Güncelleme Tarihi:
İMKB Ulusal 100 Endeksi, 2006 yılındaki kötü perfomansın ardından yeni yıla da umutsuz başlamıştı. Özellikle 2007'nin seçim yılı olması ve olası politik dalgalanmalar, analistlerin 2007 için umutlu konuşmalarını engelliyordu. Ancak 2007, beklentilerin aksine bir yıl olarak kayıtlara geçti. Hem de ABD'de yaşanan ve tüm piyasalara sıçrayan mortgage krizine rağmen...
İMKB 100 Endeksi, yıl boyunca dalgalı ama yukarı yönde bir seyir izledi. Özellikle şubat sonunda başlayan hareket, 27 Nisan'daki e-muhtıra da ufak bir kesintiye uğramasına karşın, temmuz sonlarına kadar devam etti ve endeks o dönemde 40 binden 56 bine kadar tırmandı. Ancak arkasından ABD'de patlak veren subprime mortgage krizi ve global piyasalardaki dalgalanmalar, İMKB'nin sert bir şekilde değer yitirmesine neden oldu. Ağustos ayı ile birlikte dengelenme çabasına giren borsa, daha sonraki aylarda da yukarı ivmesini korudu ve yüzde 43 seviyesinde değer kazandı.
Gelişmekte olan ülke borsaları da İMKB'ye benzer bir seyir izledi. Ancak analistler, Çin ve Hindistan borsasındaki yükselişleri normal bulurken, Türkiye ve Brezilya'da yaşananları ise sürpriz olarak değerlendiriyor.
Financial Times'ta yer alan habere göre Brezilya'daki yükselişi emtia piyasalarındaki hareketliliğe ve para birimi Real'in dolar karşısındaki tırmanışına bağlayan analistler, enflasyondaki düşüşün de bu yükseliş de etkili olduğunu belirtiyor. Türkiye için ise öne çıkan faktörler düşük enflasyon, faiz oranlarının dengelenmesi ve YTL'nin değer kazanması olarak gösteriliyor.
Schroders gelişmekte olan piyasalar baş analisti Allan Conway, 2007'deki yükselişe karşın Brezilya ve Türkiye'nin halen ucuz olduğunu düşünüyor. Brezilya'nın emtia ihracatçısı bir ülke olarak özellikle Çin'deki büyümeden iyi bir şekilde yararlandığına işaret eden Conway, ekonomi yönetiminde görülen iyileşmenin de borsa performansına olumlu yansıdığına dikkat çekti.