Güncelleme Tarihi:
Yenimahalle İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nce düzenlenen ''İlköğretim Okulları 1. Öğrenci Kurultayı''nda çocuklar, ''AB ve Türkiye'' hakkındaki görüşlerini dile getirdiler.
Mart ayından bu yana çeşitli oturumlarda düşüncelerini paylaşan Yenimahalle'ye bağlı 12 ilköğretim okulunun öğrencileri, ''Savunanlar'' ve ''Karşı Çıkanlar'' olmak üzere 2 gruba ayrıldılar.
Savunanlar adına görüşlerini açıklayan OSTİM İlköğretim Okulu öğrencisi Ezgi Berktaş, ''eğitim, kültür, ekonomi, siyaset ve insan hakları'' konularında AB standartlarına ulaşmak amacıyla Türkiye'nin birliğe girmesini istediklerini söyledi.
AB'ye üye olunduğu zaman eğitim kalitesinin artacağına inanan Berktaş, mevcut sistemin çocukları yarış ortamına soktuğunu ve çocukluklarından kopardığını ifade etti.
Berktaş, ''Bu ortam, bencilleşmemize neden oluyor ve sosyalleşmemizi engelliyor. Bizler de AB ülkeleri gibi yeteneklerimize göre sınavsız okul seçmek istiyoruz'' diye konuştu.
AB'yi ''aile'' gibi düşündüklerini dile getiren Berktaş, üye ülkelerin, aile bireylerinin gösterdiği sorumluluk ve dayanışma bilinciyle hareket edeceğini söyledi. Berktaş, bunun gereği olarak güçlü ülkelerin, zayıf ülkelere gerekli ekonomik desteği sağlayacağınainandıklarını kaydetti.
Birliğe girildiği zaman insanların, üye ülkelerde iş bulabileceğine de işaret eden Berktaş, ''Gelir dağılımının düzeleceğine, fakir ile zengin arasındaki dengesizliğin en aza ineceğine, rekabet ortamının yaratacağı olanaklar sayesinde malın kaliteli üretileceğine inanıyoruz'' dedi.
KARŞI ÇIKANLAR: AB'NİN YARARI YOK
''Karşı çıkanlar'' adına söz alan Harzemşahlar İlköğretim Okulu öğrencisi Gizem Sezgi, AB üyeliğinin ülkeye yarar getirmeyeceğini savundu.
Başta ekonomi olmak üzere, siyasi ve kültürel alanda istenilen gelişmenin birliğe üye olmadan da sağlanabileceğini kaydeden Sezgi, ''Sürekli bizden birşeyler istiyorlar ve biz her seferinde önümüze bir dayatma koymalarından, bunun böyle devam edeceğinden endişe ediyoruz''dedi.
İdam cezasının kaldırılması konusunda Türkiye'den talep edilenleri, ''bağımsızlığa müdahale'' olarak değerlendirdiklerini söyleyen Sezgi, insan hakları konusunda örnek gösterilen Avrupa ülkelerinin, kendi ülkelerinde herhangi bir sorun yaşandığında ''bu hakları çiğneyebildiklerini'' kaydetti.
Sezgi, ''AB'ye güçsüz bir devlet olarak girip, onların baskısı altında kalmaktansa güçlü bir devlet olduktan sonra her şeyin kendiliğinden gelişeceğine inanıyoruz'' diye sözlerini tamamladı.
İki gün sürecek Öğrenci Kurultayı kapsamında, çocuklar, ''hoşgörü-sevgi'', ''savaş-barış'', ''çocuk hakları'', ''kitap ve bilgisayar'', ''çevre kirliliği'' gibi çeşitli oturumlarda, ülke ve dünya sorunlarına ilişkin görüşlerini aktaracaklar.