İmralı polemiğinde ikinci günün tüm öyküsü
Güncelleme Tarihi:
Her şey şöyle başladı: CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir belgeselde, “Kürt sorununu çözmek için meşru organa ihtiyacımız var. HDP’yi meşru organ görebiliriz” dedi. CHP Lideri, geçmişte çözüm sürecinin başarısızlığında önemli neden olarak TBMM’nin etkin şekilde devreye alınmamasını ve muhatabın “gayrimeşru” olmasını görüyordu. Kılıçdaroğlu yeni bir “çözüm süreci” mi vaat ediyordu? Bu yaklaşımı Millet ittifakı da paylaşıyor muydu? Yoksa kapatma davası sürecinde HDP’ye yönelik bir jest mi söz konusuydu?
Bülent SARIOĞLU / ANKARA KAZANI
TEMELLİ’NİN ÇIKIŞI
HDP kanadından gelen ilk tepki, bu soruları boşluğa düşürdü. HDP Van Milletvekili Sezai Temelli, sosyal medya hesabından, “Çözümün adresi ve asıl muhatabı İmralı’dır” mesajını paylaştı. Temelli, HDP’nin eş genel başkanlığını yapmış kurmay heyetinden bir isim olmasa belki tartışma daha sınırlı kalabilirdi.
HDP yönetimi de iki gün boyunca sessiz kalınca, Temelli’nin yaklaşımı resmi görüş gibi gündemde yer aldı.
EDİRNE’DEN SES GELDİ
İlginçtir, HDP cephesinde Temelli’ye karşı ilk çıkış, Edirne F Tipi Cezaevi’nden geldi. Eski eş genel başkan Selahattin Demirtaş, dün sosyal medya hesabından şu paylaşımı yaptı:
‘Sezai Temelli’li, HDP’li, İmralılı falan bir fıkra“Benim bildiğim HDP, Kürt sorunu dahil olmak üzere, Türkiye’nin tüm sorunlarının çözümüne taliptir, irade sahibi siyasi bir aktördür ve elbette muhataptır. Çözümün adresi de doğal olarak TBMM’dir. Tabii ki HDP, Kürt sorununun çözümünde tüm tarafların ve her kesimin açık ve şeffaf katılımını, muhataplığını bilecek siyasi birikime ve deneyime sahiptir. Faydasız ve çoktan tükenmiş tartışmaları gündeme getirmek çözüme katkı sunmaz.”
AYNI ANDA TEMELLİ
Aynı dakikalarda Temelli, Halk TV’de yeni bir açıklamayla sözlerine “açıklık” getirdi.
HDP milletvekili, tartışılan tweet’i CHP Liderine atfen yapılan haber başlığını alıntılayarak paylaşmıştı. Dün ise amacının Kılıçdaroğlu ile “polemiğe girmek olmadığını” söyledi ve ekledi:
“O tweet’teki görüşler elbette kişisel görüşümdür. Partiyi elbette bağlamaz. HDP adına bağlayıcı açıklamayı tabii ki yetkili organlarımız yapar. Yaptığım şey bir durum tespitiydi. HDP elbette meşru muhataptır.”
Kılıçdaroğlu’ndan Kürt sorunu çıkışı: HDP’yle çözebilirizVE HDP KONUŞTU
Kulisler, bu kazandaki aşın Anayasa Mahkemesi karşısında HDP’nin elini zayıflattığını konuşuyordu. Derken HDP’den karşı açıklamalar peş peşe geldi.
HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, parti görüşünü bir ajansa verdiği demeçle açıkladı: “Kalıcı bir barış istiyorsak, çok geniş toplumsal mutabakat ve meşruiyete ihtiyaç var. Çözümün adresi Meclis’tir, hiçbir aktör gözardı edilemez. HDP kendi siyasi aktör rolünü ve toplumsal gücünü elbette hem muhataplık hem de çözüm için sonuna kadar kullanmaya hazırdır.”
İMRALI’YI ES GEÇMEDİ
Mithat Sancar, “Fakat Kürt sorununda başka aktörler de var. İmralı’nın da bu konuda bir rolü olacaktır” diyerek, İmralı adresini dışlamadı. Dikkatle kurduğu cümleler parti içine yönelik uyarı da içeriyordu:
“Şimdi İmralı ile HDP’nin rolünü karşı karşıya getirmek, Kürt sorununa bütünlüklü yaklaşımı zorlaştırıyor. Hatta büyük ölçüde ortadan kaldırıyor.”
