Güncelleme Tarihi:
Obama yönetimi Çin’i yuanı manipüle etmekle suçlarken, dünyanın geri kalanından herhangi bir tepkinin gelmemesi, bu durumun sadece ABD’nin sorunu gibi algılanmasına neden olabilir ama gerçekte Çin küresel bir tehdit yaratıyor.
New York Times gazetesinde yayımlanan bir başyazıda, Çin’in ihracat mallarının değerini özellikle düşürerek ekonomik büyümesini destekleme kararı almasının dünya genelindeki ekonomiler için haksız bir rekabet yarattığı belirtiliyor.
Çin bu politikasıyla hem ABD hem de Avrupa’nın bütçe açıklarının artmasına neden oluyor. Daha da kötüsü, Pekin bu şekilde diğer gelişmekte olan ülkeler için ihracat alanı bırakmayarak, bu ülkelerin ekonomik iyileşme umutlarının azalmasına neden oluyor.
CÜRETKAR ÇİN
Çin şu ana kadar suçlamalar karşısında oldukça cüretkâr cevaplar verdi. Pazar günü mecliste bir konuşma yapan Başbakan Wen Jiabao, ABD’nin şikayetlerini “bir tür ticari korumacılık” olarak nitelendirdi. Wen, Pekin hükümetinin para politikalarında herhangi bir değişikliğe gitmeyeceğinin altını çizdi.
Öte yandan Çin Merkez Bankası, 2003 yılından bu yana para birimi yuanın dolar karşısında yükselmesini engellemek için rezervlerinde büyük miktarda dolar biriktiriyor. Pekin hükümeti 2005’te geri adım atarak, yuanın dolar karşısında hafifçe değerlenmesine izin vermişti. 2008 yılına gelindiğinde ise bir dolar 8.25 yuandan, 6.83 yuana gerilemişti.
Ancak o yıl küresel ekonomik durgunluğun patlak vermesiyle birlikte Çin, ihracatını korumak için yuanı değerlendirme konusunda frene bastı ve o tarihten bu yana 6.83 seviyesinde olan yuan-dolar paritesi, Meksika’dan Hindistan’a kadar pek çok ülkenin ticarette büyük yara almasına neden oldu.
ÇİN’İ İKNA ETME SIKINTISI
Pekin’in yuana müdahalesi, Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından yasaklanan “komşuya zarar verme politikası”nın ders kitaplarına girebilecek bir örneğini sergiliyor.
Yazıda, dünya ekonomisinin şu an en büyük sıkıntısının Çin’i en azından daha yıkıcı hamleler yapmadan önce para politikasını biraz da olsa yumuşatmaya ikna etmek olduğu ifade edildi.
Washington’un şikayetlerini daha yüksek sesle dile getirmeye başlamasının ardından Çinli yetkililer, 2.4 trilyon dolarlık varlıklarından ABD Hazine tahvillerini çıkarabileceği tehdidinde bulundu.
Ancak bu yönde bir hareket hem Çin hem de ABD için riskli bir hareket olacaktır. Bu şekilde dolar zayıflayacak ve Çin’in elindeki varlıkların değeri düşecektir. ABD, Hazine tahvillerinin satılıp, doların değer kaybetmesinden faydalanabilir ancak acele atılmış bir adım halihazırda diken üzerinde olan finans piyasaları daha fazla rahatsız edebilir.
Öte yandan Pekin’in elinde gümrük tarifeleri ve kotalar gibi farklı silahlar da var. Dünya ekonomisine yön veren iki ekonominin karşılıklı restleşmesi sonucunda ortaya çıkacak ticaret savaşının etkisi küresel çapta hissedilecektir.
ABD’DEN RESMİ TEPKİ
İlk olarak Çin’e yönelik yumuşak eleştirilerde bulunan ABD Başkanı Barack Obama, geçen ay Pekin’in ucuz döviz politikası konusundaki tavrını sertleştireceğini belirtti. Pazartesi günü, ABD Kongresi’nden 130 milletvekili, Hazine Bakanı Timothy Geithner’a, Obama yönetiminin Çin’i yuanı manipüle etmekle suçlamasını isteyen bir mektup gönderdi.
Salı günü ise, senatörlerden oluşan tarafsız bir grup, Obama yönetiminin elini kuvvetlendirecek yeni bir kanun tasarısı ortaya attı. Bu kanun, Çin mallarına dış ticaret engeli getirmeyi kolaylaştıracak.