupalı dostlarımızda. Ancak, 'Tatu'yu birinci yapmaya çalışan bir cephenin Türkiye'ye karşı aldığı bariz tavrı da gözardı etmemek lazım.'Every Way That I Can' Türkiye'ye hak ettiği bir başarıyı getirdi.Artık bizim de Rus Parlamenter Jirinovski gibi hariçten gazel okumak yerine, yarışmayı önümüzdeki yıl nerede, nasıl yaparsak ve hangi şarkıyla katılırsak başarılı oluruzu düşünmeye başlamamız gerek.Tabii bir de Sertab Erener'in Avrupa macerasında yolunu açmak için gereken desteği vermemiz...Türkiye de, Sertab Erener de bunu çoktandır hak ediyor çünkü.