Kılıçdaroğlu, İmralı’ya da gidecek mi?KILIÇDAROĞLU YANIT VERDİ
CHP Lideri ise dün gelinen aşamayı Halk TV’ye değerlendirdi. Kılıçdaroğlu, “Bizim için bu konuda tek adres var o da TBMM’dir. İmralı da Kandil de muhatabımız değildir” diyerek önce Temelli’yi yanıtladı. Farklı olarak ise “muhataplık” yelpazesini genişletti ve çözüm reçetesine çerçeve ekledi:
“Türkiye Cumhuriyeti, kuruluşu dahil en kritik sorunlarını Meclis’te çözmüştür. Kürt sorununun çözüm yeri de Meclis’tir. Parlamentoyu çözüm yeri olarak gösterirken sadece HDP’ye çağrı yapmış olmuyorum. Bütün partilere çağrı yapıyorum. Geçmiş dönemde Meclis dışında çözüm denendi ve başarısız oldu. Çünkü adres yanlıştı, strateji yanlıştı. HDP meşru bir partidir. Vatandaştan oy alarak Meclis’e gelmiştir, bu bakımdan muhataptır. Çözüm parlamentoda ve üniter yapı içinde olacaktır. Çerçeve elbette Anayasa’nın ilk dört maddesidir. Vatanın bölünmezliği, üniter yapısı, bayrağı, Türkiye Cumhuriyeti’nin nitelikleri çerçeveyi oluşturur.”
İYİ PARTİ’DEN ŞAŞIRTAN ÇIKIŞ
Bu tartışmada millet ittifakının diğer ayağındaki İYİ Parti’den de CHP Liderine destek geldi. İYİ Parti Grup Başkanvekili Musavat Dervişoğlu, “Bu parti Türkiye’de anayasa ve kanunun belirlediği sınırlarda icra-i faaliyet ediyor. Bu partiye devlet tarafından bütçe tanzim ediliyor. ‘Gayrimeşrudur’ diyecekseniz açılmış kapatılma davasının sonucunu beklemek mecburiyetindesiniz. HDP gayrimeşruysa altlarındaki kırmızı plakalar kaldırılsın, terörle ilişkileri varsa partileri kapatılsın. Sonuna kadar arkasındayız” dedi.
İKTİDARIN YORUMU
AK Parti Grup Başkanvekili Emin Akbaşoğlu’nun tartışmalarla ilgili yorumu şu oldu: “CHP, HDP ve İYİ Parti arasında bir ittifak var. CHP, HDP’yi adres olarak gösteriyor; HDP de İmralı’yı adres olarak gösteriyor. Aslında ortaklaşa İmralı’yı adres göstermiş oluyorlar.”
EN SERT ÇIKIŞ
Cumhur ittifakından en sert çıkış ise MHP Genel Başkan Devlet Bahçeli’den geldi: “Türkiye’de ‘Kürt sorunu’ diye bir sorun yoktur. Var diyen, olduğunu ısrarla dayatıp iddia eden kim varsa kalbi Türk milletiyle bir atmayan namertlerdir. Kılıçdaroğlu, olmayan bir sorunu varmış gibi sunarak, HDP ile sürdürdüğü yasak ilişkiyi ve ahlaksız ortaklığı resmileştirme, meşrulaştırma arayışına girmiştir. HDP’yi meşru organ görmek demek, PKK’yı muhatap almak demektir. HDP, terör örgütü PKK’nın mazbata almış maskeli halidir.”
SORULAR...
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, HDP için “PKK terör örgütünün yanına konumlandırıyoruz” demişti. İYİ Parti açısından bu “konumlama” değişti mi? CHP Lideri son adımıyla rakip ittifakı sıkıştıracak bir hamle mi yaptı? Yoksa HDP ile İmralı arasındaki suskun fayları harekete mi geçirdi? HDP’nin içinden gelen tweet torpili nereyi hedef alıyordu ve aslında nereye hasar verdi? İzleyip göreceğiz.