Oluşturulma Tarihi: Mayıs 09, 2005 00:00
TÜRKİYE Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, bir süredir dile getirdiği IMF programına ilişkin şu görüşlerini, dün genel kurulda tekrarlayıp, altını çizdi:‘IMF anlaşmasının içerdiği ekonomik program, büyümenin sürdürülmesi için gerekli ama yeterli değildir.’Bizce de önümüzdeki üzerinde kafa yorulması gereken konuların başında IMF programını tamamlayacak mikro politikalar gelecek. Hisarcıklıoğlu, önümüzdeki dönemde siyasi ve ekonomik istikrarın karşısında temel tehditi, ‘büyümenin devam edip etmeyeceğinin’ oluşturduğunu kaydetti. Bu nedenle istikrarı sağlamaya dönük tedbirlerin büyüme ve istihdam dostu olmasının önemine değinen Hisarcıklıoğlu, ‘istikrarın devamı ve büyümenin günlük yaşama yansıması da, eksik bıraktığımız yapısal reformların tamamlanmasına bağlıdır’ dedi.Genel Kurula tek başkan adayı olarak giren Hisarcıklıoğlu, yine IMF programının sürmesi, daha da önemlisi AB hedefinden vazgeçilmemesi gerektiği üzerine bir konuşma yaptı. TOBB’un bir süredir yüklendiği misyona denk düşen AB hedefinin tekrar altını çizen ve ‘Herşeyden önce ekonomideki iyi gidişin desteklenmesi için AB üyelik perspektifini korumaya mecburuz’ diyen Hisarcıklıoğlu, bu kez tabandan gelen tepkilerin de etkisiyle, AB için şart koşulan Kıbrıs, Ege, Ermeni Meselesi gibi ‘AB üyelik sürecinde şart olmayan konularda’ ise milli çıkar muhasebesinin ihmal edilmemesini istedi.TOBB’un bundan sonra AB hedefinde çok daha etkin rol oynamaya hazır olduğunun mesajını veren Hisarcıklıoğlu’nun, ‘Çin’den gelecek tehdit 10 yıl önceden belliydi, hiçbir önlem alınmadı’ sözleriyle, ‘Kimsenin kendine koltuk yaratmak için birliği bozmamasını’ isteyen, sertleşen sözleri, delegeler tarafından özellikle Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen ve TİM Başkanı Oğuz Satıcı’yı hedef alan sözler olarak yorumlandı.TOBB Başkanı halkın siyasetçiden istediğinin ayrı, kendilerinden istediğinin ayrı olduğunu belirtip, ‘Kimsenin arka bahçesi olmayacağız’ demesi de büyük alkış aldı. Delegeler bu sözlerin adresinin Başbakan Tayyip Erdoğan ve AKP’nin müdahil olduğu İstanbul Ticaret Odası (İTO) yöneticileri olduğu konusunda da, neredeyse tümüyle hemfikirdiler.HÜKÜMET DE BU GERÇEKLERİ GÖRECEK Mİ?Eğitim konusu üzerinde önemle duran Hisarcıklıoğlu’nun, kayıtdışı ile ilgili sözleri de çarpıcıydı. Kayıtdışılığın hem ülke hazinesini hem şirketleri mağdur ettiğini kaydeden TOBB Başkanı, bu amaçla vergi idaresinin yeniden düzenlenmesini istedi ve ‘Türkiye ekonomısi hızla yapısal bir dönüşümden geçerken vergi sistemi aynı kalamaz’ dedi. Artık vergide kısmi değişiklikler değil baştan yazılmış bir vergi sistemi görmek istediklerinin altını çizerek, vergi sisteminin bugünkü karmaşık haliyle sürmesi halinde kimsenin kayıtdışılığın azalmasını beklememesini istedi. Hisarcıklıoğlu, faiz harcamalarından yapılan tasarrufun vergi oranlarının kademeli olarak indirilmesinde kullanılmasını istedi ve ‘kayıt içine giren sektörlerde vergi indirimlerine öncelik verilmeli’ dedi.‘Yerli ve yabancı tüm şirketlere karşı eşit mesafede olunmasını’ isteyen TOBB Başkanı, yeni bir stratejik plan yapılmasının önemini birkaç kez çizdi. Özelleştirme yaparken, ‘en yüksek parayı verdikten sonra kim alırsa alsın’ demek yerine önce o sektördeki stratejinin saptanması gerektiğini kaydeden Hizarcıklıoğlu, ‘Bu kapsamda bankacılık başta olmak üzere, şirketlerimizin girdi maliyetlerini doğrudan etkileyen sektörlerde rekabet ortamının iyileştirilmesi esas amaç olmalıdır’ şeklinde konuştu.‘Kayıtdışılık kuralsızlıktır, kayıtdışılık faüldür’ diyen TOBB Başkanı, sürekli faul yapılan bir futbol maçında sorumlunun hakem olduğunu belirterek, ‘Ama devletimizin bizzat kendisi oyun oynamaya çalışıp,faul yaptığından, bugüne kadar hakemlik görevini yerine getirmemiştir. Devlet artık sadece hakemlik yapmalı oyunu faullerden arındırmalıdır’ dedi. Özetle; TOBB Başkanı kurallı ekonomi, rekabetin artırılması, AB hedefi gibi çağdaş değerlerden söz etti. Umarız Hükümet de başka çare olmadığını anlıyordur...
button