Güncelleme Tarihi:
Erbakan'ın, tarihi 28 Şubat kararlarıyla ilgili sırları açığa çıktı. Erbakan, ‘‘Kararları neden imzaladınız?’’ diye soran kurmaylarına, ‘‘İmzalamasaydım o gece ihtilal yaparlardı’’ karşılığını verdi.
GAZETECİ Ergun Aksoy'un Ümit Yayıncılık'tan piyasaya çıkacak ‘‘28 Şubat'tan Balgat'a Mücahit’’ adlı kitabında, Türkiye'yi son 5 yıldır sürekli kriz içinde yaşatan Refahyol, 28 Şubat, RP'nin kapatılması ve FP'nin kapatılma noktasına gelmesi süreciyle ilgili, Necmettin Erbakan'a ait bugüne kadar hiç bilinmeyen ve FP'nin geleceğiyle ilgili bilgilerle yeni tartışmalara neden olacak diyaloglara yer veriliyor.
Kitap, en önemli bölümlerinden biri olan, tüm Türkiye'nin nefesini tutarak izlediği, tarihi 28 Şubat kararlarına ilişkin Erbakan'a ait hiç bilinmeyen bir değerlendirmeyi ortaya çıkarıyor. 28 Şubat kararlarını başbakan olarak imzaladıktan sonra yaptığı bir gizli toplantıda Erbakan'la kurmayları arasında geçen diyalog kitapta şöyle anlatılıyor:
KALP HASTALARI
‘‘Erbakan dar kapsamlı toplantıda MGK toplantısını anımsatarak, ‘İçeride imzalayacağız dedik, ama dışarıda imzalamayacağız açıklaması yaptık' dedi. Erbakan'a ‘Orada da imzalamayacağınızı söyleseydiniz' diye soruldu. Erbakan'ın yanıtı oldukça ilginçti. ‘O gece ihtilal yaparlardı. Halk sokağa mı dökülseydi Pakistan ve Bangladeş'teki gibi. Onlar birbirini vuracak, biz oturacağız. Bunları da düşünmek gerekir. Germenin anlamı yok, tansiyonu olan, kalbi olan insanlar var, bu insanları düşünmeliyiz.’’
TEK MÜSLÜMAN
Kitapta Erbakan'ın daha sonra RP Grubu'nun basına kapalı bölümünde tepkileri yatıştırmak için milletvekillerine, ‘‘Biz MGK'da mecbur kaldık, imzaladık. Bakanlar Kurulu'nda da imzalayacağız, şartlar öyle gösteriyor. Buraya Meclis'e geldiği zaman da hep birlikte reddedeceğiz. Herşeyi Hoca'nın boynuna atmayın. Bir tek Müslüman ben değilim. 160 kişiyiz. Herkes Meclis'te bir kişi ayarlayacak ve bu kararları reddettireceğiz’’ diye seslendiği anlatılıyor.
DURUMDAN VAZİFE
Kitapta, 28 Şubat'ın ardından Refahyol'un son günlerinde Erbakan'ın başkanlığında toplanan Olağanüstü Yüksek Askeri Şûra (YAŞ) toplantısında, askerle arasında ilk kez açık olarak yaşanan bir tartışma da gündeme getiriliyor. Bu toplantıda izlettirilen irticai görüntülere Erbakan, ‘‘Bu görüntüler doğru değil, tamamen yönlendirme. Bu şekilde mütedeyyin (inanmış, dindar) insanların tümü düşman ilan ediliyor. Ben araştırdım iç tehdit ilan etme yetkisi Genelkurmay Başkanlığı'nda değildir. Böyle bir tehdit yetkisi Bakanlar Kurulu'na aittir’’ diye tepki veriyor. Bunun üzerine zamanın Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı ‘‘Bir çay molası verelim’’ diyerek toplantıya ara verilmesini sağlıyor ve bu sırada tümgenerallerle tuğgeneraller toplantıdan çıkarılıyor. Daha sonra orgenerallerle devam eden toplantıda Erbakan'a yanıt, zamanın Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Teoman Koman'dan geliyor. Koman, Erbakan'a, ‘‘Sayın Erbakan haklısınız, ama Bakanlar Kurulu görevini yapmayınca biz de durumdan vazife çıkarıyoruz’’ karşılığını veriyor.
TAYYİP NASIL SİLİNDİ
Kitapta DYP'den transfer teklifi alması nedeniyle adı yeniden gündemde olan İstanbul eski Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan'la Erbakan'ın yollarının ayrılması da ‘‘Erdoğan Defterden Silindi’’ başlığıyla şöyle anlatılıyor: ‘‘RP davasında Anayasa Mahkemesi'nin vereceği kararla ilgili gerisayım sürerken liderlik için kulis yapmaya başlayan Erdoğan hakkında Erbakan yakın çevresine şunları söylüyor: ‘Gençlik teşkilatından geldim, şuradan geldim, buradan geldim, hizmetlerim var, başarılıyım, her gün medyaya çıkıyorum diye kimse umutlanmasın. Yaptıkları tutmaz. Partilerin içinde ikilik yaratanların Türkiye siyasetinde başarılı olmadıkları da görülmüştür. Böyle birşey olmaz, olursa bile bunu yapanlar eriyip giderler, heba olurlar.’’