Güncelleme Tarihi:
Birçok İngiliz gazetesi Murray'nin Fred Perry'nin ardından 77 yıl sonra Wimbledon'da şampiyon olan ilk İngiliz olduğunu yazdı.
Halbuki kadın tenisçi Virginia Wade 1977'de Wimbledon kupasını evine götürmüştü.
Wimbledon şampiyonu Virginia Wade ödülüyle... |
"KADINLARIN İNSAN OLDUĞUNU DÜŞÜNMÜYORSANIZ..."
Ä°ngiliz basınının Wade'i görmezden gelen bu tavrı cinsiyetçi bir tarih anlatısı olarak yorumlandı.  Â
Feminist haber sitesi Feministing'in editörü Chloe Angyal'ın "Murray gerçekten de 77 yıldır Wimbledon'ı kazanan ilk İngiliz, tabii kadınların insan olduğunu düşünmüyorsanız" tweet'iyle konu sosyal medyaya da döküldü.
Facebook ve Twitter'da Wade'in görmezden gelinmesine yönelik eleştirel mesajlar hızla yayılırken İngiltere'nin liberal gazetesi Guardian konuyla ilgili eleştirel bir haber yaptı. ABD haber sitesi Slate de Murray'nin şampiyonluğuyla ilgili haberine düzeltme ekledi.
Öte yandan Guardian'ın haberinde Murray'nin şampiyon olduğu için "İngiliz" diye övüldüğü ancak kupayı kaptırsa "İskoç" diye yerileceği de vurgulandı.
MAALESEF YENİ BİR DURUM DEĞİL
Aslına bakılırsa bu durum aslında sadece Andy Murray-Virgina Wade olayı için geçerli değil. Kadınların ve erkeklerin ayrı ayrı yaptığı sporlarla ilgili haberlerde genel olarak bir cinsiyet ayrımcılığı yaşanıyor.
"Tüm zamanların en çok Grand Slam kazanan tenisçileri" listesinde Roger Federer ve Steffi Graff ayrı ayrı değerlendirilirken, "tüm zamanların en iyi yüzücüleri" arasında gösterilen Missy Franklin Michael Phelps'le değil Janet Evans'la kıyaslanıyor.
Hatta Türkiye de dahil birçok ülkede "sporcu" ya da "futbol takımı" denildiğinde otomatikman erkekler anlaşılıyor. Kadınlarla ilgili sporlarda "kadın tenisçi", "kadın basketbol takımı" gibi sıfatlı ifadelere ihtiyaç duyuluyor.